Çanakkale'de Altın Madeni Tepkisi
Çanakkale'de merkeze bağlı Kirazlı köyünde altın madeninin yakın bir zamanda işletmeye açılacağı duyumu üzerine tepki gösteren çevrecilere, Çanakkale Belediye Başkanı Ülgür Gökhan ile Belediye Meclis üyeleri de destek verdi.
Çanakkale'de merkeze bağlı Kirazlı köyünde altın madeninin yakın bir zamanda işletmeye açılacağı duyumu üzerine tepki gösteren çevrecilere, Çanakkale Belediye Başkanı Ülgür Gökhan ile Belediye Meclis üyeleri de destek verdi. Kentin içme suyu ihtiyacını karşılayan Atikhisar Barajını zehirleyeceği iddialarını ise Çanakkale Belediyesi yargıya taşıyacak. Çanakkale'de merkeze bağlı Kirazlı köyünde bulunan Balaban tepesi orman gözetleme kulesi sahasında, burada yürütülen altın arama çalışmalarına karşı mücadele veren çevrecilerin oluşturacağı yeni kamuoyuna Çanakkale Belediyesi'nden destek geldi.
Çanakkale İda Dayanışma Derneği ve Çanakkale Kent Konseyi Çevre Meclisi örgütleri, konuyu yerinde incelemek ve anlatmak için Çanakkale Belediye Başkanı Ülgür Gökhan ve bazı Belediye Meclis üyeleriyle birlikte Atikhisar Barajı havzasında inceleme yaptı. Daha sonra çevrecilerin deyimiyle 600 metre çapında ve 400 metre derinliğinde "Cehennem çukuru"nun açılacağı ve altın madeninin çıkarılacağı Kirazlı Balaban tepesi orman gözetleme kulesine gitti. Ardından etkinliğe katılanlar, altın madenine karşı olduklarını anlatan pankartları kuleye astı.
İda Dayanışma Derneği Başkanı İlhan Pirinçciler, konuyla ilgili olarak hazırladıkları dosyalardaki bilgileri Belediye Başkanı Ülgür Gökhan ve meclis üyelerine aktardı. Pirinçciler, "Kirazlı altın madeni işletmesi açılırsa bu Çanakkale'nin suyunun ölüm fermanı diyoruz. Ton olarak buradaki siyanür girdisi 26 bin ton. ÇED raporundan çıkardık. Zehirli ağır metaller toplamı 40 bin ton. Bunun 17 bin 400 tonu arsenik, 87 tonu cıva, 4 bin 60 ton olmak üzere 40 bin 252 ton ağır metal çıkacak" dedi.
Daha sonra gazetecilere açıklama yapan Belediye Başkanı Gökhan ise, "Çanakkale'nin 10 kilometre yakınında 51 milyon metreküp su kapasiteli Atikhisar Barajı var. Bu baraj bir tane değil, birçok yer altı ve yer üstü su kaynağıyla besleniyor. Şu anda bulunduğumuz tepe, komple çukur hale getirilecek. Bu ormanlık alanda 600 metre çapında ve 400 metre derinliğinde bir çukur oluşacak. Buradan çıkarılacak olan kayaçlar, zehirli ağır metallerle, özelikle siyanürle işlenmek suretiyle ayrıştırılarak altın içinden alınacak. O topraklar olduğu gibi kalacak. Çünkü burası bir deprem bölgesi, burada en ufak bir çatlamada sızıntılar, sular buradan giderek, kılcal damarlar suretiyle bizim barajın içine girecek. Bu metaller barajı kirlettiği andan itibaren geri dönüşü yok. Biz de Belediye Meclisi olarak burada gelip görme noktasında ve bu konudaki tereddütlerimizi bilgilenmek, yasal sürece belediye olarak bir fiil katılmak amacıyla geçen ay bir Meclis kararı aldık. Yazılarımızı yazdık. Cevaplar geliyor. Bu cevaplara karşı hukuki mücadeleyi başlatacağız. Bunun kararını aldık. Gelen verilere göre bunu, hukuka taşıyacağız. İkinci noktada da bir şey yapmamız gerekir. Çanakkale halkı bilinçli gerçi ama harekete geçmesi gerekir. Artık sadece bir sivil toplum kuruluşu ya da bir gönüllüler ya da sadece belediye, belediye başkanında kalmamalı bu iş. Burada herkesi davet ediyoruz. Sadece Çanakkale'yi değil, tüm Türkiye'yi bu konuya sahip çıkmaya davet ediyoruz" diye konuştu.
Altın madenine karşı düzenlenen etkinlik, orman gözetleme kulesi önünde katılımcıların elleriyle 'dur' işareti yaparak çekilen toplu fotoğraf ile sona erdi.
(İHA)