Çankaya Belediyesi'nde İhaleye Fesat Karıştırma Davası

Eski Çankaya Belediye Başkanı Muzaffer Eryılmaz, bazı belediye yöneticileri ve şirket temsilcilerinin de arasında bulunduğu 22 kişinin, belediyenin 2006, 2007 ve 2008'deki "Laboratuvar Tetkik Hizmeti Alımı ihalelerine ve bunların ediminin ifasına fesat karıştırdıkları" iddiasıyla yargılanmasına başlandı.

Ankara 10. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmaya, Eryılmaz'ın da arasında bulunduğu 8'i tutuklu 22 sanık, müştekiler ve taraf avukatları katıldı.

Sanıklar, savunmalarında suçlamaları reddetti.

Eryılmaz, savunmasında, "2007 seçimlerinin ardından 26 müfettişin 4 yıl boyunca belediyede denetim yaptıklarını, işin özünün buna dayandığını" ifade ederek, "Buraya hayatımın en zor günlerini yaşayarak geldim. Savunmamı yazabilmek için bile bir hafta sonra kantinden kalem alabildim" dedi.

"Suçlama konusu ihaleler kapsamında sağlık taramasına katılanlardan bazılarının, belirtilen testlerden bazılarını yaptırmadıkları" yönündeki beyanlarının iddianamede yer aldığını anımsatan Eryılmaz, şöyle devam etti:

"Vergi konusunda uzman iki kişi, 'Burada (belediyede) mutlaka bir şey var' diyerek geldiler. Sağlık işinden anlamıyorlar. Bir kişiden kan alınır, bir sayfa test sonucu verilir. '(Soruşturma kapsamında beyanı alınanlar) 4 kere kan vermedim, bir kere kan verdim' diyor. Bir kere kan vermiştir, ama 4-5 tane test sonucu ortaya çıkmıştır. Adama, '4-5 kez kan verdin mi' diye sorulduğunda, elbette bir kez kan verdiğini söyler."

Eryılmaz, müfettiş ve bilirkişi raporlarındaki "hataların" iddianameye dayanak alındığını savunarak, "Bu hatalara bakarak, suç örgütü varmış gibi yazmışlar. Hakkımızda soruşturma başladı, yüzlerce bankaya ben ve arkadaşlarım hakkında yazılar yazıldı. Bir tane eksik bulunamadı. Suçlamaları kabul etmiyorum. Şerefimizle yargılanalım ve aklanalım istiyorum" diye konuştu.

Eryılmaz, 2005'teki kuş gribi sonrasında, kaymakamlık bünyesinde bulunan sağlıkla ilgili kurulun, sağlık testlerine katılmayan vatandaşlara yönelik tarama yapılmasını talep ettiğini, ihalelere bu nedenle çıktıklarını anlattı.

İhalelere ilişkin belediyede alınan kararların önce kaymakamlık, ardından da Büyükşehir Belediyesi'nin onayından geçtiğini ifade eden Eryılmaz, sonrasında ise Sayıştay'ın ihalelere ilişkin inceleme yaptığını belirtti.

Sanıklardan Seyit Ufuk Karademir de suç tarihinde Belediye Sağlık İşleri Müdürü olduğunu bildirdi. Karademir, 740 bin tahlil yapılmış gösterilmesine karşın, 360 bin tahlil yapıldığı, aradaki farka ilişkin paranın yine de ihaleyi alan şirkete ödendiğinin öne sürüldüğünü anlatarak, "Yapılan neyse onun parası ödenmiştir. Tahlil kağıtlarında bir başlık altında birçok ayrı test yer alır. Örneğin kolesterol, HDL, LDL, trigliserid ayrı ayrı gösterilir. Bunlara bakarak hesap yapılması gerekirken, sadece bunların bulunduğu başlıklar dikkate alınmış" diye konuştu.

Karademir, ihale öncesinde, testlerin sayısının tam olarak belirlenmesinin mümkün olmadığını, bu sebeple yaklaşık bir sayı belirlendiğini kaydederek,

"Örneğin, ihalede bir test için 15 bin kişinin geleceğini hesaplarsınız. Ama 15 bin test sayısına 3 ay sonunda ulaşılırken, bir başka testten ise neredeyse hiç yapılmamıştır. Vatandaş gelip, o testi yaptırmak istediğinde siz onunla, 'O testin sayısı doldu, sana demir testi yapalım' diye pazarlığa girişmezsiniz. Vatandaşın istediği testi yaparsınız, test sayısı 15 binin üzerine çıkar, bunu da yapılmayan teste aktarırsınız" dedi.

Diğer sanıklar da suçlamaları reddettiler.

-Müşteki beyanı-

Müşteki, eski Çankaya Belediye Meclisi Üyesi Ali İhsan Ölmez ise dava konusu ihaleler gündeme geldiğinde Eryılmaz'a, "Belediyenin mali durumunun uygun olup olmadığı ve tetkiklerin belediye tarafından yapılıp yapılmayacağını sorduğunu, Eryılmaz'ın ise 'belediyenin kendi imkanlarıyla bu hizmeti vereceği' şeklinde yanıtladığını" ifade etti.

Buna karşın sonraki oturumda şirkete yapılacak ödemeye ilişkin faturayı gördüğünü kaydeden Ölmez, "Belediyenin önceden işi firmaya ihale ettiğini anladım. Belediye başkanına bazı sorular sordum. Cevap alamayınca İçişleri Bakanlığı müfettişlerine başvurdum. Sanıkların tutuklu olmasından üzgünüm. Bir usulsüzlük olup olmadığını bilmiyorum, ama şüphem var" diye konuştu ve davaya müdahillik talebinde bulundu.

Çankaya Belediyesi'nin avukatı da davaya müdahilliklerine karar verilmesini istedi.

Tekrar söz alan Eryılmaz, Ölmez'in farklı hizmetleri karıştırdığını savunarak, "2005 sonu, 2006 başında başlattığımız test ve tetkik, tamamen belediyenin imkanlarıyla yapıldı. Müşteki ise sağlık taramasının belediye imkanlarıyla yapılacağını anlamış" dedi.

Cumhuriyet Savcısı Hakan Özdabakoğlu, davaya müdahillik taleplerinin kabulünü ve tutuklu sanıkların tutukluluklarının devamını istedi.

Tutuklu sanıkların avukatları, müvekkilleri için tahliye talebinde bulundu.

Mahkeme heyeti, müzakerenin ardından, suç vasfının değişme ihtimali ve delilerin toplanmış olması gibi gerekçelerle Muzaffer Eryılmaz, Seyit Ufuk Karademir, Nuri Telek, Doğan Nedim Altay, Fatih Çelik, Mustafa Erkan, Zeki Özkanoğlu ve Fikret Aydın'ın tahliyesine karar verdi.

Müdahillik taleplerini kabul eden mahkeme, diğer müştekiler ile bazı tanık beyanlarının alınması için duruşmayı erteledi.

-İddianame-

İddianamede, "sanıkların, suç örgütü kurarak, belediyece ihalesi yapılan 2006, 2007 ve 2008 yılları Laboratuvar Tetkik Hizmeti Alımı ihalelerine ve edimin ifasına fesat karıştırdıkları ve evrakta sahtecilik suçunu işledikleri" öne sürülüyor.

"İhaleleri alan şirketlere toplam 4 milyon 201 bin 554 lira 23 kuruş fazla ödeme yapıldığı, böylece belediyenin ve kamunun zarara uğratıldığı" savunulan iddianamede, Eryılmaz'ın, "suç örgütü kurmak ve yönetmek, örgüt faaliyeti çerçevesinde ihaleye fesat karıştırmak, edimin ifasına fesat karıştırmak ve evrakta sahtecilik" suçlamalarıyla 15 yıl 6 aydan 47 yıla kadar hapsi isteniyor.

Eryılmaz'ın, "örgüt yöneticiliği" nedeniyle, "suç örgütü kapsamında işlenen diğer suçlardan" da ayrıca cezalandırılması talep ediliyor.

Muhabir: Barış Kılıç

Yayıncı: Tolga Özgenç - ANKARA