Çin'in Ticaret Stratejisi Küresel Ekonomiye Umut Oluyor
Türkiye Asya-Pasifik Araştırmaları Merkezi Direktörü Selçuk Çolakoğlu, Çin'in diyalog ve işbirliği temelli ticaret yaklaşımının, belirsizliğin arttığı global piyasalar için önemine değindi. ABD'nin gümrük politikalarının etkilerine karşı, çok taraflı işbirliğinin kritik bir kaynak olduğunu vurguladı.
Ankara merkezli Türkiye Asya-Pasifik Araştırmaları Merkezi Direktörü Selçuk Çolakoğlu, "Çin, diyalog ve işbirliğine ve kazan-kazan perspektifine dayalı müzakere çerçevesi oluşturmaya daha açık" dedi. Çolakoğlu, bu yaklaşımın, ABD'nin gümrük vergisi politikalarının küresel ticareti sekteye uğrattığı bir dönemde belirsizliği azaltmaya yardımcı olduğunu belirtti.
İSTANBUL, 15 Mayıs (Xinhua) -- Türkiye Asya-Pasifik Araştırmaları Merkezi Direktörü Profesör Doktor Selçuk Çolakoğlu, Çin'in serbest ticaret konusundaki tutarlı ve yapıcı tutumu ile çok taraflılık ve küresel ekonomik istikrara olan bağlılığının, belirsizliğin giderek arttığı dünyada kesinlik kaynağı işlevi gördüğünü söyledi.
"Çin, diyalog ve işbirliğine ve kazan-kazan perspektifine dayalı müzakere çerçevesi oluşturmaya daha açık" ifadelerini kullanan Çolakoğlu, bu yaklaşımın, dünyada korumacılığın arttığı ve ABD'nin gümrük vergisi politikalarının küresel ticareti sekteye uğrattığı bir dönemde, belirsizliği azaltmaya yardımcı olduğunu belirtti.
Çolakoğlu, Çin'in halihazırda büyük olan ve giderek daha da büyüyen iç pazarının yanı sıra, iç tüketimi canlandırma ve ihracat adreslerini çeşitlendirme çabalarının, ülkenin dış bozulmalara karşı koyma ve istikrarlı ekonomik ivmeyi sürdürmesine yönelik stratejik esneklik sağladığını ifade etti.
Çin'in Dünya Ticaret Örgütü'ne (DTÖ) ve çok taraflı platformlara olan bağlılığını sürdürdüğüne dikkat çeken Çolakoğlu, bunun küresel ekonomik istikrarın korunmasında kilit öneme sahip olduğunu düşünüyor.
"Bu çalkantılı zamanlarda çok taraflı işbirliği her zamankinden daha önemli" diyen Çolakoğlu, Çin'in yaklaşımının, ülkelerin ticari anlaşmazlıkları diyalog yoluyla çözmek için birlikte çalışabilecekleri ve korumacılığa başvurmak yerine yerleşik küresel kurallara bağlı kalabilecekleri bir ortamı teşvik ettiğini ifade etti.
Çolakoğlu, böylesi bir işbirliğinin, süregelen ticari gerilimler ve artan gümrük vergileriyle boğuşan ülkelere, özellikle ekonomik çıkarları ve kalkınma hedeflerini koruma konusunda kritik destek sağlayabileceğini söyledi.
Çolakoğlu, ABD'nin gümrük vergisi artışlarının etkilerinin Küresel Güney başta olmak üzere dünya genelinde hissedildiğine dikkat çekti. Çolakoğlu, en az gelişmiş ülkeler başta olmak üzere gelişmekte olan pek çok ülkenin, bu tür şokların etkisini giderecek endüstriyel kapasite ve politika esnekliğine sahip olmamasının, ekonomik kırılganlıkların daha da derinleşmesine, tedarik zincirlerinde bozulmalar yaşanmasına, hatta insanların başka yerlerde daha iyi fırsatlar aramaya başlamasıyla artan göç baskısına yol açacağını kaydetti.
Çolakoğlu, bu zorlu ortamda Çin'in çok taraflılık ve kurallara dayalı küresel ticaret sistemine verdiği desteğin, küresel ticaretin belirsizliklerini aşmaya çalışan gelişmekte olan ülkeler için dengeleyici bir güç işlevi görebileceğini söyledi.
