CHP'li Özgür Karabat: Sayıştay Gerekli Denetimleri Yapmıyor

(TBMM) - CHP İstanbul Milletvekili Özgür Karabat, TBMM Genel Kurulu'ndaki bütçe görüşmelerinde; "Devletin bekasını sağlayan önemli kurumlardan birisi, devletin denetimini yapan Sayıştay'dır. Denetleme görevini yapan Sayıştay, görevini yapmazsa o ülkede gerçek bir beka sorunu var demektir. 1862 yılında Sayıştay'ın bugünkü temeli olan Divan-ı Muhasebat kuruldu. Divan-ı Muhasebat, denetleme görevini yerine getirebildi mi, hayır. Şimdi maalesef benzer bir tabloyla karşı karşıyayız. Divan-ı Muhasebat Osmanlı'yı nasıl çöküşe götürmüşse bugün Sayıştay da Türkiye Cumhuriyeti'nin sonunu hazırlamakla meşgul" diye konuştu.

CHP İstanbul Milletvekili Özgür Karabat, TBMM Genel Kurulu'ndaki TBMM, Anayasa Mahkemesi, Adalet Bakanlığı ve Dışişleri Bakanlığı'nın 2025 yılı bütçeleri görüşmelerinde konuştu. Sayıştay bütçesine ilişkin söz alan Karabat, yürütülen denetimlerin yetersiz olduğuna ve Sayıştay'ın Türkiye'yi çöküşe götürdüğüne dikkati çekti. Karabat'ın yaptığı açıklamalardan öne çıkanlar şöyle:

"Devletler vardır, yurttaşlarına korku yayar, biat ve itaat alır. Devletler vardır, yurttaşlarına güven verir, sevgi ve katkı alır. Güçlü devlet, milletine güven veren, sevgi ve sadakat yaratan, böylelikle inanç ve katkıyı alan devlettir. Bu tür devletlerin yurttaşları, vergilerini yalnızca mecbur olduklar için değil, devletlerine inandıkları için öderler. Zira ödedikleri verginin ne için harcandığını, harcanırken denetlendiğini bilirler. Bu bağlamda denetim, yalnızca devleti devlet yapmaz, aynı zamanda yurttaşı gönüllü yurttaş yapar. Bu açıdan denetim, yurttaş-devlet ilişkilerinin gönüllü işleyişinin ve ülkenin bekasının temelidir.

"Elinizdeki devletin mührünü milletin varlıklarına siper etmediniz; varsıllara, zenginlere siper ettiniz"

Devletin bekasını sağlayan önemli kurumlardan birisi, devletin denetimini yapan Sayıştay'dır. Doğru denetlenmeyen devlet, milletin vergilerini israf eder. Denetleme görevini yapan Sayıştay, görevini yapmazsa o ülkede gerçek bir beka sorunu var demektir. Sayıştay'ın tarihçesine bakarsak, 1862 yılında Sayıştay'ın bugünkü temeli olan Divan-ı Muhasebat kuruldu. Divan-ı Muhasebat denetleme görevini yerine getirebildi mi, hayır. Şimdi maalesef benzer bir tabloyla karşı karşıyayız. Divan-ı Muhasebat Osmanlı'yı nasıl çöküşe götürmüşse bugün Sayıştay da Türkiye Cumhuriyeti'nin sonunu hazırlamakla meşgul. Sayıştay çalıştırılmıyor. Trilyonlarca liralık kaynağın yerinde kullanılıp kullanılmadığı denetlenmiyor. Elinizdeki devletin mührünü milletin varlıklarına siper etmediniz; varsıllara, zenginlere siper ettiniz.

"'Sıkıysa denetleyin' demişler, siz de denetlememişsiniz, sizin de denetim notunuz sıfır"

Sayın Sayıştay Başkanı, siz bir rapor kırpıcısınız. Onca yolsuzluk konuşulurken Sayıştay denetiminde bulgu sayısı sıfır olan kurumların sayısı hızla artıyor. Çünkü uzun süren iktidarlar kirleniyor. Aynı zamanda kirletiyor, yozlaşıyor ve yozlaştırıyor. Denetimden azade olan konular ve kurumlar suistimale açık oluyor. 2011 yılından bugün kadar Cumhurbaşkanlığı Sayıştay denetiminde bulgu sayısı sıfır. Cumhurbaşkanlığı'nın geçmiş dönem bütçesi 7 milyar 857 milyon. Planlanan ödenek 6 milyar 600 milyon civarında. Aradaki farkı Sayıştay bunu bulgu, sorgulama konusu yapmıyor. Dışişleri, Adalet, Milli Savunma bakanlıkları ile  Diyanet ve İletişim başkanlıklarında bulgu sayısı sıfır. 'Sıkıysa denetleyin' demişler, siz de denetlememişsiniz. Sizin de denetim notunuz sıfır.

Sayıştay'ın başkanıyla YSK'nın başkanı kardeş. YSK, tonla oy pusulası ihalesine çıkıyor taneyle çıkması gerekirken ve O Sayıştay onu denetlemek zorunda. Bütün kurumlarda görev alabilmeniz için AKP'de politika yapmış olmanız gerekiyor, bu hak mıdır? Tam 439 kamu kuruluşunu denetlemek durumdasınız. 278 tanesi ödeneklerdeki sapmayla ilgili bilgi vermemiş. Sayıştay'ı o kadar itibarsız hale getirmişler ki Sayıştay denetçilerini muhatap almamışlar. Siz şimdi bu kuruluşların geleceğe nasıl taşınacağı konusunda bir vizyon sahibi misiniz? Bununla ilgili herhangi bir savunma aldınız mı, disiplin süreci yürüttünüz mü? Hani teğmenleri denetliyorsunuz ya, bu kuruluşlardaki disipline sevk ettiniz mi?"