CHP'li Vekilden "Asansör Faciasına" Suç Duyurusu

Chp İstanbul Milletvekili Mahmut Tanal, öğleden sonra Çağlaya'nda bulunan İstanbul Adalet Sarayı'na gelerek 10 işçinin öldüğü asansör faciasına ilişkin Torunlar GYO Yetkilisi ve sorumluları ile Başbakanlık TOKİ Yetkilileri ve TOKİ İstanbul Emlak Dairesi Yetkilileri hakkında suç duyurusunda bulundu. Tanal 3 sayfalık dilekçesinde, "TOKİ ile Torunlar GYO'nun hasılat paylaşımı modeliyle hayata geçirdiği, Torun Center isimli konut ve ofisi projesinde TOKİ'nin ilgili inşaat şirketinden Mart 2013 tarihinde 520 milyon lirayı peşin alarak projeden çekildiği iddia olunmuştur. Normalde bu bedelin proje bitiminde alınması gerekirken, peşin alınmış olması uygulamaya aykırı bir durum oluşturmuştur. Projeden çekilmesine rağmen tapunun hala TOKİ üzerinde olması sebebiyle, ilçe belediyeleri hiçbir belediyede iş güvenliği ve işçi sağlığı konusunda denetim yapamamaktadır. Dolayısıyla elim kazanın meydana gelmiş olduğu Torun Center inşaatında bir buçuk yıldır yapı denetim adına herhangi bir şey yapılmadığı iddia olunmuştur" ifadelerini kullandı. TOKİ'nin projeden çekildikten sonra tapuyu Torunlar GYO şirketine devretmesi ve belediyeye bildirim yapılması gerektiği ifade edilen dilekçede, TOKİ'nin hukuka aykırı davrandığı belirtildi.

"YAPI DENETİMİNİN DE TOKİ TARAFINDAN YAPILMASI GEREKMEKTEDİR"

Dilekçede şu ifadeler kullanıldı:

"TOKİ hasılat paylaşımı modeliyle çıkardığı projelerden tüm harç ve emlak vergisi gibi vergilerden muaftır ve hiçbir denetim firması bu projeleri denetleyememektedir. Projenin tapusu hala TOKİ'de bulunduğundan dolayı yapı denetimin de TOKİ tarafından yapılması gerekmektedir. Oysaki TOKİ projeden çekildiğinden bahisle böyle bir yükümlülüğünün bulunmadığını belirterek hiçbir şekilde denetim yapmamıştır. TOKİ peşin aldığı 520 milyon karşılığında Torunlar Center İnşaatını yapı denetiminden ve harç,emlak vergisi vb. yükümlülüklerinden korumak adına proje tapularını hala kendi üzerinde muhafaza etmektedir. Şirket bu şekilde TOKİ'ye ait tüm hakları kullanabilmektedir. 24 saat çalışma izni verilmesi de TOKİ'nin sağlamış olduğu bir ayrıcalıktır. TOKİ hükümete yakın firmalarına yapı denetimden mafiyet sağlamak amacıyla ortaklık kurup, sonrasında projeden çekilerek ve fakat tapu kayıtlarını devretmeyerek Yapı Denetim Kanunu'na aykırı bir şekilde yapılan inşaatların güvencesi olmakta ve kendisinin yapması gereken denetimleri de yapmayarak usulsüz yapılan inşatlarda yaşanılan kazaların ve işçi ölümlerinin bir numaralı sorumlusu olmaktadır"

"İŞÇİLER GÖZ GÖRE GÖRE ÖLÜME TERK EDİLDİ"

İstanbul Tabip Odası'nın Mayıs 2014 tarihinde inşaat alanında bulunan asansörle ilgili önlem alınması gerektiği konusunda uyarıda bulunduğunu hatırlatılan dilekçede, işçilerin göz göre göre ölüme terk edildiği iddia edildi. Sorumluların ivedilikle tespit edilerek yargılanması talep edilen dilekçede, Torunlar GYO Yetkilisi ve sorumluları ile Başbakanlık TOKİ Yetkilileri ve TOKİ İstanbul Emlak Dairesi Yetkilileri'nin "Olası kastla adam öldürme", "Toplu Konut Kanununa Muhalafet", "Yapı Denetim Kanununa muhalefet", Emlak Vergisi Kanununa Muhalefet, Harçlar Kanununa Muhalefet" gibi suçlardan cezalandırılmasını talep edildi.

CHP'Lİ VEKİL TANAL: KARA CUMARTESİ

Cumhuriyet Savcılığı'na suç duyurusu dilekçesini sunduktan sonra adliye önünde açıklama yapan Tanal 1980 darbesi ve tüm darbeleri kınadığını belirterek, "Tarihe kara Cumartesi olarak geçecek olan TOKİ ve Torunlar işbirliği ile yapılan hasılat paylaşımı neticesindeki inşaatta meydana gelen elim kaza sonucu 10 vatandaşımız hayatını kaybetmiştir. Buna iş kazası deniliyor. Acaba gerçekten öyle bir iş kazası mı? Yoksa burada alınmayan önlemler yetersiz tedbirler ve taşeronlaşmanın getirmiş olduğu sonuçlar mı kaynaklanıyor?" diye konuştu.

"KAZA OLUYOR, HÜKÜMET SEYREDİYOR"

Tanal sözlerine şöyle devam etti: "Bu iş kazası diyorlar ama hukuku ayak bağı gören, denetimi can sıkıcı gören zihniyetin bu tür iş kazalarını önlemesi imkansız. Çünkü bugünün Cumhurbaşkanı, dünün başbakanı 'Hukuk bizim ayak bağımız' diyordu. Denetim aynı zamanda onların can sıkıcı sorunuydu. O açıdan öncelikle Türkiye'de bu iş kazalarını önlemek ve bir daha bu tür kazaların yaşanmasını istemiyorsak. Hukukun ayak bağı olmaması lazım. Zaten hukuksuzluk oluğu için hukuka riayet edilmediği için hukuk paspas edildiği için aynı zamanda bu iş cinayeti gerçekleşmiştir. Burada bu kaza oluyor. Hükümet seyrediyor, vali seyrediyor, ilçe yöneticileri, işverenler, amirleri seyrediyor. Nihayet beklenen cinayet herkesin gözü önünde Mecidiyeköy'de gerçekleşti. Peki burada Torunlar İnşaat deniliyor. Bu inşaata baktığımız zaman mevcut olan son haberlerde buranın tapusunun TOKİ adına kayıtlı olduğu ve TOKİ ile birlikte hasılat paylaşımı neticesinde bir anlaşma yaptıkları ve projenin TOKİ'ye ait olduğu mevcut çıkan ve iddia edilen haberlere göre TOKİ esasen bu projenin sahibi görünüyor. TOKİ'nin projenin sahibi olarak görülmesi sebebiyle buranın Büyükşehir Belediyesi tarafından hem iç hem de dış denetiminin yapılması imkansız 2013 yılında yine son çıkan haberlere göre buranın TOKİ tarafından Torunlara devredildiği parasını alındığı. Madem öyleyse ey TOKİ siz madem burayı devrettiniz, parasını aldınız. Siz niçin buranın tapusunu vermediniz. Burada vergiler, belediyenin alacağı harçlar kaçırıldı. Aynı zamanda burası hem konut hem de büro inşaatı olduğu için vergi kaçaklığı konusunda TOKİ, Torunları kollamıştır"

FAZLA MESAİ ÜCRETİ 5 TL İDDİASI

Mahmut Tanal ayrıca işçilerin fazla mesailerinin bordrolarında gösterilmediğini belirterek, "İşçiler 12 saat çalışıyor, 12 saatin üstünde çalışma yaparsa her saat başı mesai ücreti 5 TL. İşçiler fazla her mesai saati için 5 TL aldıklarını söylüyorlar. Bu mesai güvenlik ve kantarda 12 saatten sonra normal düz işçiler ise 'Biz 10 saat çalışıyorduk ancak 8 saatin ücreti veriliyordu' diyorlar. Bu 10 saatin dışında da her saat fazla mesai için 5 TL aldıklarını söylüyorlar" diye konuştu. - İstanbul