CHP'den Makam Aracı İle İlgili Tansiyonu Yükselten Açıklama

(ANKARA) - CHP Genel Başkan Yardımcısı Erhan Adem, "Eski Tarım Bakanı Vahit Kirişçi, görev süresi bitmesine rağmen kendisine tahsis edilen lüks Audi A8 Long makam aracını geri vermemiş, devlet malına adeta el koymuştur. Bu aracı almak için yeni Bakan İbrahim Yumaklı'nın başarısız girişimleri, kamuda ne denli israf ve savurganlığın hüküm sürdüğünü gözler önüne sermektedir. Marketlerde rafları süsleyen ürünler arasında taklit ve tağşiş yapılmış gıdaların listesi kabarırken Tarım Bakanlığı bu sorunlarla ilgilenmek yerine makam aracı tartışmalarıyla gündeme geliyor" dedi.

CHP Genel Başkan Yardımcısı Erhan Adem, Bakanlıkta eski ve yeni bakan arasında makam aracı kavgası yaşandığına ilişkin iddialar hakkında yazılı açıklama yaptı. Adem'in açıklaması şöyle:

"Türkiye tarımı tarihinin en zor dönemlerinden geçiyor. Yerli üretici, artan maliyetler, ulaşılmaz hale gelen gübre, mazot ve ilaç fiyatları altında ezilirken çiftçi tarlasını süremez, ekinini hasat edemez duruma gelmiş durumda. Gıda güvenliğimiz tehdit altında, vatandaşımız domuz eti karışmış gıdaları tüketmeye zorlanıyor. Marketlerde rafları süsleyen ürünler arasında taklit ve tağşiş yapılmış gıdaların listesi kabarırken Tarım Bakanlığı bu sorunlarla ilgilenmek yerine makam aracı tartışmalarıyla gündeme geliyor.

"Kirişçi devlet malına el koymuştur"

Son yaşanan makam aracı skandalı ise bu sorumsuzluğun ve devlet malının talan edilmesinin en somut göstergelerinden biri olmuştur. Eski Tarım Bakanı Vahit Kirişci, görev süresi bitmesine rağmen kendisine tahsis edilen lüks Audi A8 Long makam aracını geri vermemiş, devlet malına adeta el koymuştur. Bu aracı almak için yeni Bakan İbrahim Yumaklı'nın başarısız girişimleri, kamuda ne denli israf ve savurganlığın hüküm sürdüğünü gözler önüne sermektedir.

"İktidardakilerin lüks Alman makam araçlarından inmemeleri kabul edilemez"

Millet kredi kartına ek katkı payı getirilerek borç içinde yaşam mücadelesi verirken iktidardakilerin kamu malını hoyratça kullanmaları, lüks Alman makam araçlarından inmemeleri kabul edilemez. Çiftçimize reva görülen bu ağır tablo karşısında, devletin kaynaklarının şahsi menfaatler için kullanılması büyük bir vicdansızlıktır. Tarım politikalarındaki yanlışlar yüzünden, ülkemiz dışa bağımlı hale gelmiş, ithalat kapıları ardına kadar açılmıştır. Yerli üretici tarlasını terk ederken halkımıza ithal gıdalar, sağlık riskleri taşıyan ürünler dayatılmaktadır.

"Türk çiftçisi alın teriyle geçinirken hiçbir bakan devletin malını kişisel malı gibi kullanamaz"

Oysa biz, tarımsal üretimimizi artırarak, çiftçimizi destekleyerek ve ülke kaynaklarımızı en iyi şekilde kullanarak bu krizin üstesinden gelebiliriz. Ancak mevcut hükümetin tarımı ve çiftçiyi önemsemediği, önceliklerinin lüks ve israf olduğu bu olaylarla bir kez daha ortaya çıkmıştır. Bu skandalın ardından Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek'i kamu kaynaklarının doğru kullanılmasına yönelik ciddi tasarruf tedbirleri almaya davet ediyoruz. Türk çiftçisi alın teriyle geçinirken hiçbir bakan devletin malını kişisel malı gibi kullanamaz. Kamunun malı halkındır, kamu vicdanı ise böyle bir savurganlığa asla izin vermez."