'Bunlar Eşkiya, Bunlar Terörist'
Diyarbakır'da halka seslenen Erdoğan'ın hedefinde BDP ve CHP vardı
Diyarbakır'daki mitingde konuşan Başbakan Recep Tayyip Erdoğan şunları söyledi.
Diyarbakır'ı selamlıyorum. Diyarbakır peygamber mezarlarına ev sahipliği yapan bir şehir.
Diyarbakır Peygamberimizin yüzünü görmüş 41 ulu sahabeye ev sahipliği yapan bir şehir.
Allah bizi onların şefaatine nail etsin diyorum. Diyarbakır huzur, maneviyat demektir.
Bu Diyarbakır'a 11. gelişim. En son gelişimde yine sizi tehdit ettiler.
Tüm engellemelere rağmen Diyarbakır yüzde 40'la sandığa gitti, yüzde 90'la evet dedi.
Bu BDP ve desteklediği bağımsızlar, bir taraftan demokrasi diyorlar, bir taraftan özgürlük diyorlar, hatırlayın 12 Eylül'de sandık resmi, üzerinde çarpı işareti koymuşlardı.
Sizin demokratik hakkınızı engellemişlerdi. Tehditle, korkutarak... Ey BDP sizin demokrasi, özgürlük anlayışınız bu mu? Bırakın vatandaşı özgürce oyunu kullansın. Ama bunu yapamazlar. Diyarbakırlı kardeşim bunlara oy bile vermez.
Soruyorum bunlara oy verilecek de ne olacak? Benim Kürt, Zaza, Türk kardeşime ne getirecek, ne getirdi? Hiç.
Bunlar bireysel saltanatlarını sürdürüyorlar. Başka bir şey yok.
Karşınızda siyaset adamı Tayyip Erdoğan, Başbakan, AK Parti Genel Başkanı da yok. Karşınızda sizden biri var. Yol arkadaşınız, kimsezilerin kimi, sessiz yığınların sesi bir kardeşiniz var.
Milletimizle siyasetin diliyle değil, samimiyetin, muhabbetin diliyle konuşuyoruz. Lafı evirip çevirenlerden; Diyarbakır'da söylediğini Ankara'da İstanbul'da unutanlardan değiliz. Hamdolsun her zaman milletin diliyle konuştuk. Diyarbakır'da ne konuştuysak diğer 80 vilayette aynısını konuştuk.
Kardeşler arasında hesaplaşma yoktur, helalleşme vardır. Sizinle helalleşmeye geldim.
Şam'a defalarca gittim. Şam'da Hz. Arabi, Hz. Hüseyin'in mübarek başı Şamda'dır. Ama Şam'da öyle bir türbe vardık ki bizim tarihimizi anlatır. Şam'da Selahaddin Eyübi Hazretlerinin türbesi vardır. Mehmet Akif Ersoy Şarkın en sevgili sultanı diyor. O türbenin yanında 3 Osmanlı hava şehidinin türbesi vardır. O kadar talihlidirler ki Selahaddin Eyübi ile yan yana yatarlar.
Bundan sadece 93 yıl önce Kudüs Osmanlı'nın elinden çıktığında, düşman komutanı ayağını Selahaddin Eyübi'nin mezarının üstüne koyarak "Kalk ey Selahaddin biz yine geldik. Atalarımızın intikamını aldık" dedi. Selahaddin Eyübi bir tek namazını bile cemaatsiz kılmadı. Kefenini bır sırığa bağlayıp Şark sokaklarında dolaştırdılar.
Biz hep birlikte Selahaddin Eyübi'nin torunlarıyız. Türkü, Kürdü, Arabı, Çerkezi, Romanı ne derseniz deyin. Yunus'un diliyle yaradılanı Yaradan'dan dolayı sevdik biz.
Bizi bölmek isteyenler; siz insan değil siz Kürt arıyorsunuz. Benim için ne Türk milliyetçiliği var, ne Kürt milliyetçiliği var. Hepsi benim kardeşimdir, hepsini aynı şekilde seviyorum.
Biz ne dedik Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlığı çatısı altında toplandık. Bir olacağız, beraber olacağız, diri olacağız. Bizi bölmek istiyorlar. Bu BDP PKK'dan gücünü almak suretiyle bizi bölmek istiyorlar.
Bunlar Kürt kardeşimi seviyorlar da sabah namazından çıkan Kürt imamını neden öldürüyorlar. İmam Hatipli öğrencilerin kaldığı yurdu neden ateşe veriyorlar. Bunların derdi başka. Bunlar Kürtlerin dini zerdüştlüktür diyenler. İslam kılıç zoruyla Kürtlere kabul ettirildi diyenler. böyle bir şey yok. Bu oyunu 12 Haziran'da bozmaya var mıyız?
Kardeşlerim Çanakkale'de hepsi koyun koyuna yatıyor. Türkü, Çerkezi, Arabı... Sarıkamış'ta şehitlerimiz yan yana yatıyor mu? Biz o büyük zaferi birlikte kazandık. Kurtuluş Savaşı'nı hep birlikte verdik.
Diyarbakır biz kardeşiz be. Ezelden kardeşiz, ebediyen kardeşiz. Biz Adem ile Havva'dan geliyoruz. Bitti. Bölmek isteyenlere cevabımızı 12 Haziran'da verelim. Şu Ulu Cami'de cemaat hangi kıbleye dönüyorsa bilin ki İstanbul'da da Edirne'de de cemaat ayn