Çanakkale'de 'Paralel Yapı' Şüphelileri Tekrar Adliyede (4)

Prof. DR. LAÇİNER: NEYLE SUÇLANDIĞIMI BİLMİYORUM

Gözaltına alındığı 'paralel yapı' operasyonu kapsamında sevk edildiği adliyede yurtdışına çıkma yasağı konularak serbest bırakılan Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi'nin (ÇOMÜ) eski Rektörü Prof. Dr. Sedat Laçiner, adliye çıkışında gazetecilere açıklamada bulundu.

Neden adliyede olduğunu bilmediğini belirten Prof. Dr. Laçiner, "Her şeyden önemlisi bir bilim insanıyım. Gazeteci kimliğim de var. Yazar kimliğim de var. Neredeyse doğduğumuzdan beri kalemle, kitapla, defterle işimiz var. Yazıyoruz, çiziyoruz. Bugüne kadar da hep terörle nasıl mücadele ediliri anlattım. Ömrüm bununla geçti. Memleketime hizmet ettim. Profesörüm, uluslararası ilişkiler bölüm başkanıyım, öğrenci yetiştiriyorum. Pazartesi günü buradaki işler nedeniyle dersime giremedim. Haftada 25 saat terörle mücadele dersi anlatıyorum. Niye buradayım? Niye beni getirdiler? Neye dayanarak? Evimde silah mı var veya bir şey mi yaptım? Bunların hiçbirisi yok. Birisi demiş ki böyle, birisi demiş ki böyle" diye konuştu.

'İFADE ÖZGÜRLÜĞÜNE VUDRULAN DARBE'

"Bence, ifade özgürlüğüne vurulan darbeler bunlar" diyen Prof. Dr. Laçiner, şöyle devam etti:

"Yani birilerinin konuşması lazım, ülkenin, herkesin yararı için konuşması lazım. Bugün hukuka olan inancımız en azından içeride bir kere daha tazelendi. Hakim bey sordu, 'Savunmanız nedir' diye. 'İtiraz etmiyorum, iddialar komik' dedim. Konuşulabilecek bir iddia, suçlama yok ki ortada. Bu hukuka ve adalete hakaret. Bu ülkenin bunu hak ettiğini düşünmüyorum. Burası Namibya değil, Angola değil. Burası Afrika'nın, Asya'nın kuytu bir ülkesi değil. Akademisyenlerini, gazetecilerini, yazarlarını sebepsiz yere 4 gün hücrede yatıran ülkeler gelişemezler, ilerleyemezler. Bizim yaşımız ilerledi ama çocuklarımıza böyle bir ülke bırakmamamız lazım. Dört gün neden bir hücrede tecrit edildim. Suçum, kabahatim ne? Dün gece paltoyla yattım. Üzerime de battaniye aldım yine de üşüdüm. Hayatımda ilk defa kendimi bildiğimden beri 4 gün üst üste kitap yüzü görmeden hücrede tutuldum. İçeri kitap almam bile yasaklandı. Tutuklu değilim, hükümlü değilim. Gözaltındaki bir insan o şartlardan daha kötü şartlarda tutulur mu? Daha sonra gördüm ki ben şanslıyım. Çünkü benim gibi gözaltına alınan insanların spor salonunda 5-6 derece sıcaklıkta yerde yattıklarını gördüm. İçlerinde kanser, kalp hastası olanlar olduğunu öğrendim. Bunlar doğru şeyler değil. İsterse insan cinayetle suçlansın ister başka şeyle. Neyle suçlanırsa suçlansın hukukun temel kuralları herkese eşit olarak uygulanmalı. Eğer arkamdaki bu bina çalışmıyorsa bu şehrin hepsi çalışsa boştur. Adaletin olmadığı bir ülke vatan değildir. Bu kötülüğü bana yapın ama bu insanlara yapmayın. Ülkenin tamamına, bizim evlatlarımıza yapmayın. Üzerime atılı suçun ne olduğunu bilmiyorum. Çünkü ortada bir delil yok."

Prof. Dr. Laçiner, daha sonra adliye önünde bekleyenlerin geçmiş olsun dileklerini kabul etti. Ardından da 4 gündür çok yorulduğunu belirterek evine gitmek üzere ayrıldı. Serbest kalan diğer 10 kişi de adliyeden ayrıldı. - Laçiner