Bu papağanı duyan kulaklarına inanamıyor

Papağanın önünden geçenler hemen sohbet etmeye başlıyor

KOCAELİ - Kocaeli Faruk Yalçın Hayvanat Bahçesi'nde bulunan bir papağanın, önünden geçen ziyaretçilere 'Ne yapıyorsun?', 'Ne yapacaksınız?' diye sorular sorması ilgi çekiyor. Parkı gezen ziyaretçiler papağanın sesini duyunca onunla sohbet etmeye başlıyor.

Kocaeli'nin Darıca ilçesinde içinde 250'nin üzerinde türü ve 3 binin üzerinde hayvanı barındıran Faruk Yalçın Hayvanat Bahçesi'nin Kanatlı Hayvanlar Bölümünde bulunan bir papağan, görenleri hayrete düşürüyor. Önünden geçen ziyaretçilere 'Ne yapıyorsun?', 'Ne yapacaksınız?' gibi sorular soran papağan, vatandaşlar tarafından büyük ilgi görüyor. Papağanın sesini duyan ziyaretçiler, bir anda kendilerini onunla sohbet ederken buluyor. Papağanla vatandaşlar arasında ise renkli diyaloglar ortaya çıkıyor.

"Konuşuyoruz ama o cevap vermiyor"

Ailesiyle birlikte güzel vakit geçirebilmek için Faruk Yalçın Hayvanat Bahçesi'ni ziyaret etmeye geldiklerini belirten 10 yaşındaki Deniz Ege Yurtözveri, papağanın sesini duyduğunda çok şaşırdığını söyledi. Yurtözveri, "Biz buradan geçerken ona baktım. Birden 'Ne yapıyorsun?', 'Ne yapacaksınız?' diye bağırmaya başladı. Ben de birden şaşırdım. Konuşuyoruz ama o cevap vermiyor. Ama yine de bazen, arada sırada 'Ne yapacaksınız?' diye bağırıyor. Hemen geliyoruz yine bağırıyor. Bayağı bir bağırıyor yani. İlgimi çok çekti, acaba onu büyüten ne kadar konuşuyordu? Ben de ailemle çok konuşurum ama benden daha çok konuştuğunu anladım onun sahibinin" dedi.

Eşi ve çocuklarıyla birlikte hayvanat bahçesini gezerken, papağanın kendileriyle adeta sohbet ettiğini dile getiren Oral Akı ise, bir kuşun konuşuyormuş gibi yapmasını ilginç bulduklarını kaydetti.

"Hayvanların hapis hayatı yaşadığına dair bir önyargı var"

Hayvanat Bahçesi'nde 20'ye yakın papağan türü bulunduğunu aktaran Faruk Yalçın Hayvanat Bahçesi Kanatlılar Bölümü Baş Bakıcısı Mesut Kaya, hayvanat bahçeleri ile ilgili vatandaşların kafasında önyargılar bulunduğunu söyledi. Kaya, "Şu anda içerisinde bulunduğumuz barınakta da 4 farklı tür var. Bunlar Ara Papağanı diye bildiğimiz en büyük papağan türleri. Tabii bu kuşlar herkesin de bildiği üzere eğitilebilen ve evde de beslenebilen kuşlar. Hayvanların özgürlüğü açısından biz bunu tavsiye etmiyoruz. Aslında parklarla ilgili de böyle bir önyargı var; hayvanların hapis hayatı yaşadığına dair bir önyargı olsa da, biz aslında bunların dünya üzerindeki popülasyonlarını kontrol ediyoruz, dünya üzerindeki popülasyonlarına destek veriyoruz veya nesli tükenmek üzere olan bir çok hayvanın neslinin devam etmesini aslında bu tür parklarda sağlayabiliyoruz" diye konuştu.

"Kuşların sürekli işittikleri sesleri tekrar edebilme yetenekleri var"

Papağanların, beyinleri en fazla gelişmiş kuş türü olarak bilindiğini kaydeden Kaya, "Tabii konuşabilme yeteneği olarak biliriz ama aslında orada da bir yanlış bilgi vardır. Konuşabilme değildir aslında, taklit yetenekleri vardır. Kuşların duydukları sesleri, sürekli olarak işittikleri sesleri tekrar edebilme yetenekleridir aslında, konuşma dediğimiz şey bu. Hatta farklı bir barınağımız var burada, başka bir türümüz olan gri Afrika papağanlarımız, yola yakın olduğumuz için ambulans veya polis aracı geçtiği zaman siren sesini aynen taklit edebilen kuşlarımız var. Konuşan, kahkaha atan, bizden duydukları kelimeleri tekrarlayabilen bir çok kuşumuz bu parkta mevcut" şeklinde konuştu.

"Ziyaretçiler lütfen hayvanlara yiyecek vermesinler"

Papağanların beslenmeleri konusunda da bilgi veren Kaya, "Papağanlarımız parkımızda günde 2 öğün besleniyor. Gündüz öğünlerinde meyve sebze ağırlıklı ama daha çok sebze ağırlıklı besleniyor. Çok fazla meyve vermek de çok faydalı değil. Çünkü fazla şeker onlar için de zararlı. Daha çok sebzeye yönelik olmak üzere sabah öğünlerinde sebze, meyve, akşam öğünlerinde de çekirdek, ceviz, fıstık gibi kuru yemişlerden oluşan bir diyetleri var. Fakat şöyle bir özelliği var; tuzsuz ve çiğ olarak veriyoruz biz bunları. Parkımıza gelen ziyaretçilerimizden en çok rica ettiğimiz şey hayvanları beslememeleri ama bizden görüyorlar, diyorlar ki 'Siz de çekirdek veriyorsunuz, biz de çekirdek veriyoruz. Ne zararı var?' diyorlar. Ama ayırt etmemiz gereken şu; bizim verdiğimiz tamamen çiğ, ham ve tuzsuz. Tuz çok zararlı hayvanlar için. Hatta parkımızda çok değerli bir kuşumuz vardı, çok güzel bir hayvandı. Sadece onun için bu parka gelen ziyaretçilerimiz vardı. Kendisi ziyaretçilerimizin verdiği yiyecekler yüzünden maalesef hayatını kaybetti. Gelen ziyaretçiler çok üzüldüler. O en zeki papağan türlerinden biriydi. Maalesef bu yüzden bir kuşu biz burada kaybettik. Hayvanat bahçelerine, bir parklara gittikleri zaman lütfen hayvanlara yiyecek vermesinler" ifadelerini kullandı.