Çanakkale Balkan Coğrafyası Çanakkale'de Buluştu
Çanakkale'nin Gelibolu İlçesi'ndeki Mevlevihane'de, Hz. Mevlana'nın 741'inci Vuslat Yıldönümü nedeniyle düzenlenen Şebi-Arus törenine Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş ve Balkan ülkelerinin çok sayıda temsilci katıldı.
Çanakkale'nin Gelibolu İlçesi'ndeki Mevlevihane'de, Hz. Mevlana'nın 741'inci Vuslat Yıldönümü nedeniyle düzenlenen
Şebi-Arus törenine Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş ve Balkan ülkelerinin çok sayıda temsilci katıldı.
Çanakkale Valiliği öncülüğünde 2015 Koordinasyon Merkezi ve Çanakkale Tasavvuf Vakfı işbirliğinde düzenlenen, ayrıca Başbakanlık Yurt Dışı Türkler ve Akraba Toplulukları, Yunus Emre Enstitüsü, Türk İşbirliği ve Koordinasyon Ajansı Başkanlığı (TİKA), Çanakkale Savaşları Tarihi Alan Başkanlığı, Çanakkale Onsekiz Mart üniversitesi (ÇOMÜ) Tasavvuf Topluluğu, Mevlana öğretisini ve Gelibolu Mevlevihanesi'ni Tanıma ve Yaşatma Derneği tarafından da desteklenen etkinlikler kapsamında Gelibolu mevlevihanesinde Şebi-Arus töreni icra edildi. Programa, Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş, Çanakkale Valisi Ahmet Çınar, Karadağ Başbakan Yardımcısı Rafet Hüsoviç, Makedonya Devlet Bakanı Furkan Çako, Karadağ Diyanet İşleri Başkanı Rıfat Feyziç, AK Parti Çanakkale Milletvekilleri Mehmet Daniş ve İsmail Kaşdemir, Çanakkale Belediye Başkan Vekili Rebiye Ünüvar, Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Sedat Laçiner, Kırım Türkleri lideri ve Kırım Tatarları Milli Meclis eski başkanı Mustafa Abdülcemil Kırımoğlu ile Balkan coğrafyasından birçok milletvekili, din adamı ve sivil toplum kuruluşu temsilcileri katıldı.
"İSLAM ALEMİ İÇİN GÜÇLÜ BİR TÜRKİYE'YE İHTİYAÇ VAR"
Törende konuşan Karadağ Diyanet İşleri Başkanı Rıfat Feyziç, yıllar önce Balkanlardan gelenlerin torunları olarak tekrar buraya gelmekten mutluluk duyduklarını kaydetti. Balkanlardaki Müslümanlar ile Türkiye arasında zaman içinde bir boşluk olduğunu ancak, şimdi birbirleriyle yeniden kucaklaştıklarını belirten Feyziç, "Türkiye bizim için çok önemli bir devlet. Türkiye'yi koruyun. Türkiye'ye karşı büyük bir sevginiz olsun. Siz azınlığın ne olduğunu bilmiyorsunuz. Ezanın bereketinin ne olduğunu bilmiyorsunuz. Bol bol caminin bereketinin olduğunu bilmiyorsunuz. Çünkü her tarafta cami, ezan ve serbestlik var. Ama biz bunu pek göremiyoruz maalesef. Onun için sadece kendinizi düşünmeyin. Böyle bir Türkiye'ye sadece sizin için değil bizim için de ihtiyaç var. İslam alemi için böyle güçlü bir Türkiye'ye ihtiyaç var" dedi.
Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş ise Mevlana'nın öğretisine her zamankinden daha çok ihtiyaç duyulduğu dönemden geçildiğini belirterek, "Mevlana'nın öğretisindeki barışı, adaleti, hakkaniyeti ve insanlığı hep beraber yaşamamızın her zamandan daha çok önemli olduğu bir dönemde yaşıyoruz. Hazreti Mevlana'nın en önemli çağrılarından birisi 'Gel, ne olursan ol, kim olursan ol gel. Duanı, tövbeni bin kere bozmuş olsan yine gel' çağrısıdır. Hazreti Mevlana bu anlamda bütün insanları ortak bir değere çağırıyor, insanları kendi ruh köklerine, kendi yaradılış gayelerine, kendi var oluş sebeplerine çağırıyor. Hazreti Mevlana bütün insanları ister putperest ister Hıristiyan kim olursa olsun tüm insanları aslına çağırıyor, tevhide çağırıyor. Bugünlerde iki şeye çok ihtiyacımız var. Biri, bireysel olarak hepimizin tevhidi ilahi içerisinde kendimizi yok etmeye, bütünleştirmeye, nefis terbiyemizi onun içinde bulmaya, ikincisi de bütün insanların farklılıklarını bir araya getirerek insanları hakta, hakikatte bütünleştirmeye ihtiyacımız var. Hazreti Mevlana 741 sene sonra bile bize bugün aynı şekilde vaat ediyor, yol gösteriyor, yolumuza, ufkumuza ışık tutuyor" şeklinde konuştu.
Bütün Balkan coğrafyasında, Türk ve İslam coğrafyasındaki Müslümanların yeniden Evlad-ı Fatihan ruhu etrafında dirilmesini dileyen Kurtulmuş, "Özellikle bir tarafında İslam'ın kara görüntülerini daha doğrusu İslam adına kara görüntülerin ortaya çıktığı bir dönemde, İslam'ın terörle, adam kesmekle, zulümle, baskıyla eş anlamlı bir hale getirildiği bir yerde, diğer tarafta da bunu bahane ederek 1,5 milyar Müslümanın hepsini gericilikle, zulümle, terörizmle ve geri unsurlar olmakla itham eden İslamofobianın hakim olduğu dünyada, bugün her şeyden çok Mevlana'nın sözüne ihtiyacımız var" diye konuştu.