Çözüm Süreci
Akil İnsanlar İç Anadolu Bölgesi Heyeti, dağa çıktıktan sonra kendisinden haber alınamayan kişinin ailesi ile bir şehit ailesini ziyaret etti.
Akil İnsanlar İç Anadolu Bölgesi Heyeti, dağa çıktıktan sonra kendisinden haber alınamayan kişinin ailesi ile bir şehit ailesini ziyaret etti.
Heyetin Başkan Vekili Beril Dedeoğlu ve beraberindekiler, ilk olarak 1992 yılında dağa çıkan ve kendisinden o tarihten itibaren haber alınamayan Kudbettin Ot'un Konya'da yaşayan ailesiyle görüştü.
Ot'un kardeşi Ramazan Ot, Mardin Dargeçit Korucu köyünden 1994 yılında Konya'ya göç ettiklerini söyledi.
Kendilerine korucu olmaları için baskı yapıldığını belirten Ot, "Ya bizden olacaksınız ya buraları terk edeceksiniz dediler. Biz de evimizi terk ettik" dedi.
Mardin'deki evlerinin içindeki eşyalarla yakıldığını anlatan Ot, "Binlerce aile var, dağda mı, öldü mü, kimse bilmiyor. Bizim de aldığımız bilgiye göre kardeşimin bir operasyonda öldüğünü duyduk. Kimse bilmiyor. Bir köy mezarlığında defnedilmiştir. Çünkü gelen cenazelerin üzerinde bir kimlik yok" ifadelerini kullandı.
Heyettekilerin, "Yollarının yapılması ve gerekli şartların sağlaması halinde köye dönmeyi düşünür müsünüz-" sorusu üzerine Ot, "Neden gitmeyelim. İmkanım olsa köyüme giderim. Size başarılar diliyorum. İnşallah başarıya ulaşacaksınız" cevabını verdi.
-"Annem, oğlu için de asker için de dua ederdi"-
Heyetin ziyareti sırasında evde bulunan Zeynep Yalçın ise kardeşi Erkan Yalçın'ın 1994 yılında üniversitede okurken gözaltına alındığını, 1997'de ise dağa çıktığını ifade etti.
"2004'e kadar görüşmedik. 2004'de annemin ameliyat haberini almış, bizi aradı. Bir daha aramadı ve 13 Mayıs 2006'da bir gazetede kardeşimin çatışmada hayatını kaybettiğini öğrendik" diyen Yalçın, kardeşinin bir mezarının olmadığını dile getirdi.
Çözüm sürecini çok önemsediklerini anlatan Yalçın, şunları kaydetti:
"Ben bu acıyı yaşadığım halde hiçbir zaman Türk arkadaşımdan kopmadım ya da hiçbir zaman kendimi farklı hissetmedim. Annem bayramın ilk günleri ağlar, komşuları gelir annemle birlikte onlar da ağlar. Annem, oğlu için de asker için de dua ederdi. Asker ailelerinin yaşadığı acıyı en iyi biz biliriz. Bize nasıl bir ateş düştüyse şehit ailelerine de çok saygı duyuyorum. Bunları bizim çocuklarımız yaşamasın."
-Şehit ailesine ziyaret-
Heyettekiler daha sonra şehit jandarma er Seyit Hilmi Şahin'in merkez Meram ilçesindeki baba evini ziyaret etti.
Baba Hasan Hüseyin Şahin (61) oğullarını vatan ve bayrak için şehit verdiklerini aktardı.
Hükümetin açılım yaptığını ve bunu olumlu karşıladıklarını vurgulayan Şahin,
"Biz ağladık, başka anne babalar ağlamasın. Rabbim hiçbir ataya evlat acısı vermesin. İnşallah ülkemiz için bu süreçte başarılı olunur" dedi.
Anne Şükrüye Şahin (61) ise oğlunun şehit olalı 20 yıl olduğunu bildirdi.
Geçtiğimiz günlerde belediye başkanının kendilerini yemeğe davet ettiğini ve kendisine "Ne istiyorsun" diye sorulduğunu söyleyen Şahin, şöyle devam etti:
"Şu ortam, öyle bir güzel ortam istiyordum. 'Allah da verdi' dedim. '100 senede bir gelirmiş, geldi' dedim. Her şey güzel gidiyor, inşallah bozulmaz. Namazlarımda dua ediyorum. Ben derneklere de gidiyorum. Oğlum neyi seviyorsa, oraya götürür misafirlere yediririm. Onlar yedi mi çocuğumun misafirleri yedi diyorum. Öyle gururlanıyorum, öyle rahatlıyorum. Allah bana o gururu verdiyse kimseye küs olamam. Biraz üzüldüm ama sonra Allah'a şükrettim. Asker de bizi unutmadı, her bayram ziyaret eder. Sizin gelmeniz bile bize onur."
Anne Şükrüye Şahin, heyete, oğlunun sevdiği yemekleri ikram etti. - KONYA