Çetin: Sendikacılık Değerler Mücadelesidir
Eğitim-Bir-Sen Şanlıurfa 2 Nolu Şube Başkanı Sami Çetin, "Sendikacılık sadece maaş artışları değil aynı zamanda bir değerler mücadelesidir" dedi.
Memur-Sen Şanlıurfa Şubesi Genişletilmiş İl Temsilcileri ve Divan Üyeleri toplantısı yapıldı. Daha çok Eğitim-Bir-Sen Şanlıurfa 2 Nolu Şubesi'nin yaptığı çalışmaların ele alındığı toplantısına Eğitimciler Birliği Sendikası (Eğitim-Bir-Sen) Genel Başkan Yardımcısı ve Başkan Vekili Latif Selvi, Memur-Sen ve Eğitim-Bir-Sen Şanlıurfa İl Temsilcisi İbrahim Coşkun, Eğitim-Bir-Sen Şanlıurfa 2 Nolu Şube Başkanı Mustafa Sami Çetin ve diğer iş kollarının temsilcileri katıldı.
Sultan Sarayı Düğün Salonunda yapılan toplantının başında Eğitim-Bir-Sen'in kurucusu merhum Mehmet Akif İnan'ı rahmetle anan Memur-Sen Şanlıurfa İl Temsilcisi İbrahim Coşkun'un selamlama konuşmasının ardından, kürsüye gelen Eğitim-Bir-Sen Şanlıurfa 2 Nolu Şube Başkanı Mustafa Sami Çetin yaptıkları çalışmalar hakkında bilgi verdi. Çetin, "Dün arkadaşlarımızın girişimleriyle Trabzon'da 30'uncu şubemiz açıldı. Bu genelde 129'uncu şube. Demek ki, Milli Eğitim Bakanlığı'na bağlı 99 şubemiz, 1 nolu şubemiz ve 30 tane de üniversite şubelerimiz olmak üzere inşallah hak ettiğimiz yeri alacağız. Milli eğitim camiasıyla kendimizi mukayese ettiğimizde bu işin bir hayli gerisindeyiz. Çünkü 800 bine yakın öğretmenin 300 bine yakını sadece Eğitim-Bir-Sen Sendikası üyesi. Ama bizim üniversitedeki sayımız toplam 5 bin dolaylarındadır. Eğitim-Bir-Sen ailesi olarak alacağımız bir hayli mesafe olduğunu düşünüyoruz" dedi.
ÇETİN: SORUNLARLA İLGİLİ 17 MADDE İMZALANDI
Üniversiteyle maaş ve özlük hakları konusunda çok oturup konuşma şanslarının olmadığını kaydeden Çetin, sadece üyelerinin karşılaştığı sorunlar konusunda neler yapabilecekleri konusunda karar aldıklarını söyledi. Nisan ayında yapmış oldukları toplantıda üyelerin karşılaştıkları sorunlarla ilgili 17 maddeyle ilgili karar aldıklarını belirten Çetin, "İlk defa idari kurul kararları üniversitemizin web sayfasında yayınlandı. Arkadaşlarımız baktıklarında orada bir hayli netice aldıklarını görecekler. Mesela onlardan bir tanesi disiplin soruşturmalarıydı. Bundan sonra herhangi bir üyemizin bir soruşturma geçirmesi halinde bizim sendika temsilcisinin olmadığı hiçbir disiplin kurulunun geçerliliği yoktur. Bir kere bunu sağladık. Bunu karar altına aldık, imza altına aldık. Bu toplu görüşmelerde de başbakanlık genelgesiyle sabit hale geldi. Lojmanlar konusunda arkadaşlarımızın çok büyük eleştirileri vardı üniversite yönetimine. Hem 2014 Ekim hem de Nisan ayında yaptığımız kurum idare toplantılarında bunları net bir hale getirmeye çalıştık. Beş yıllık süre var. Çok talep eden arkadaşlar var. Kanunda nasıl isteniyorsa bundan sonra oturan arkadaşların belli bir süreyi tamamlamaları halinde hiç lojman imkanlarından yararlanmayanların da yararlanması için gerekli olan her şeyin yapılmasına, bir tek lojmanın atıl ve boş bırakılmamasına, lojmanların arkadaşlara teslim edilirken bakım ve onarımı yapılarak teslim edilmesine karar verildi" diye konuştu.
ÇETİN: MANEVİ DEĞERLER İÇERİSİNDE YER ALMALIYIZ
28 Şubat sürecinde yaşanan hak ihlallerini hatırlatan Çetin, daha sonra bu mağduriyetlerin yaşanmasına sebep olanların adalet karşısında hesap verdiklerini söyledi. Dönemin Yüksek Öğrenim Kurumu (YÖK) Kemal Gürüz ve Çevik Bir'in mahkemede genel başkanlarına 'biz kardeşiz, bizden ne istiyorsunuz' şeklinde açıklamalarının olduğunu belirten Çetin, "Eğer biz kardeş idiysek 28 Şubat'ta yaşananlar neyin nesiydi? Bunu sormak gerekiyor. Mesela Kemal Gürüz, genel başkanımıza 'ben hırsız değilim, bizimle niye uğraşıyorsunuz' demiş. Gündoğdu başkanımızın cevabı çok ilginçtir tabi. 'Siz belki 5-10 kuruş çalmadınız ama siz yüzlerce, binlercesinin geleceğini çaldınız, bundan büyük hırsızlık olmaz' demiştir. Bu davanın inşallah sonuna kadar takipçisi olacağız inşallah. Sendikacılık sadece maaş artışları değil aynı zamanda bir değerler mücadelesidir. Onun için Eğitim-Bir-Sen camiası içindeki yer almamız sadece maddi değerler değil manevi değerler içerisinde de yer almamız gerekiyor" dedi.
SELVİ: ÇALIŞANLAR İÇİN BİR ŞEY DEĞİŞMEDİ
Çetin'in konuşmasının ardından Eğitim-Bir-Sen Genel Başkan Yardımcısı ve Başkan Vekili Latif Selvi ise sendikacılık tarihindeki gelişmeleri Türkiye'deki gelişim sürecini anlattı. Sendikacılığın, mağdur insanların bir araya gelerek oluşturdukları bir olgu olduğunu kaydeden Selvi, devrim yapmak amacıyla verilen mücadelenin sonunda ortaya çıkan tablonun çalışan ve ezilen kesimin beklentilerini karşılamadığını belirtti. Sosyal devlet anlayışıyla ortaya çıkan yapılarda sermayenin yerini devletin aldığını belirten Selvi, çalışanları için önemli düzelmelerin olmadığını dile getirdi. Selvi'nin konuşmasının ardından toplantı verilen plaket ve ikramla sona erdi.
(Kaynak: Gazeteipekyol)