Cezayir BM Güvenlik Konseyi'ne Filistinlilerin göçe zorlanmasına karşı durma çağrısı yaptı

Cezayir'in Birleşmiş Milletler (BM) Büyükelçisi Ammar bin Cami, BM Güvenlik Konseyi üyelerine, Filistinlilerin Gazze'den göç ettirilmesi çabalarına karşı durma çağrısında bulundu.

Cezayir resmi ajansı APS'nin haberine göre Bin Cami, ülkesinin talebi üzerine Filistinlilerin göçe zorlanmasının görüşüleceği BMGK'deki oturumda konuştu.

Bin Cami, "Filistinlilerin topraklarından sürülmesinin reddedilmesi konusunda tutumumuz açık olmalı. Herkesin, Filistinliler için kendi toprakları dışında bir yerlerinin olmadığını bilmesi gerek. Herhangi bir şekilde sürülmeleri özellikle 4. Cenevre Anlaşması'nın 49. maddesine göre uluslararası hukuka açıkça aykırıdır." dedi.

BMGK başta olmak üzere uluslararası toplumun tek bir ağızdan Filistinlilerin tehcir edilmesine karşı olmalarını isteyen Bin Cami şunları kaydetti:

" Gazze'nin vahşice bombalanması, altyapının tahrip edilmesi, yaşam işareti olan her şeyin hedef alınması, bölgeyi yaşanmaz bir yer haline getirmeyi ve Filistin halkının evlerine dönme umudunu yok etmeyi amaçlıyor.

Onları topraklarından çıkarmak ve işgal altındaki toprakları boşaltarak Filistin sorununu çözme planlarının kolayca uygulanması hedefleniyor. Bu salonda bulunan hiç kimse, bu planlara sessiz kalamaz. Burada sessiz kalan suç ortağı demektir."

Cezayirli yetkili, herkesin yoğun saldırılara maruz kalan Gazze'ye yoğunlaştığı bu süreçte, Batı Şeria ve Doğu Kudüs'teki gelişmelerin de göz ardı edilmemesi gerektiğini vurguladı.

Bin Cami, İsrail'in Gazze Şeridi'nde binlerce kişiyi öldürdüğüne dikkati çekerek "Gazze'de 10 binden fazlası çocuk olmak üzere, 23 binden fazla kişinin öldürülmesi, 60 binden fazlasının yaralanması, kentteki binaların yüzde 60'ından fazlasının yerle bir edilmesi ve Gazze'deki tüm halkın açlıkla karşı karşıya kalması yetmedi mi?" diyerek tepkisini ifade etti.

Cezayir, yılbaşından itibaren Afrika Kıtası'nı temsilen iki yıl süreyle BMGK'de geçici üye olarak çalışmalarına başladı. Cezayirli diplomatlar, ülkenin yeni görevindeki öncelikli işlerinin başında Filistin davasının yer alacağını vurguluyor.