Çavuşoğlu'dan ABD Askerinin Omuzundaki Ypg Armasına Sert Tepki
Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, ABD askerinin omuzundaki YPG armasını Obama ve Keryy üzerinden sert sözlerle eleştirerek “Telefonda Obama ve Kery bize, YPG ve PYD’nin güvenilir olmadığını söyleyecekler, terörle mücadelede Türkiye’nin yanında olduklarını söyleyecekler ama Ankara’daki son iki saldırıyı yapan terör örgütünün armasını takacaklar.
Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, ABD askerinin omuzundaki YPG armasını Obama ve Keryy üzerinden sert sözlerle eleştirerek "Telefonda Obama ve Kery bize, YPG ve PYD'nin güvenilir olmadığını söyleyecekler, terörle mücadelede Türkiye'nin yanında olduklarını söyleyecekler ama Ankara'daki son iki saldırıyı yapan terör örgütünün armasını takacaklar. Neymiş efendim, kendi güvenlikleri içinmiş. Onlara tavsiyemiz, Suriye'nin diğer bölgelerine gidince de DAEŞ'in, El Nusra'nın, El Kaide'nin armasını Afrika'ya gittiklerinde Boko Haram armasını taksınlar" dedi.
Birleşmiş Milletler Genel Kurulunun verdiği karar doğrultusunda En Az Gelişmiş Ülkeler İstanbul Eylem Planının değerlendirme toplantısı Antalya'nın Belek bölgesinde devam ediyor. Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu ve BM Genel Sekreter Yardımcısı ve Az Gelişmiş Ülkeler, Denize Kıyısı Olmayan Ülkeler ve Küçük Ada Devletleri Yüksek Temsilcisi (UN-OHRLLS) Gyan Chandra Acharya, Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı Başkanı Helen Clark ortak bir toplantı düzenledi.
Bakan Çavuşoğlu, en az gelişmiş ülkelere yardım edilmesinin herkesin ahlaki görevi olduğunu belirtti. İstanbul Eylem Planı'nı masaya yatırıp uzun vadede nelerin yapıldığını inceleyeceklerini belirten Çavuşoğlu, en az gelişmiş ülkelerin ekonomiye katkı sağlayacak aşamaya gelmeleri için ciddi desteğe ihtiyacı olduğunu söyledi.
"NEYMİŞ EFENDİM GÜVENLİK İÇİNMİŞ, O ZAMAN DAEŞ'İN ARMASINI DA TAKSINLAR"
Çavuşoğlu, bir gazetecinin "Suriye'de ABD askerlerinin omuzlarında PYD ve YPG armalarını taşımaları durumunu nasıl değerlendirdiği" sorusu üzerine, "ABD askerlerinin kendi can güvenlikleri gerekçesiyle Suriye'nin bazı bölgelerinde YPG arması takmalarının kesinlikle kabul edilemez bir durum olduğunu" söyledi.
Gerekli yerlere tepkilerini gösterdiklerini belirten Çavuşoğlu, bu durumu iki yüzlülük ve çifte standart olarak niteleyip konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Terörle mücadelede çok iddialı olan bir ülke, bizim müttefikimiz ABD askerlerinin YPG armasını bir terör örgütü armasını kullanması kabul edilemez. ABD'nin Ankara Büyükelçiliğine Washington'daki büyükelçiliğimiz aracılığıyla da ABD Dışişleri Bakanlığına biz tepkimizi gösterdik. Bunu kabul etmek mümkün değil. Telefonda Obama ve Kery bize YPG ve PYD'nin güvenilir olmadığını söyleyecek, terörle mücadelede Türkiye'nin yanında olduklarını söyleyecekler ama Ankara'daki son iki saldırıyı yapan terör örgütünün armasını takacaklar. Neymiş efendim, kendi güvenlikleri içinmiş. Onlara tavsiyemiz, Suriye'nin diğer bölgelerine gidince de DAEŞ'in, El Nusra'nın, El Kaide'nin armasını Afrika'ya gittiklerinde Boko haram armasını taksınlar. Terör örgütleri ile YPG'yi aynı görmüyorlarsa bu iki yüzlülük ve çifte standarttır."
KULLANDIĞIN TERÖR ÖRGÜTÜ VE KULLANAMADIĞIN TERÖR ÖRGÜTÜ
Terör örgütleri arasında ayrımın kabul edilmez olduğunu belirten Bakan Çavuşoğlu, bazı ülkelerin kullandığı terör örgütünü desteklediğini, kullanamadıklarıyla da mücadele ettiklerini belirterek şöyle konuştu:
"Terör örgütleri arasında ayrım kabul edilmez. Terör örgütlerinin hedef aldığı ülkeler bakımından iki yüzlülük ve çifte standardı görüyoruz. Brüksel'de saldırı olunca büyük bir gürültü herkes Paris'e koşuyor. Biz de gittik doğrusu bu ama İstanbul, Ankara olunca tepki az, Afrika, Bağdat ve fildişi sahillerinde olunca hiç kimse konuşmuyor bile. Bu da başka bir çifte standart. Kullandığın terör örgütünün armasını omuzunda taşıyıp bayrağını başkentine asacaksın. Kullanamadığın terör örgütü ile mücadele edeceksin. Böyle başarılı olunmaz. Bazı Avrupa ülkelerinde Nazi örgütünün ofisleri var. DAEŞ ofisi açar mısınız? diye sorduğum da sustular. İşte Türkiye çifte standart ve ikiyüzlülüğe karşıyız. Biz hepsini lanetliyor ve karşı olduğumuzu belirtiyoruz"
Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı Başkanı Helen Clark ise eylem planının uygulanmasının çok önemli olduğunu vurguladı. En az gelişmiş ülkeler arasında 18 milyon çocuğun okula gidemediğini belirten Clark, şunları söyledi:
"Gelişme kat edildi hatta bazı ülkeler mezun olma aşamasına geldi. Ancak hala 18 milyon çocuk okul çağında olmasına rağmen okula gidemiyor. Denize kıyısı olmayan ülkelerin farklı sorunları var. İhracat ve ithalatta çok zorlanıyorlar. Bu konferans hepimiz için bir fırsat. Bizlerde en az gelişmiş ülkelerin önceliklerini destekliyoruz. Birlikte çalışarak en yoksul ve kırılgan ülkeleri bu ortamdan kurtarmak istedik. Sanırım iyi bir mesafe kat ettik. 8-9 ülke 2021 yılına kadar mezun olabilecek. Geri kalan ülkelere bakacak olursak daha çok yol gitmemiz lazım."
BM Genel Sekreter Yardımcısı ve Az Gelişmiş Ülkeler, Denize Kıyısı Olmayan Ülkeler ve Küçük Ada Devletleri Yüksek Temsilcisi (UN-OHRLLS) Gyan Chandra Acharya'da destekler konusunda diğer ülkelerin de Türkiye'yi örnek alması temennisinde bulundu. - ANTALYA