CHP'nin Kaçak Eğitim Merkezlerinin Araştırılması Önerisi TBMM'de AKP ve MHP'li Milletvekillerin Oylarıyla Reddedildi
CHP’nin “Kaçak eğitim merkezlerinin toplum üzerinde yarattığı tahribatın araştırılması amacıyla” verdiği Meclis araştırma önergesinin TBMM Genel Kurulu’nun bugünkü birleşiminde görüşülmesine ilişkin grup önerisi AKP ve MHP’lilerin oylarıyla reddedildi. CHP Adıyaman Milletvekili Abdurrahman Tutdere, Şanlıurfa’da ölen 12 yaşındaki Abdülbaki Dakak olayını hatırlatarak "Peki, iktidar olarak, hükûmet olarak siz bu konulara ilişkin, özellikle kaçak yurtlara ilişkin görevlerinizi yapıyor musunuz? Yapmıyorsunuz. Biz bunu nereden anlıyoruz? Bu yurtlarda çocuklarımız her gün çığlık ata ata kimi şiddete maruz kalıyor kimi yaşamını yitiriyor kimi de cinsel istismarlara maruz kalıyor. Hükûmet olarak sizin bu konuya ilişkin gerçekten hatanız da var, bu çocukların ölümünden siz sorumlusunuz. Nasıl mı? Kaçak eğitim kurumlarına ilişkin Türk Ceza Kanunu’nda düzenleme vardı, 2005 yılında cezayı düşürdünüz, 2013 yılında Türk Ceza Kanunu 263’üncü maddeyi tamamen yürürlükten kaldırdınız. Ne oldu bu yürürlükten kalkmayla birlikte? Bu işlerin önü açıldı, aklına esen istediği yerde 5-10 çocuğu alarak “Ben bunlara kurs veriyorum, ben hocayım.” dedi ve bu çocuklar bu kaldıkları yerlerde büyük tehlikelerle karşı karşıya kaldılar” diye konuştu.
CHP'nin "Kaçak eğitim merkezlerinin toplum üzerinde yarattığı tahribatın araştırılması amacıyla" verdiği Meclis araştırma önergesinin TBMM Genel Kurulu'nun bugünkü birleşiminde görüşülmesine ilişkin grup önerisi AKP ve MHP'lilerin oylarıyla reddedildi. CHP Adıyaman Milletvekili Abdurrahman Tutdere, Şanlıurfa'da ölen 12 yaşındaki Abdülbaki Dakak olayını hatırlatarak "Peki, iktidar olarak, hükümet olarak siz bu konulara ilişkin, özellikle kaçak yurtlara ilişkin görevlerinizi yapıyor musunuz? Yapmıyorsunuz. Biz bunu nereden anlıyoruz? Bu yurtlarda çocuklarımız her gün çığlık ata ata kimi şiddete maruz kalıyor kimi yaşamını yitiriyor kimi de cinsel istismarlara maruz kalıyor. Hükümet olarak sizin bu konuya ilişkin gerçekten hatanız da var, bu çocukların ölümünden siz sorumlusunuz. Nasıl mı? Kaçak eğitim kurumlarına ilişkin Türk Ceza Kanunu'nda düzenleme vardı, 2005 yılında cezayı düşürdünüz, 2013 yılında Türk Ceza Kanunu 263'üncü maddeyi tamamen yürürlükten kaldırdınız. Ne oldu bu yürürlükten kalkmayla birlikte? Bu işlerin önü açıldı, aklına esen istediği yerde 5-10 çocuğu alarak "Ben bunlara kurs veriyorum, ben hocayım." dedi ve bu çocuklar bu kaldıkları yerlerde büyük tehlikelerle karşı karşıya kaldılar" diye konuştu.
CHP, kaçak eğitim merkezlerinin yarattığı tahribatın araştırılması için verdiği araştırma önergesinin TBMM Genel Kurulu'nda bugün görüşülmesi için grup önerisi getirdi. CHP'nin grup önerisi üzerinde söz alan CHP Adıyaman Milletvekili Abdurrahman Tutdere, "Ülkemizde neredeyse her gün basına ve medyaya kaçak kurslardan, vakıf yurtlarından, gerçekten, hepimizin vicdanını kanatan, ülkemizi yasa boğan görüntüler ve acı haberler geliyor. Bu acı haberlerden en son olanı da Şanlıurfa'nın Eyyübiye ilçesi Beşat Mahallesi'ndeki kaçak Kur'an kursundan geldi. 14 Haziran günü bu yurtta kalan Abdülbaki Dakak'la ilgili haber bütün medyaya yansıdı ve çocuğun cansız bedenine ulaşıldı" dedi. Dakak'ın ölümüyle ilgili bilgileri de paylaşan Tutdere Dakak'ın öldüğü yerin yakınındaki bir cemaate ait Kur'an kursunun fotoğrafını da milletvekillerine gösterdi.
"HÜKÜMET OLARAK SİZ SORUMLUSUNUZ"
Tutdere, şunları söyledi:
"Eğitim kurumları devletin gözetimi ve denetimi altında yapılır. (Kursun fotoğrafını göstererek) Böyle bir kursu kim denetledi? Devlet adına kim denetledi? Öyle anlaşılıyor ki kimse denetlememiş. Çünkü böyle bir denetim olsaydı, vicdanlı hiç kimse bu yerde, mezarlığın içinde çocukların kalmasına izin vermezdi. Belli ki kimse denetlememiş. Hükümet olarak siz kaçak yurtlara ilişkin görevlerinizi yapıyor musunuz? Yapmıyorsunuz. Çünkü biz bunu nereden anlıyoruz, her gün bu yurtlarda çocuklarımız çığlık ata ata, kimi şiddete maruz kalıyor, kimi yaşamını yitiriyor, kimi de cinsel istismaralar maruz kalıyor. Bu nedenle, bugün grubumuzun vermiş olduğu önerge çok anlamlı ve çok kıymetli; çocuklarımızın geleceği için, bu ülkenin geleceği için bütün grupların bu önergeye destek olmalarını bekliyoruz. Hükümet olarak sizin bu konuya ilişkin gerçekten hatanız da var, bu çocukların ölümünden siz sorumlusunuz. Nasıl mı? Kaçak eğitim kurumlarına ilişkin Türk Ceza Kanunu'nda düzenleme vardı, 2005 yılında cezayı düşürdünüz, 2013 yılında Türk Ceza Kanunu 263'üncü maddeyi tamamen yürürlükten kaldırdınız. Ne oldu bu yürürlükten kalkmayla birlikte? Bu işlerin önü açıldı, aklına esen istediği yerde 5-10 çocuğu alarak "Ben bunlara kurs veriyorum, ben hocayım." dedi ve bu çocuklar bu kaldıkları yerlerde büyük tehlikelerle karşı karşıya kaldılar. O zaman yol yakınken, bir daha bu tür hadiselerin yaşanmaması için, çocuklarımızın ölmemesi için, Aladağların yaşanmaması için bu Parlamentoya, 28'inci Döneme iş düşüyor. Gelin önce bu konuyu bir araştıralım, akabinde de mevzuattaki boşluğu doldurmak adına gerekli yasal çalışmaları hep beraber yapalım."
"ÖĞRENCİ DEĞİL SEÇMEN YETİŞTİRMEK ÜZERİNE KURGULANMIŞ"
İYİ Parti Bursa Milletvekili Yüksel Selçuk Türkoğlu da "Önemle belirtmek isteriz ki, vakıflar, cemaatler, dernek vs. din eğitimi veya değerler eğitimi Milli Eğitim Bakanlığı müfredatı dışında bir takım faaliyetlerde bulunması, ülkemizin eğitim ve öğretim sürecini olumsuz etkilemektedir. Bu manada, son dönemlerde okul öncesi eğitimdeki yetersizlik kabul edilemez. Bir an önce okul öncesi eğitim de zorunlu eğitim kapsamına alınmalıdır. Ben de bir eğitimciyim, AK Parti'nin eğitim politikaları ile alakalı bir cümle söylemek gerekirse, AK Parti'nin eğitim politikaları öğrenci yetiştirmek üzerine değil, seçmen yetiştirmek üzerine kurgulanmış eğitim politikalarıdır" dedi.
"AİLESİ SUSABİLİR, BİZLER SUSMAMALIYIZ"
Yeşil Sol Parti Kocaeli Milletvekili Ömer Faruk Gergerlioğlu, öneriye ilişkin söz alarak, "Dini eğitim alsın diye bir çocuk bir yerde zarar görebilir. Ailesi de susabilir fakat bizler susmamalıyız. Meclis susmamalı. Konuyu araştırmalı. O yüzden araştırma önergesini gelin birlikte araştıralım" dedi.
Gergerlioğlu, dini eğitimin uzmanlar eşliğinde yapılması gerektiğini ifade ederek, devletin çocukları koruyucu tedbirleri almak zorunda olduğunu söyledi. Gergerlioğlu, şu anda devletin çocukları korumadığını açıklayarak, "Bir çocuk ölmüş. Niye hesap vermiyorsunuz? Hesap vermiyorsanız gelin birlikte araştırma önergesine 'Evet' diyelim ve araştıralım" diye konuştu.
AKP Konya Milletvekili Orhan Erdem, AKP iktidarı döneminde kaçak yurt ve okulların kapatıldığını ileri sürerek, 28 Şubat sürecinde yaşananları hatırlattı. Erdem, "AK Parti olarak 21 yıldır iktidarız. Her alanda yapıldığı gibi eğitimde de önemli şeyler yapıldı. Tam da bu sıkıntıları gidermek için iktidara gelir gelmez şartlı eğitim desteği başlatıldı ki, annelere bizzat verilerek çocuklarını başka kurumlara göndermeden, resmi kurumları çocukların eğitim alması sağlanılmaya çalışıldı" dedi.
CHP Grup Başkanvekili Burcu Köksal Erdem'in kaçak okulların kapatıldığı ve sayılarının azaldığı iddiasına ilişkin söz istedi. TBMM Başkanvekili Bekir Bozdağ, "Sayın Başkan bir şey yok. Görüşlerini açıkladı. Burada bir sataşma yok. AK Parti grubu adına" dedi. Köksal, "Genel Kurul'a doğru bilgi vermek gerekir, onunla ilgili söz istiyoruz" diye yanıt verdi. Bozdağ, "Hayır görüşünü açıkladı, bir incitme yok. Sizinkiler de görüşünü açıkladı. Bir sataşma varsa söz vereyim, var mı?" diye sordu. Köksal, "Var" diye yanıt verirken, Bozdağ "Var mı, ne dedi size?" diye sözüne devam etti. Köksal, önergelerinin gerekçesini açıklayarak, "Kaçak okulların bu iktidar döneminde fazlalaştığını iddia ederek, bu yönde önerge verdik. Şimdi sayın hatip çıktı ve dedi ki 'Fazlalaşmıyor'. Bizim söylediklerimizin tersi. 28 Şubat'la bizi ilişkilendiriyor" diye konuştu.
Yapılan görüşmelerin ardından CHP'nin grup önerisi AKP ve MHP'li milletvekillerinin oylarıyla reddedildi.