CHP'li Sarıbal: "23 Yıllık Ak Parti İktidarında Türkiye Ormanlarını Kağıt Üzerinde Büyütüyor, Sahada İse İçini Boşaltıyor"

CHP'li Sarıbal: '23 Yıllık Ak Parti İktidarında Türkiye Ormanlarını Kağıt Üzerinde Büyütüyor, Sahada İse İçini Boşaltıyor'
Haberler
Güncelleme:
Haberler
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş

CHP Bursa Milletvekili Orhan Sarıbal, "23 yıllık iktidar döneminde yapılan ağaçlandırma çalışmaları yılda sadece ortalama 35 bin hektarı bulmuştur. Bu da tüm dönemde 805 bin hektardır. Ancak aynı dönemde sadece 2B uygulamaları ile 650 bin hektar alan orman dışına çıkarılmıştır. Yaklaşık 950 bin hektarlık alanda izin ve irtifak hakkı verilmiştir. Bu durumda ormanlık alanda artış değil 795 bin hektarlık kayıp bulunmaktadır. Yani orman olarak görülse de fiilen tahsis edilmiş, yapılaşmaya açılmış alanlardır. Bu tablo bize gösteriyor ki Türkiye ormanlarını kağıt üzerinde büyütüyor, sahada ise içini boşaltıyor" dedi.

(ANKARA) - CHP Bursa Milletvekili Orhan Sarıbal, "23 yıllık iktidar döneminde yapılan ağaçlandırma çalışmaları yılda sadece ortalama 35 bin hektarı bulmuştur. Bu da tüm dönemde 805 bin hektardır. Ancak aynı dönemde sadece 2B uygulamaları ile 650 bin hektar alan orman dışına çıkarılmıştır. Yaklaşık 950 bin hektarlık alanda izin ve irtifak hakkı verilmiştir. Bu durumda ormanlık alanda artış değil 795 bin hektarlık kayıp bulunmaktadır. Yani orman olarak görülse de fiilen tahsis edilmiş, yapılaşmaya açılmış alanlardır. Bu tablo bize gösteriyor ki Türkiye ormanlarını kağıt üzerinde büyütüyor, sahada ise içini boşaltıyor" dedi.

CHP Bursa Milletvekili Orhan Sarıbal, Meclis'te yaptığı basın toplantısında "Yeşil Vatan Kahramanları Görev Başında" programında konuşan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın Türkiye'nin orman varlığına ilişkin açıklamalarını değerlendirdi. "Orman alanı artışı bir illüzyon. Eski sahaların yeniden kayda alınması ya da fiilen orman vasfını yitirmiş alanların kağıt üzerinde korunuyor gibi gösterilmesidir" diyen Milletvekili Sarıbal, "Ormanlık alanda artış değil 795 bin hektarlık kayıp bulunmaktadır. Yani orman olarak görülse de fiilen tahsis edilmiş, yapılaşmaya açılmış alanlardır. 'Yeşil Vatan' dedikleri aslında 'Yeşil Ranttır'. Sevdikleri tek yeşil doların rengidir" diye konuştu.

"Türkiye ormanlarını kağıt üzerinde büyütüyor, sahada ise içini boşaltıyor"

Orman politikalarına dair açıklanan rakamların ardında doğa yerine ranta dayalı bir yönetim anlayışının hakim olduğunu dile getiren Sarıbal, "Cumhurbaşkanı Erdoğan orman varlığının 2002'de 20,8 milyon hektar iken bugün 23,4 milyon hektara çıktığını, 7,5 milyardan fazla fidan diktiklerini söyledi. Ancak gerçekler, açıklanan rakamların ardında kalan orman politikalarının doğa ile değil, rantla iç içe geçtiğini açıkça göstermektedir. Sözü edilen alan artışı unutulan eski sahaların yeniden kayda alınmasından, fiilen orman niteliğini yitirmiş ama hala 'orman' kabul edilen alanlardan ve terk edilmiş sahalara sınırlı dikim yapılmasından ibarettir. Gerçekte 23 yıllık iktidar döneminde yapılan ağaçlandırma çalışmaları yılda sadece ortalama 35 bin hektarı bulmuştur. Bu da tüm dönemde 805 bin hektardır. Ancak aynı dönemde sadece 2B uygulamaları ile 650 bin hektar alan orman dışına çıkarılmıştır. Yaklaşık 950 bin hektarlık alanda izin ve irtifak hakkı verilmiştir. Bu durumda ormanlık alanda artış değil 795 bin hektarlık kayıp bulunmaktadır. Yani orman olarak görülse de fiilen tahsis edilmiş, yapılaşmaya açılmış alanlardır. Bu tablo bize gösteriyor ki Türkiye ormanlarını kağıt üzerinde büyütüyor, sahada ise içini boşaltıyor. AKP iktidarı 'rehabilitasyon' çalışmalarını ağaçlandırma gibi sunarak, kamuoyunu yanıltıyor. Orman içi yollar, açıklıklar ve bozuk orman alanlarına yapılan makyaj çalışmalar, ekolojik değer yaratmıyor" diye konuştu.

Orman yangınlarıyla ilgili verileri de paylaşan Sarıbal, başkanlık rejiminin başladığı 2018'den itibaren yanan orman alanlarının ortalama 8 bin hektardan 34 bin hektara çıktığını belirterek, "Bu sadece bir doğa olayı değil, kötü yönetilen çevre politikalarının sonucudur"ifadelerini kullandı. 2018'de Orman Kanunu'na eklenen Ek 16. Madde ile yapılaşma olan orman alanlarının Cumhurbaşkanı kararıyla orman sınırı dışına çıkarıldığını hatırlatan Sarıbal, 6 yılda yaklaşık 38 milyon metrekare ormanın bu şekilde kaybedildiğini vurguladı.

"Çiftçinin maliyetini karşılamayan alım fiyatları güncellemeli"

TMO'nun açıkladığı hububat alım fiyatlarını da eleştiren Sarıbal, "Birkaç hafta önce açıkladık. Kuru tarım yapılan bölgelerde buğdayın maliyeti 16 lira maliyet artışı var dedik, sulu tarımda da 14,5, 15 liraya yakın maliyet artışı olduğunu söyledik. Geçen yıl primle beraber 11 lira civarında bir fiyat aldı çiftçi. Bu yıl da bu maliyet artışlarıyla en az 20 lira bir fiyat bekliyordu. TMO fiyatını açıkladı. Ekmeklik buğdaya ve makarnalık buğdaya 13,5 lira verdiğini söyledi. Prim yok, her şey dahil. 2024 yılında fark ödemesi desteği ile birlikte hububat alım fiyatları ton başına; makarnalık buğdayda 11 bin 750 lira, ekmeklik buğdayda 11 bin lira, arpada 8 bin lira olarak açıklanmıştı. Bu durumda alım fiyatlarındaki artış oranları makarnalık buğdayda yüzde 14,9; ekmeklik buğdayda yüzde 22,7; arpada ise yüzde 37,5 oldu. Bugün bölgelere göre değişmekle beraber 280 kg ortalama verim var, ekmeklik buğday için. Makarnalık buğdayda bu, 260 kilogramlara düşüyor. Buna karşılık 2025 yılı Nisan ayı itibariyle 12 aylık ortalamalara göre enflasyon yüzde 48,7; tarımsal girdi fiyatları ise 37,9 oranında arttı. Yani hububat üreticilerine maliyetin altında, zararına satış dayatıldı. TMO alım fiyatı açıklarken üreticinin maliyetlerini, enflasyon ve girdi fiyatlarındaki artışı ve kuraklık ve zirai don nedeniyle üretimdeki düşüşü dikkate almadı. Bu nedenle alım fiyatlarını çiftçilerin zarar etmemesini ve topraktan kopmamasını sağlayacak şekilde revize etmeli; bedellerini kısa sürede ödemeli, üreticilerin randevu talepleri bekletmeksizin karşılamalıdır" dedi.

Kaynak: ANKA / Güncel
500
Haberler.com'da yer alan yorumlar, kullanıcıların kişisel görüşlerini yansıtır ve haberler.com'un editöryal politikası ile örtüşmeyebilir. Yorumların hukuki sorumluluğu tamamen yazarlarına aittir.
Bu haber hakkında ne düşünüyorsunuz?
500
title