CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu İzmir'de (3)
BÜROKRATLARIN CEZAEVİ ANILARINI DİNLEDİCHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Romanlarla buluşmasının ardından İzmir Büyükşehir Belediyesine geçti.
BÜROKRATLARIN CEZAEVİ ANILARINI DİNLEDİ
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Romanlarla buluşmasının ardından İzmir Büyükşehir Belediyesine geçti. Burada 129 sanıkla birlikte beraat eden CHP'li Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu'na geçmiş olsun ziyaretinde bulundu.
Aziz Kocaoğlu'nun makamında, bu davadan dolayı cezaevinde tutuklu kalan bürokratlarla sohbet eden Kemal Kılıçdaroğlu, cezaevi anılarını dinledi.
Ardından Meclis salonuna geçildi ve buradaki toplantıda ilk konuşmayı Aziz Kocaoğlu yaptı. Operasyon haberini EXPO için gittikleri Paris'te öğrendiğini ve hemen İzmir'e döndüğünü söyleyen Aziz Kocaoğlu, şunları söyledi:
"Doğru belediyeye geldim. Dedim ki var mı bir şey. Suç unsuru mu var ki bu operasyonu yapıyorlar. Hiçbiri şey yok. Sonraki ziyaretlerimde sadece adalet istediğimizden bahsettim. Sonra başladı serüven. Türkegül (eşi), tutuklananlar için Karabağlar'da 10 karyola aldı. Söz olmasın diye korktuk. İşyerimin kamyonetiyle gönderdik. 10 gün oldu bu karyolaları bizim arkadaşlara cezaevinde vermediler. Operasyonun başlaması 6 sene, mahkemenin başlaması 5 sene oldu. Birçok arkadaş mağdur oldu. Burada esas önemli olan nasıl dayandık? Mücadele ettik. Bu desteği veren İzmirli hemşerilerimizdi. Hangi bölgeden, hangi etnik kökenden olursa olsun. 4 milyon kişiden bir kişi kalkıp da bir ihdas ettirecek nazarla bakmadılar. 'Biz sana güveniyoruz. Sen masumsun devam et kardeşim' dedi. O bir moral verdi. Üst düzey görevliler içeride. Diğer arkadaşlar burada özverili çalıştılar. Cesaretle davrandılar. Hem hizmette aksama yapmadık hem de maddi manevi yanlarında olduk. Kolay iş değil. Hayatında karakol nedir bilmeyen, hapishanenin önünden geçmeyen arkadaşlarımız. Bu acının ilacı çalışmak daha çok çalışacağız dedik. O pazartesi günü (beraat ettikleri geçen 27 Şubat'ı kastediyor) benim üzerimden 100 kişinin sorumluluğunun yükü kalktı. Kimsenin başına bizim yaşadığımız haksız suçlama gelmesin. Ülkemizsin biran önce normalleşmesi biran önce adaletin yenidene bu ülkede tesis etmesi gerekiyor."
KILAÇDAROĞLU, ADALET VURGUSU YAPTI
Aziz Kocaoğlu'ndan sonra kürsüye gelen CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu da, "10 yılı aşkın süre vergi denetim elemanlığı yaptım, bize şu öğretildi; yanlış yapmayacaksınız kimseyi mağdur etmeyeceksiniz, doğru ne ise gereğini yapacaksınız. Böyle yetiştirdiler bizi" dedi.
Buna devlette liyakat denildiğini belirten Kılıçdaroğlu, "Devleti devlet yapan da liyakattır. İşin adalet boyutu çok daha önemli. Adaleti yok ederseniz devleti yok edersiniz. Siyaset kurumu da eğer ülkeyi yönetmeye talip etmişi, ülkeyi yönetecek konuma getirmişse, vatandaşlar arasında eşit davranmak zorunda. Sorunu olan kişi kendi partisine üye olup olmadığını bakmaksızın o sorunu çözmek zorundadır. Siyasi gücü baskı unsuru olarak kullanırsa, başarılı bir belediye başkanını kamuoyunda zor duruma düşürmek için kullanırsa adaletsizlik ortaya çıkar. Her insanın hatası kusuru olabilir" diye konuştu.
Bugün iktidardaki partilerin, rakibi olan siyasi partilere etik değerlerle yaklaşmadıklarını da söyleyen Kılıçdaroğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Öç alma duygusuyla yaklaşırsanız kamplaşmayı yaratmış olursunuz. İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı başarılı bir belediye başkanı. Türkiye'nin kredi notundan çok daha yüksek kredi notuna sahip. Türkiye Cumhuriyeti hükümeti, kredi istediği sırada yüksek orandan faizle kredi alabilir. İzmir, daha düşük faizle kredi alabilir. Neden? Mali yapısı güçlü. Hesapları şeffaf. Bunu yaptı diye belediye başkanı suçlanabilir mi? Küçük siyasi hesaplarla iktidarda kalma hırsları bu tabloların yaşanmasına neden oluyor. Bizi üzen bu. Adalet kutup yıldızı gibidir. O bir yerde durur, bütün kainat etrafında döner. Adaleti bağımsız mahkemeler dağıtır. Kimsenin emrine girmeden adalet dağıtır. Tarafsızlığını yitirirse o adalet organı adalete dağıtamaz. Neden yargı bağımsız olsun diyoruz? Bunun için diyoruz yargı hepimiz içini biri güvencedir. Hangi kimlikten olursak olalım. Ama bağımsızlığını yitirip bir siyasi partinin organı haline dönüştüğü zaman yargı, adalet dağıtamaz. Yaşanan acılar nasıl geçecek? O dönem kararı verenlere şimdi hapisteler ama o dönem iktidar bunlara alkış tutuyordu. Hep birlikte bağımsız yargıdan yana olursak, adaletten hukuktan yana olursa emini olun bu ülkede hiç sorun çıkmaz."
YANLIŞLIKLAR KOMEDYASI
Denetim elemanlarıyla başlayan, mahkemede süren yanlışlıklar komedyasını hep birlikte izlediklerini de ifade eden Kılıçdaroğlu, "Bu kadar büyük acılar hapislerde yatmalar... Ne oldu o zaman insan hakları diyoruz. İnsan hakları, hukukun güvencesi altında olmak zorundadır. Sonuçta sayın başkan sizi ve ekibinizi yürekten kutluyorum. Yürekten inanıyor ve güveniyoruz. İzmir'i sadece Türkiye'nin değil dünyanın önemli bir markası haline getirdiniz. Yaşadıkları dramı biliyorum. Burada görev yapan pek çok arkadaş da endişeyi duymuştur. Bütün baskılara rağmen hizmette aksamanın olmaması, çok güzel bir şey. Dayanışma örneği sergilenmiştir. O dayanışma örneği, sonrasında adaletin tecelli etmesiyle taçlanmıştır" dedi.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'na konuşmasından sonra bürokrat şair Halim Yazıcı, cezaevinde kaldığı sırada yazdığı şiirlerin bulunduğu kitabı hediye etti.