CHP Genel Başkan Yardımcısı Erkek, gündemi değerlendirdi
CHP Genel Başkan Yardımcısı Muharrem Erkek, "İktidarın üzerinde çalıştığı meslek örgütlerinin yapısıyla ve seçimleri ile ilgili düzenlemelere tüm meslek örgütleri karşı." dedi.
CHP Genel Başkan Yardımcısı Muharrem Erkek, "İktidarın üzerinde çalıştığı meslek örgütlerinin yapısıyla ve seçimleri ile ilgili düzenlemelere tüm meslek örgütleri karşı." dedi.
Erkek, parti genel merkezinde düzenlediği basın toplantısında, Güney Kıbrıs'ta camiye düzenlenen saldırının fail ya da faillerin ivedilikle yakalanması ve yargılanması temennisinde bulundu. Erkek, dünyanın hangi köşesinde olursa olsun tüm ibadethaneler ve inançların kutsal olduğunu ve saygı gösterilmesi gerektiğini söyledi.
Siirt'te askeri aracın geçirdiği kaza sonucunda iki şehit olduğunu belirten Erkek, şehitlere Allah'tan rahmet, ailelerine sabır diledi.
Erkek, bugün şair Ahmed Arif ve yazar Orhan Kemal'in yarın da şair Nazım Hikmet'in ölüm yıl dönümü olduğunu hatırlatarak, saygıyla andı.
Demokrasinin, özgürlüklerin güvencesinin bağımsız ve tarafsız yargı olduğunu ifade eden Muharrem Erkek, bir ülkeye, devlete dünyada güven ve itibar duyulmasının temel sebebinin bağımsız ve tarafsız yargı, hukuk devleti ve özgürlükler olduğunu belirtti. Erkek, tarihte iktidarların yargıyı ele geçirdiğinde ve yargı denetiminden uzaklaştığında demokrasiyi ve hukuku da yok ettiğini söyledi.
Hakimler ve Savcılar Kurulunun yürütmenin tahakkümü altında olduğunu, bu Kurulu bir kişinin belirlediğini öne süren Erkek, Hakimler ve Savcılar Kurulu eliyle doğrudan ve dolaylı olarak yargının ele geçirildiğini, yaşanan ağır sorunların ve krizlerin temelinde bunun yattığını kaydetti. Erkek, mevcut sistemin de bu sorunu ağırlaştırdığını belirtti.
"Bağımsız yargı istemiyorlar"
Adaletin sac ayağından biri olan barolar ve savunmanın tüm meslek örgütleriyle birlikte tehdit altında olduğunu iddia eden Erkek, baroların ve meslek örgütlerinin ciddi sorunlarının olduğunu dile getirdi.
Baroların dizayn edilmeye çalışıldığını, baro seçimlerine müdahale edildiğini savunan Erkek, şöyle devam etti:
"Çoklu baroyu getirmek istiyorlar. Bizde ve tüm dünyada biliyorsunuz tekli baro esastır. Her ilde o ilin barosu olmalıdır ve avukatların o baroya üye olma zorunluluğu avukatlık mesleğinin kamu hizmeti olma niteliği gereği çok önemlidir. Çoklu baro bir FETÖ projesidir. Daha düne kadar aynı maklubeye kaşık sallayanlar, bugün maalesef baroları ve meslek örgütlerini dizayn etmeye çalışıyorlar.
Bağımsız, özgür kurullara, kurumlara, meslek örgütlerine karşı bir alerjisi var saray iktidarının. Bağımsız yargı istemiyorlar, bağımsız özgür basın istemiyorlar, bağımsız Merkez Bankası istemiyorlar, bağımsız bir RTÜK istemiyorlar, bağımsız bir TÜİK istemiyorlar, bağımsız, özgür, güçlü baro da istemiyorlar. Bugün iktidarın üzerinde çalıştığı meslek örgütlerinin yapısıyla ve seçimleri ile ilgili düzenlemelere tüm meslek örgütleri karşı."
"Baroların, avukatın güçlü olması, vatandaşın güçlü olmasıdır"
Avukatlık Kanunu'nda değişiklik yapılmak istendiğini, bu değişikliklerde asıl muhatabın barolar olduğunu ifade eden Erkek, baroların ve meslek örgütlerinin muhatap alınmadığını söyledi.
Erkek, "Barolar, meslek örgütleri istemiyor çoklu baroyu, getirilmek istenen değişiklikleri. Adalet Bakanlığı istemiyor, duayen hukukçular, konunun uzmanları istemiyor bir tek kişi istiyor. Yürütmenin başındaki AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan istiyor. Bir tek kişi istediği için barolar bölünmek, zayıflatılmak isteniyor. Baroların, avukatın güçlü olması, vatandaşın güçlü olmasıdır. Vatandaşın hak ve özgürlüklerinin güvencede olmasıdır." diye konuştu.
Muharrem Erkek, tüm meslek örgütlerinin haklı taleplerinin ve çağrılarının dikkate alınmasını ve teklifin getirilmemesini istedi.
İktidarın demokrasiden ve hukuk devletinden her geçen gün daha da uzaklaştığını ve otoriterleştiğini savunan Erkek, şunları kaydetti:
"Bu düzenlemeyi getirirseniz, bu düzenlemeyi dayatmayla Meclisteki salt çoğunluğu ile geçirirseniz kamu kurumu niteliğindeki meslek örgütlerine büyük zarar verirsiniz, meslek etiğini yok edersiniz, baroları ve meslek örgütlerini siyasi birer enstrüman haline getirirsiniz. Amacınız bu mu? Baroları ve tüm meslek örgütlerini arka bahçeniz yapmak mı? Buna asla müsaade etmeyeceğiz. Kararlılıkla Mecliste de bu mücadeleyi sürdüreceğiz ve tüm meslek örgütlerinin yanında olacağız."