Çocuklarıyla Karlı Dağları Aşan Afgan Annenin Umudu Türkiye'de
Afganistan'ın Kunduz şehrinde eşinin Taliban tarafından kaçırılmasının ardından 3 çocuğuyla ülkesini terk ederek İran'a giden Afgan anne, buradan karlı dağları aşıp geldiği Türkiye'de yeni bir hayata adım attı.
SONER KILINÇ - Afganistan'ın Kunduz şehrinde eşinin Taliban tarafından kaçırılmasının ardından 3 çocuğuyla ülkesini terk ederek İran'a giden Afgan anne, buradan karlı dağları aşıp geldiği Türkiye'de yeni bir hayata adım attı.
Afganistan'ın Kunduz şehrinde bilgisayar öğretmenliği yapan biri kız 3 çocuk annesi 37 yaşındaki Maryam Rustami, eşinin Taliban tarafından kaçırılmasının ardından zor günler geçirdi. Taliban'ın tehditlerine maruz kalan Rustami, çocuklarının hayatından endişe duymaya başlayınca ülkesinden ayrılmaya karar verdi. Afganistan'ın farklı şehirlerindeki akrabalarında kalan, ardından İran'a geçen aile, buradan Türkiye'ye gitmenin yollarını aradı.
Yaya olarak 5 ay önce 10 kişilik bir grupla gece yola çıkan Rustami ve çocukları Mohammad (7), Samin (10), Abdulmatin (14), donma tehlikesi atlattı. Karlı dağları yürüyerek aşan aile, kaçak yollardan geldikleri Türkiye'ye sığındı.
Türkiye- İran sınırında güvenlik güçleri tarafından aç ve yorgun halde bulunan aile, sığınma işlemlerinin tamamlanması için bir süre Van'da kaldı. Üç çocuğuyla ölüm yolculuğunu göze alarak kaçan Afgan anne, Uşak'ta devlet yetkililerinin ve hayırseverlerin desteğiyle yeni bir hayata başladı.
Kentteki bir Kur'an kursunda temizlikçilik yaparak geçimini sağlamaya çalışan Rustami, çocuklarının yarım kalan eğitimlerini sürdürmeleri için çabalıyor.
Maryam Rustami, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Afganistan'ın Kunduz kentinin Taliban tarafından işgal edilmesinin ardından hayatlarının tamamen değiştiğini söyledi.
Üç çocuğunun hayatından endişe ettiği için ülkesini terk ettiğini vurgulayan Rustami, kaçış sürecinde yaşadıklarını şöyle anlattı:
"Bir süre İran'da kaldık ve Türkiye'ye gitmek için kaçakçılarla anlaştık. Bize bir saatte Türkiye'ye ulaşabileceğimizi söylediler ama öyle olmadı. Aralık ayında bir gece yarısı 10 kişi ile sınıra yakın dağlık bir bölgede yürümeye başladık. Diz boyu kar vardı, hava çok soğuktu. Çocuklarım donmak üzereydi. Zaman zaman en küçük oğlum ve kızımı sırtımda taşıdım. Dağda yaklaşık 12 saat süren yaya yolculuğun ardından Türkiye'ye ulaştık. Çok aç ve yorgunduk, sınır bölgesinde bize Türk polisi yardım etti."
Türkiye'ye girer girmez kendini güvende hissettiğine, polislerin kendisine ve çocuklarına çok yardım ettiğine değinen Rustami, "Onlardan Allah razı olsun. Çocuklarım yaşasın diye bu yolculuğu göze aldım çünkü çaresizdim." diye konuştu.
Uşak'ta devletin ve hayırseverlerin desteğiyle hayata tutunduklarını dile getiren Rustami, Afganistan'da Türkiye hakkında hep güzel şeylerin anlatıldığını ifade etti.
Savaşın ve terörün son bulmasını isteyen Rustami, "Çok acı günler geçirdik, eşimi kaybettim, ülkemi terk etmek zorunda kaldım. Şimdi Uşak'ta yeni bir hayata başladık. Kur'an kursunda temizlik yapıyorum. Güvendeyiz ve çocuklarımın iyi bir eğitim almasını istiyorum. Önümüzde daha güzel günler olduğuna inanıyorum. Yaşadıklarımı ve bize yapılan iyilikleri hiçbir zaman unutmayacağım, çocuklarım da unutmayacak." sözlerine yer verdi.