Çorlu'daki tren kazası davası
Tekirdağ'ın Çorlu ilçesinde 25 kişinin hayatını kaybettiği, 340 kişinin yaralandığı tren kazasına ilişkin davadan çekilen heyete dosyanın iade edilmesi sonrası davanın görülmesine devam edildi.
Tekirdağ'ın Çorlu ilçesinde 25 kişinin hayatını kaybettiği, 340 kişinin yaralandığı tren kazasına ilişkin davadan çekilen heyete dosyanın iade edilmesi sonrası davanın görülmesine devam edildi.
Çorlu 1. Ağır Ceza Mahkemesince Çorlu Halk Eğitim Merkezi'nin salonunda dün sabah başlayan ve bugün devam edilen duruşmaya, sanıklar TCDD 1. Bölge Müdürlüğü Halkalı 14. Demir Yolu Bakım Müdürü Turgut Kurt, Çerkezköy Yol Bakım ve Onarım Şefi Özkan Polat, köprüler şefi Çetin Yıldırım ve hat bakım onarım memuru Celaleddin Çabuk, kazada hayatını kaybedenlerin yakınları ve yaralananlar ile tarafların avukatları katıldı.
Müşteki Ali Koçman, ifadesinde, kazada 25 yaşındaki kızını kaybettiğini söyledi.
Dünkü duruşmada tüm sanıkları dinlediğini anlatan Koçman, "Bu olayda sorumlular kim bilmek istiyorum. Tüm yetkililerden şikayetçiyim. Kamu davasına katılmak istiyorum." dedi.
Kazada 16 yaşındaki kızı Sena Köse'yi kaybeden Aysun Köse ise olayın ardından TCDD yetkililerinin evine geldiğini belirtti.
Bu sırada olayın sıcaklığını yaşadığını vurgulayan Köse, şu ifadeleri kullandı:
"Yol bekçileri işten çıkarıldığı için kazanın meydana geldiğini düşünüyordum. Yetkililer bana, yol bekçilerinin işlerinin artık sinyalizasyon sistemiyle yapıldığını, artık bekçilere gerek olmadığını söylediler. Ben daha sonra Ulaştırma Bakanlığının internet sitesine baktım, burada kazanın yaşandığı bölgede sinyalizasyon sisteminin tamamen yapılmadığını öğrendim."
Köse, kazanın ardından olay yerinde yanlış yönlendirildiğini, çocuğunu aramak için hastana hastane gezdiğini dile getirdi.
Kendisinin de olayın sıcaklığıyla o gece kaza geçirebileceğini çünkü araçla çok hızlı hareket ettiklerini ifade eden Köse, şunları kaydetti:
"Sabaha kadar evladıma ulaşamamıştım. Benim başka evladım yok. Bu kaza, en başta teknik olarak bu işi yapamayanların sorumluluğudur. Şikayetçiyim sonuna kadar, hepsinin cezalandırılmasını istiyorum. Alt kademeden en üst kademeye kadar, imza yetkisi olan herkes hakkında gereğinin yapılmasını istiyorum."
Kazada iki kızını kaybetti
Kazada 23 yaşındaki kızı Özge Nur ile 13 yaşındaki kızı Gülce Dikmen'i kaybeden müşteki Funda Dikmen de kaza sırasında trende olduğunu aktardı.
Kazadan bir gün önce Çerkezköy'den Uzunköprü'ye giderken trenin kazanın yaşandığı menfezden geçerken yavaşladığını ertesi gün dönüş yolundaki trenin hızlı olduğunu iddia eden Dikmen, şöyle konuştu:
"Trende aşırı yolcu vardı. Camlar titremeye başladı. Sonra bir patlama oldu. Kendimi kaybetmişim, bayılmışım. Kendime geldikten sonra etrafa baktım. Çocuklar hiçbir şekilde yoktu. Her taraf çok kötüydü. İki görevli geldi. Yangın çıkabileceğini, bölgeyi boşaltmamız gerektiğini söylediler. Bana 'vagonun altında insan var' diyebilirlerdi. Ama bizi uzaklaştırmaya çalıştılar. Eğer vagonun altına bakabilsek belki de çocuklarımızı kurtarabilirdik."
Daha sonra, duruşmaya ara verildi.
Heyet çekilmişti
Temmuz ayındaki ilk duruşmada, Çorlu 1. Ağır Ceza Mahkemesi heyeti, duruşma salonuna alınma sırasında yaşanan arbededen, avukatların kendilerini sorumlu tutması nedeniyle davadan çekildiğini açıklamış, dosya Çorlu 2. Ağır Ceza Mahkemesine gönderilmişti.
Mahkeme heyeti, davadan çekilmenin CMK'nin 30/2 maddesine uygun olmadığına karar vererek, dosyayı işlemlerin yapılması için yeniden 1. Ağır Ceza Mahkemesine geri göndermişti.
Çorlu 1. Ağır Ceza Mahkemesi de dosyayı kabul ederek, davanın dün Çorlu Halk Eğitim Merkezi'nde görülmesine karar vermişti.
Tren kazası
Uzunköprü-İstanbul seferini yapan yolcu treninin, 8 Temmuz 2018'de, Çorlu yakınlarında vagonlarından bazılarının devrilmesi sonucu 25 kişi yaşamını yitirmiş, 340 kişi yaralanmıştı.
Dava iddianamesinde "kazanın meydana gelmesinde asli kusurlu" bulundukları gerekçesiyle sanıklar Turgut Kurt, Özkan Polat, Çetin Yıldırım ve Celaleddin Çabuk'un "taksirle ölüme ve yaralanmaya neden olmak" suçundan 2 ile 15 yıl arasında hapisle cezalandırılması istenmişti.