Çeçen Suikastleri" Davası 3 Mart'ta
Dosyaya girdiği belirtilen videoyu basınla paylaşıldı.
Dosyaya girdiği belirtilen videoyu basınla paylaşıldı. Görüntülerin suikastları Rus istihbaratının işlettiğini kanıtladığı kaydedildi.
Haber: Dilhun GENÇDAL - Kamera: İdris TİFTİKÇİ İSTANBUL - DHA
İnsanı Müdafaa ve Kardeşlik Derneği (İMKAN-DER), tarafından İstanbul'da işlenen Çeçen cinayetleriyle ilgili Barcelo Eresin Otel'de cinayete kurban gidenlerin ailelerinin de katılımıyla basın toplantısı düzenlendi.
Toplantıda konuşan İMKAN-DER Genel Başkanı Murat Özer, İstanbul'da 2009 ve 2011 yıllarında gerçekleşen ve 4 Çeçen'in yaşamını yitirdiği saldırılar hakkında savcılık soruşturmasının tamamlandığını ve dava açıldığını söyledi. Özer, "Toplam 3 bin sayfaya ulaşan dosyada onlarca kişinin ifadesi, çok miktarda kamera kaydı, Ali Osaev cinayeti zanlısı tutuklu Zona'nın Rus istihbarat görevlisiyle gerçekleştirdiği görüşmelerin video kayıtları, yüzlerce fotoğraf ve istihbarat bilgileri bulunmaktadır" dedi.
"YURTDIŞINA KAÇMALARINA MANİ OLUNAMAMIŞTIR"
Yürütülen soruşturma sonucunda 16 Eylül 2011 tarihinde İstanbul Zeytinburnu'nda Bergkhaz Musaev, Rüstem Altemirov ve Zaurbek Amriev'in ölümüyle sonuçlanan cinayetlerin büyük ölçüde aydınlandığını ve bu cinayetlerin failleri olan kişilerin belirlendiğini öne süren Murat Özer, "Rus istihbaratı FSB adına çalışan Alexander Zharkov ve Nadim Ayupov isimli şahısların 3 Eylül 2011 tarihinden cinayetlerin gerçekleştiği 16 Eylül 2011 tarihine kadar İstanbul'da bir dizi faaliyetler yürüttüğü ortaya çıkmıştır. Söz konusu şahısların İstanbul'da kaldıkları sürece 5 farklı arabayı kiraladıkları, cinayette kullandıkları Ford Mondeo marka aracı 4 Eylül günü kiraladıkları ve camlarını siyah filmle kapattıktan sonra Bakırköy'de bir otoparkta bıraktıkları ve cinayet gününe kadar kiraladıkları ve yine camlarını siyah filmle kapattıkları diğer araçlarla İstanbul'un çeşitli semtlerinde keşif yaptıkları kamera kayıtlarıyla tespit edilmiştir. Katil zanlılarının olay günü daha önce kiraladıkları Ford Mondeo aracı otoparktan alarak, bu araçla Zeytinburnu'a geldikleri, 3 Çeçen'i öldürdükleri, bu araçla olay yerinden uzaklaştıkları ve aracı Merter'de kapıları açık vaziyette terk ettikleri kamera kayıtlarından ve görgü tanıklarının beyanlarından şüpheye yer bırakmayacak şekilde kanıtlanmıştır. Fakat ne yazık ki, bu kişilerin başka bir pasaportla yurtdışına kaçmalarına mani olunamamıştır. FSB ajanlarının ülkemize girerken kullandıkları pasaport isimleriyle Rusya Federasyonu nezdinde girişimlerde bulunulmuş; fakat Rusya bu isimdeki kişilerin kendi vatandaşı olmadığını açıklayarak olayı kapatma yolunu seçmiştir. Kullanılan bu pasaportların sahte olduğu ortaya çıkmıştır" diye konuştu.
TÜRKİYE'YE 65 DEFA GİRİŞ-ÇIKIŞ YAPTIĞI İDDİASI
Özer, 26 Şubat 2009 tarihinde İstanbul Zeytinburnu'nda gerçekleşen Musa Ali Osaev cinayetine ilişkin yürütülen soruşturma kapsamında tutuklanan Zona kod adlı Temur Makhauri hakkında da önemli bilgilere ulaşıldığını ifade ederek, şunları kaydetti: "Katil zanlısı Zona'nın yakalandığında üzerine iki farklı isme düzenlenmiş pasaport bulunmuş ve sadece bu pasaportlarla ülkemize 65 defa giriş-çıkış yaptığı belirlenmiştir. Başka isim ve pasaportlarla ülkeye kaç defa giriş-çıkış yaptığı bilinmemektedir. Kendi ifadesine göre Gürcistan İstihbaratı adına Türkiye'de faaliyet yürüttüğünü söyleyen Zona kod adlı Temur Makhauri ile alakalı son derece önemli bir belgeye de Türkiye İstihbaratı ulaşmıştır. Buna göre Zona, Rus İstihbaratı FSB ajanı olduğunu söylediği Bashir Kushtov ile Türkiye'de üç defa görüşmüştür. 5 Temmuz 2012 günü İstanbul'da gerçekleşen bu görüşmeye Zona, Umar kod adlı Aslan Dakaeva ile birlikte katılmışlardır. Kendisinin yaptığı kayıtta Zona ve beraberindeki Umar, Rus İstihbaratı'nın kendilerine teklif ettiği yeni suikast planını 500 bin Euro karşılığında kabul etmiştir. Bu plana göre, video kaydında 3 kişiye yönelik suikast hazırlığında oldukları anlaşılmaktadır. Zona, savcılığa verdiği ifadede bu kişilerden birisinin Çeçenistan Eski Enformasyon Bakanı Movladi Udugov olduğunu itiraf etmiştir. Diğer iki kişiden birisinin Ebu Rabia isimli bir kişi olduğu anlaşılmaktadır. Kayıtta Kafkasya mücahidleri başkomutanı Emir Dokko Umarov'un ağabeyi Ahmet Umarov'a yönelik suikast planını kendi güvenliğini gerekçe göstererek kabul etmemiş, fakat yer gösterme konusunda yardımcı olacağını beyan etmiştir. Zona bu konuşamadan sonra 19 Ekim 2012 tarihinde İstanbul AHL'de Mısır'a giderken tutuklanmıştır. Bu tarihte Ahmet Umarov'un Mısır'da olduğu bilinmektedir. Zona'nın kaydedilen bu görüşmesinden sonra FSB ajanıyla 24 Ağustos 2012 ve 14 Ekim 2012 tarihlerinde olmak üzere iki defa daha görüştüğü, tüm bu görüşmelere Umar kod adlı Aslan Dakaeva'nın da iştirak ettiği MİT tarafından gizlice çekilen görüntülerden anlaşılmaktadır. Bu görüşmelerin sonuncusunda FSB ajanının Zona'ya çanta içinde para teslim ettiği de görülmektedir."
HÜKÜMETE, RUSYA'YA KARŞI TAVIR ALMA ÇAĞRISI
3 Mart 2014 tarihinde Zona'nın mahkemeye çıkarılacağını aktaran Murat Özer, "Mahkeme sürecinin başlayacağı dava sadece Çeçen cinayetleri açısından değil, Türkiye'nin dünya kamuoyu önündeki imajı açısından da oldukça mühimdir. Türkiye'de yaşayan evsiz-barksız, kimsesiz ve zor şartlar altında yaşam mücadelesi veren Kafkasyalı muhacirlerin hayatlarının korunmasına bundan sonra azami derecede önem vereceklerini ve işlenebilecek cinayetlere engel olunacağını ve gerekli tedbirlerin alınacağını ümit ediyoruz. Aynı şekilde Türkiye Hükümeti'nden de kendi istihbaratının, emniyet güçlerinin ve yargı makamının yürüttüğü bu çalışmayı dikkate alarak Rusya Federasyonu'na en güçlü bir şekilde tepki vermesini bekliyoruz. Bizler, bu davanın son derece önemli olduğunu düşünüyoruz. Bu dava Türkiye'de gerçekten bir dönüm noktasıdır. Bu davayla beraber biz, Zona gibi, Umar gibi ya da başka tetikçiler gibi kişilerin en ağır şekilde cezalandırılmasını talep ediyoruz. Fakat, elbette ki, bu kişilerin cezalandırılması, olayın sadece küçük bir boyutudur. Burada aslolan bu cinayetin gerçek faili olan Rusya'yla Türkiye Hükümeti'nin ciddi anlamda hesaplaşma içine girmesinin gerektiğidir. Bizim için en önemli olan husus da, Türkiye Hükümeti'nin Rusya'ya bütün bu gelişmelerden sonra açık bir şekilde tavır alması gerekmektedir" dedi.
Özer, iddianamenin de Bakırköy 5. Ağır Ceza Mahkemesi'nce kabul edildiğini ve yargılamanın 3 Mart'ta başlayacağını bildirdi.
VİDEO KAYITLARINI PAYLAŞTILAR
Özer, Ali Osaev cinayeti zanlısı tutuklu Zona'nın Rus istihbarat görevlisiyle gerçekleştirdiği görüşmelerin video kayıtları olduğunu iddia ettiği görüntüleri de basın mensuplarıyla paylaştı.