CHP'li Genç'ten TÜBİTAK Kanun Teklifine Eleştiriler

Haberler
Güncelleme:
Haberler
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş

CHP Kayseri Milletvekili Aşkın Genç, Türkiye Bilimsel ve Teknolojik Araştırma Kurumu ile ilgili kanun teklifini eleştirerek, yürütmenin yasama üzerindeki kontrolünü artıran düzenlemelere dikkat çekti ve Anayasa Mahkemesi'nin iptal ettiği maddelerin yeniden yasalaştırılma çabası olduğunu vurguladı.

(TBMM) - CHP Kayseri Milletvekili Aşkın Genç, TÜBİTAK ile Bazı Düzenlemelere Dair Kanun Teklifine ilişkin; "Sanayi ve Teknoloji Komisyonu bugün burada gerçek reformlar üzerinde değil, Anayasa Mahkemesi'nin iptal ettiği düzenlemeleri tadil etmek için çalışmaktadır. Bilime ve teknolojiye gerçekten katkı sunacak, TÜBİTAK'ı ve KOSGEB'i daha güçlü, daha etkin hale getirecek düzenlemeler yapmak yerine, iktidarın hukuksuzluğunu tamir etmeye zorlanıyoruz" dedi.

CHP Kayseri Milletvekili Aşkın Genç, TBMM Genel Kurulu'nda görüşülmekte olan Türkiye Bilimsel ve Teknolojik Araştırma Kurumu ile Bazı Düzenlemelere Dair Kanun Teklifi'nin 5. maddesine ilişkin söz aldı.

Genç'in teklifin 5. maddesine ilişkin yaptığı açıklama şöyle:

"TÜBİTAK ile ilgili kanun teklifinin 5'inci maddesi ile 278 sayılı Kanun'un 16'ncı maddesine yeni bir ibare eklenerek, 'buna ilişkin esas ve usuller Yönetim Kurulu tarafından belirlenir' ifadesi getirilmek istenmektedir. Görünürde teknik bir düzenleme gibi sunulan bu değişiklik, aslında bilimsel özerklik, kurumsal yönetim ve hukukun üstünlüğü açısından ciddi sakıncalar barındırmaktadır. Öncelikle, TÜBİTAK gibi bilimsel çalışmaların desteklenmesi ve yürütülmesinde kritik role sahip bir kurumda, yönetim yetkisinin sınırlarının muğlaklaştırılması büyük bir sorundur.

TÜBİTAK'ın işleyişine ilişkin esas ve usullerin belirlenmesi gibi önemli bir yetkinin net bir çerçeve olmaksızın sadece Yönetim Kurulu'na bırakılması, bilimsel süreçlerin şeffaflığını ve hesap verebilirliğini zedeleyebilecektir. Yönetim Kurulu'nun bileşimi ve atama süreçleri dikkate alındığında, bu yetki kullanımı siyasi etkilere daha açık hale gelecektir. Daha da önemlisi, bu düzenleme Anayasa Mahkemesi'nin daha önce iptal ettiği düzenlemelerin farklı bir biçimde yasalaştırılma çabası olarak görünmektedir. Anayasa Mahkemesi, yürütmenin aşırı yetkilendirilmesini ve yasama yetkisinin devredilmesini hukuka aykırı bulmuş ve iptal kararı vermiştir. Ancak şimdi, aynı içerik neredeyse değişmeden kanun teklifi yoluyla Meclis gündemine taşınmaktadır. Bu durum, hukukun üstünlüğüne ve yasama organının itibarına gölge düşüren bir uygulamadır.

"Meclis'in asli görevi hükümetin hukuka aykırı düzenlemelerini yasalaştırmak değil, ihtiyaç duyulan yasaları üretmek"

Teklifin sadece 5'inci maddesi değil, geneli sorunludur. Kanun teklifine bütüncül bir açıdan bakıldığında, aslında yasama organının verimli çalışmasını engelleyen ve yürütmenin yasama üzerindeki kontrolünü pekiştiren bir anlayışın ürünü olduğu net bir şekilde görülmektedir. Bu teklifin en büyük sorunlarından biri, yeni ve özgün bir düzenleme getirmekten ziyade, Anayasa Mahkemesi'nin iptal ettiği maddeleri yasa yoluyla yeniden yürürlüğe koyma çabası olmasıdır. Toplam 11 maddelik bu düzenlemenin 8 maddesi, Anayasa Mahkemesi'nin daha önce iptal ettiği düzenlemeleri yeniden yazmak üzerine kuruludur. Meclis'in asli görevi hükümetin hukuka aykırı düzenlemelerini yasalaştırmak değil, bilimsel, ekonomik ve sosyal alanlarda gerçekten ihtiyaç duyulan yasaları üretmektir.

Bakınız, ülkemizin sanayisi, teknolojisi, bilim dünyası büyük sorunlarla boğuşurken, Sanayi ve Teknoloji Komisyonu bugün burada gerçek reformlar üzerinde değil, Anayasa Mahkemesi'nin iptal ettiği düzenlemeleri tadil etmek için çalışmaktadır. Bilime ve teknolojiye gerçekten katkı sunacak, TÜBİTAK'ı ve KOSGEB'i daha güçlü, daha etkin hale getirecek düzenlemeler yapmak yerine, iktidarın hukuksuzluğunu tamir etmeye zorlanıyoruz. Bu teklifin genel çerçevesine bakıldığında, temel sorun şudur; yasama yetkisi devredilemez bir yetkidir ancak bu teklif, yürütmeye yeni yetkiler vererek yasama organının etkisini azaltmaktadır. Anayasa Mahkemesi kararlarını dolaylı yoldan geçersiz kılma girişimidir. Oysa AYM kararları bağlayıcıdır ve bu Meclis'in hukuka uygun hareket etmesi gerekir. Sanayi ve teknoloji politikalarının belirlenmesi konusunda liyakat esasına dayalı, özerk ve bilimsel kurulların etkili olmasını sağlamak yerine, yürütmenin inisiyatifini genişletmektedir.

Bu, bilimsel ilerlemenin önündeki en büyük tehditlerden biridir. Bu yasa teklifi, Türkiye'de yasama sürecinin nasıl işlediğine dair bir turnusol kağıdı niteliğindedir. Bu teklif, bilim ve teknolojiyi geliştirmek için değil, yürütmenin kontrolünü artırmak için hazırlanmış bir metindir. Bu yüzden hem 5'inci maddeye hem de teklifin bütününe karşı çıkıyor, siz değerli milletvekillerini bilimin bağımsızlığını ve hukukun üstünlüğünü savunmaya davet ediyorum."

CHP'li Genç'ten TÜBİTAK Kanun Teklifine Eleştiriler
Kaynak: ANKA / Güncel
500
Haberler.com'da yer alan yorumlar, kullanıcıların kişisel görüşlerini yansıtır ve haberler.com'un editöryal politikası ile örtüşmeyebilir. Yorumların hukuki sorumluluğu tamamen yazarlarına aittir.
title