Çavuşoğlu-Brende Ortak Basın Toplantısı
Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Avrupa Birliği ülkelerinden uyarı, üyelik sürecini durdurma talebi ve tehditler geldikçe Türk halkının da bu sürecin durdurulmasını istediğini belirterek, "Oysa AB üyeliği bizim en stratejik önceliğimiz olmuştur.
Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Avrupa Birliği ülkelerinden uyarı, üyelik sürecini durdurma talebi ve tehditler geldikçe Türk halkının da bu sürecin durdurulmasını istediğini belirterek, "Oysa AB üyeliği bizim en stratejik önceliğimiz olmuştur. Halkımızın tüm zorluklara rağmen desteği yüzde 50'nin altına hiç düşmemişti. Şimdi Avrupa'dan beklentimiz, yarattıkları bu hasarın tamiri için gerekli adımları atması. Birçok adımı da birlikte atabiliriz." dedi.
Çavuşoğlu, Norveç Dışişleri Bakanı Borge Brende ile Resmi Konut'ta görüşmelerinin ardından düzenledikleri ortak basın toplantısında, Norveç halkına ve mevkidaşına darbe girişimi sonrası gösterdiği destek için teşekkürlerini iletti.
Olaylar, uluslararası sorunlar ve gelişmeler karşısında Norveç'in önyargısız şekilde dengeli ve objektif yaklaşımının Türkiye'nin her zaman takdirini kazandığını anlatan Çavuşoğlu, bu bağlamda birçok uluslararası örgütün başında Norveç'in bulunmasının tesadüf olmadığını ifade etti.
Çavuşoğlu, Norveç ile siyasi ve ikili ilişkilerin mükemmel düzeyde bulunduğunu ve uluslararası alanda birbirine destek veren iki ülke olduklarını belirtti.
İki ülkenin Avrupa Konseyi ve NATO'da iş birliğinin örnek olabilecek nitelikte bulunduğunu vurgulayan Çavuşoğlu, şunları söyledi:
"Maalesef Norveç iki defa AB üyeliğini reddetmiştir. Orada Norveç olsaydı, bizi destekleyen ülke sayısı bir fazla olurdu. Biz her toplantıda mutlaka beraber olur, ikili ve bölgesel konuları değerlendiririz. Baş başa görüşmede FETÖ ile ilgili gelişmeleri ve düşüncelerimizi paylaştık. Zaten Brende'nin de buraya gelmeden önce kendi kaynaklarından ciddi bilgiler edindiğini öğrendik. Norveç ile birlikte Suriye'nin tekrar istikrarına kavuşması için ve DAEŞ başta olmak üzere terör örgütleriyle mücadelede ortak hareket ediyoruz."
"İnsani ve dostane yaklaşımlar bize güç verdi"
Çavuşoğlu, Batı dünyasının darbe girişimi sonrasındaki tepkisi ve bununla bağlantılı olarak, "Türk halkı AB ile müzakerelerin sona ermesi konusunda bir baskı uyguluyor. AB ile müzakereleri durdurma zamanı geldiğini düşünüyor musunuz?" sorusu üzerine, Brende, NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg, Avrupa Konseyi Genel Sekreteri Thorbjorn Jagland gibi ilk akşam telefon açarak hem girişimi kınayan hem de kendilerine destek veren dostlarının olduğunu belirtti.
Bu insani ve dostane yaklaşımın kendilerine güç verdiğini ifade eden Çavuşoğlu, ancak daha ilk akşamdan darbecilere nasıl davranılacağını sorgulayan AB'den siyasetçiler de bulunduğunu dile getirdi.
Daha sonraki süreçte bu eleştirinin tonunun daha da artmaya başladığını ve tehdide kadar vardığını bildiren Çavuşoğlu, şunları kaydetti:
"Türkiye'nin AB sürecinin durdurulması sürecini teklif edenler de oldu. AB yetkililerinden de buna benzer açıklamalar ve tehditler geldi. Oysa dostlarımızdan beklentimiz net bir şekilde darbeye karşı durduklarını göstermeleri ve darbeyi kınamalarıydı. Bu eleştirilerden dolayı Türk halkının AB'ye üyelik desteği düştü maalesef. AB ülkelerinden uyarı, üyelik sürecini durdurma talebi ve tehditler geldikçe halkımız da bu süreci durdurmamızı istedi. Oysa AB üyeliği bizim en stratejik önceliğimiz olmuştur. Halkımızın tüm zorluklara rağmen desteği yüzde 50'nin altına hiç düşmemişti. Şimdi Avrupa'dan beklentimiz, yarattıkları bu hasarın tamiri için gerekli adımları atması. Birçok adımı da birlikte atabiliriz."
AB'nin demokrasi, hukukun üstünlüğü, sivil demokrasi ve insan hakları testinde sınıfta kaldığına işaret eden Çavuşoğlu, "Şimdi bütünleme için bir şansları var, iyi çalışıp bütünlemede geçer notu almaları gerekiyor." ifadelerini kullandı.