KAHRAMANMARAŞ - Çocukları için iş hayatını bırakıp 3 çocuğa "koruyucu anne" oldu
Kahramanmaraş'ta çalıştığı özel hastaneden istifa eden iki çocuk sahibi 45 yaşındaki Serap Gürocak, Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığının "koruyucu aile" modeliyle 3 çocuğun hayatına dokundu.
Kahramanmaraş'ta çalıştığı özel hastaneden istifa eden iki çocuk sahibi 45 yaşındaki Serap Gürocak, Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığının "koruyucu aile" modeliyle 3 çocuğun hayatına dokundu.
Yaklaşık 10 yıl önce 12 ve 8 yaşlarında olan çocuklarına zaman ayırmak için hemşire olarak çalıştığı özel bir hastaneden ayrılan Gürocak, koruyucu aile olan halasından etkilenip koruyucu aile olmaya karar verdi.
12 yaşındaki Mehtap'a kol kanat geren Gürocak, Mehtap'ı büyük emekler vererek büyüttü. Mehtap, Gürocak'ın ve devletin desteğiyle yaklaşık 4 yıl önce memuriyete başladı.
Kısa bir süre sonra Aile ve Sosyal Hizmetler İl Müdürlüğünden gelen bir teklifle 10 yaşındaki Cebrail'e kucak açan Gürocak, daha sonra da "kardeşler ayrı kalmasın" diyerek Cebrail'in ağabeyi 12 yaşındaki Yusuf'a da koruyucu aile oldu.
Anne Gürocak, AA muhabirine, ailenin önemine işaret ederek, annelik duygusu için çocukların sadece kendi kanından olmasının gerekmediğini söyledi.
Uzun zaman Mehtap'ı kendi çocuklarından ayırmayarak yaşadıklarını, şimdilerde ise Cebrail ve Yusuf ile mutlu bir hayat sürdürdüklerini anlatan Gürocak, şöyle konuştu:
"Mehtap kızımıza koruyucu aile olmak için gittiğimizde o zaten hazırmış, bir ailenin kendisini görmeye geleceği söylenince çok mutlu olmuş. Bizi gördüğünde bana sarıldı ve 'Ben size anne demek istiyorum' demişti. Yetişkin olana kadar biz onun eğitimini tamamlaması ve mesleğine kavuşması için elimizden gelen desteği verdik. Onu evlendirdik ve yuvasını kurduk. Şu anda ataması çıktı ve Antalya'da görevini sürdürüyor."
Mehtap'tan ayrılmalarının üzerinden bir yıl geçtiğinde kurumdan arandıklarını, "koruyucu aile olmayı düşünür müsünüz?" diye teklif geldiğini belirten Gürocak, bunun ardından ailelerinin daha da genişlediğini söyledi.
Gürocak, kardeşlerden önce Cebrail ile tanıştıklarını dile getirerek, şöyle devam etti:
"Cebrail bize geldikten birkaç gün sonra abisi Yusuf'tan bahsetti ve onu çok özlediğini söyledi. 'Anne ben onu çok özlüyorum, ona gidebilir miyiz?' diye sordu. 'Hiç yorulmayalım oğlum, bizim evimiz büyük, gönlümüz geniş, birlikte abi-kardeş büyürsünüz.' dedim. Müracaat ettik ve onaylandı. 4 gün sonra da Yusuf ailemize kaldı. Şu anda 3. yılımıza gireceğiz. İkisi de benim gözdem."
"Sevgi varsa içinde zaten gerisi kendiliğinden gelişiyor"
Korucuyu aile olurken en büyük güçlerinin maneviyat olduğunu söyleyen Gürocak, şunları kaydetti:
"Özel hastane olunca şartlar biraz daha ağırdı. Özellikle nöbet geceleri çok zorlanıyordum. Çocuklarımla vakit geçireyim istedim. Çocuklarımla ilgilenmek ve onlarla vakit geçirmek gerçekten çok iyi geldi bana. Ben her zaman söylüyorum bunu, bana terapi gibi geliyor. Dışarıdan insanlara belki zor görünebilir ama Rabbim bunun sevgisini, kolaylığını ve rızkını gönderiyor. Rabbim her zorda kaldığımda yardımcı oluyor. Sevgi varsa içinde zaten gerisi kendiliğinden gelişiyor."
Gürocak, yetkililerin zorlandıkları her durumda yanında olduğunu, ihtiyaç duymaları halinde hiç düşünden arayıp yardım istediklerini sözlerine ekledi.