CHP'li Onur ile Haytap Üyeleri, Vurulan Katırlar İçin Şırnak'ta
CHPli Melda Onur katırların askerler tarafından öldürüldüğü iddialarını araştırmak için, Uludere sınır bölgesinde incelemede bulundu.
CHP İstanbul Milletvekili Melda Onur ile HAYTAP üyeleri, Uludere İlçesi'nin Irak sınırında kaçakçılıkta kullanıldığı gerekçesiyle katırların askerler tarafından öldürüldüğü iddialarını araştırmak için, Uludere sınır bölgesinde incelemede bulundu. Katırların öldürüldüğü bölgeye giden heyet, yanlarında getirdikleri veteriner hekimler de yaralı katıları tedavi etti. Sınır bölgesinde inceleme yapan heyet, sınır bölgesinde bulunan yaralı bir katırın da köye getirilmesini sağladı. CHP'li Onur ve hayvan hakları savunucuları da katırı taşıyan traktöre binerek, köye kadar aynı traktör içerisinde geldi.
Sınır bölgesinde incelemede bulunan heyetle birlikte gelen CHP İstanbul Milletvekili Melda Onur, hayvanların öldürülmesi için çeşitli bahanelerin uydurulduğunu belirterek, "Hayvanların öldürülmesini çeşitli bahaneler uyduruluyor. Valinin bize söylediği kaçakçılık ile ilgiliydi. Fakat şimdi yanlarında katırları vurulan vatandaşlar, 'niye böyle yapıyorsunuz' diye askerlere sormuş. Askerler 'sağlık gerekçesi' demiş. Yüksekova'da bir mahkeme gerçekten de bir sağlık gerekçesi ile bu hayvanlar sınır dışından geliyor. Bulaşıcı hastalık taşıyor gerekçesi vardı. Şimdi katırı vurup, bir hafta önce vurulan bu katır, hayvanın bütün halini görüyoruz biz fotoğrafta. Bir hafta sonra biz buraya geliyoruz. Hayvan leş haline geliyor. İç organları çıkıyor, sinekler üşüşüyor ve bu sağlık tehlikesi yaratmıyor. Bunu burada vuran kim ise bunu da burada temizleyip götürecek. Bu kadar sorumsuz, bu kadar şuursuz bir devlet aklı olabilir mi? Ben 5 bakanlığa dizmiştim soru önergesini. Şimdi Müezzinoğlu'na da sormam lazım, 'nedir bu?' diye. Sonuçta burada İçişleri Bakanlığı'nın sorumluluğu var, Milli Savunma Bakanlığı'nın var, Orman Su İşleri Bakanlığı'n var, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı'nın var, Gümrük Bakanlığı'nın var. Şimdi de Sağlık Bakanlığı'nın var. 6 bakanlığı ilgilendiren, içinde insanlığın yaşam hakkı olan, ekonomi olan, sosyoloji olan, vahşeti olan bir vaka ile karşı kaşıyayız" dedi.
HAYTAP Yönetim Kurulu üyesi Türkan Dağdelen de, ilk günden beri olayı tekip etmeye çalıştıklarını ifade ederek, "Biz ilk günden beri olayı takip etmeye çalışıyoruz. Bugün de vali beyle görüştüğümüzde, sağlık nedenlerden dolayı olduğunu ve biz de diyoruz ki, eğer gerçekten bu hayvan hasta olsaydı da öldürülseydi ki, bunun burada yok edilmesi lazım. Çünkü çok derin bir yere gömülmesi lazım. Demek ki hayvanın hiçbir sağlık nedeni yok. Bu sadece hayvanı öldürmek için bir bahane. Ne yazık ki biz sabahtan beri buralardayız. Köylülerden hayvan sahiplerinden duyduklarımız, inanın ki insanın ve normal bir insanın aklını zorluyor. Bu resmen bir katliam. Gerçekten akıl ötesi bir şey. Ben bir vatandaş olarak bir T.C. vatandaşı olarak, kendi kendime soruyorum: biz nasıl bir bu hale geldik? Biz niçin bu hale geldik? Yüz yıllardır yapılan bir şey diyerek, bu resmen bir katliam. Bunun Türkçe'de başka anlamı yok" diye konuştu.
2011 yılında sınıra düzenlenen hava saldırısında yakınlarını kaybeden Veli Encü ise, "23 Mart 2015 tarihinden bu yana, dün ve evelki gün öldürülen katırlarla birlikte öldürlen katır sayısı 25'e ulaştı. Yani asılsız gerekçelerle katırlarımız bu şekilde vurulmaktadır. Burada ciddi bir doğa tahribatı yapılmaktadır. Ağaçlarımız kesiliyor, katırlarımız vuruluyor. Şu anda 9 katırımız yaralı, 2 tanesi de ağır yaralı. Dün Ankara Adliye Sarayı'nda hayvan hakları savunucuları suç duyurusunda bulundu. Katır sahiplerimiz de Uludere Adliyesi'nde suç duyurusunda bulunacaklar ve CHP ile HAYTAP da bu suç duyurusuna müdahil olacak" ifadelerini kullandı.