Bozkır: "Türkiye Kendi Üzerine Düşeni Harfi Harfine Yerine Getirmiştir"

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ :

AB Bakanı ve Başmüzakereci Bozkır'ın konuşması Bozkır'ın TÜSİAD ziyareti

AB Bakanı ve Başmüzakereci Bozkır:

"AB zirvesinde alınmış karar, 7 Mart ve 29 Kasım zirve ve bildirileriyle, 18 Mart zirve kararıyla hukuki bir veçhe kazanmıştır. Orada yazılanlar Türkiye ile AB arasındaki mutabakatın ana unsurlarını teşkil eder"

(AB ile varılan anlaşma) Bu paketin AB'yi ilgilendiren bölümlerini yerine getirmesi, AB'nin üzerine düşen bir sorumluluktur. Şu ana kadar hiçbir taraf - ne AB ne Türkiye - bu işleyen mekanizmalarda her hangi bir eksik davranış içinde olmamıştır"

"Vize muafiyeti konusunda herhangi bir AB ülkesinin geri çekilme durumu söz konusu değildir"

TÜSİAD Başkan Yardımcısı Koç:

"Bizler de devletimizin ve hükümetimizin son dönemdeki yaklaşımlarına tamamen mutabıkız. Aynı şekilde düşünüyoruz. Son raporun iade edilmesi konusunda da aynı düşünüyoruz"

Avrupa Birliği (AB) Bakanı ve Başmüzakereci Volkan Bozkır, AB ile Türkiye arasında varılan anlaşmanın 7- 18 Mart ile 29 Kasım zirve ve bildirileriyle hukuki bir veçhe kazandığını belirterek, "Orada yazılanlar Türkiye ile AB arasındaki mutabakatın ana unsurlarını teşkil eder" dedi.

TÜSİAD'a gerçekleştirdiği nezaket ziyareti bir buçuk saat süren Bozkır, TÜSİAD Başkan Yardımcısı Ali Koç başkanlığındaki Yönetim Kurulu Üyeleriyle gerçekleştirdiği toplantının ardından çıkışta gazetecilerin gündeme ilişkin sorularını cevapladı.

AB'nın gerektiğinde Türkiye ile varılan anlaşmayı askıya alabilmek için yeni bir madde eklemeyi planladığını yönelik çalışmaların olup olmadığına ilişkin değerlendirmede bulunan Bozkır, " Avrupa Birliği'nin kendi içinde nasıl bir karar olacağı, tabi AB'nın değerlendireceği bir husustur. Bizi ilgilendiren bölüm, AB zirvesinde alınmış bir karar var. 7 Mart ve 29 Kasım zirve ve bildirileri, 18 Mart zirve kararıyla hukuki bir veçhe kazanmıştır. Orada yazılanlar Türkiye ile AB arasındaki mutabakatın ana unsurlarını teşkil eder. Dolayısıyla AB'nin kendi içinde alacağı kararlar, kendi içinde almış olduğu kararlar olarak adledilir" diye konuştu.

"Türkiye üzerine düşeni yerine getirmiştir"

AB ile yürütülen temaslarda bir paket üzerinde anlaşıldığını hatırlatan Bozkır, "Bu paketin birçok unsuru var. 29 Kasım zirvesiyle beraber, Türkiye kendisini AB ailesi içinde daha yakın hissetme şartını koşmuştur. Bunun sonucunda da zirve toplantıları, çeşitli ekonomik, enerji ve siyasi platformlar ortaya çıkmıştır. Fasıl açılmaya başlamıştır. Vizenin kalkma tarihi de 2017'nin sonunda önce bu yılın sonuna sonrasında ise Haziran'a çekilmiştir. AB'nin, Suriyeli kardeşlerimize yardım için 3 milyar Avro taahhüdü vardır. Bunun dışında da düzensiz göçün tamamen ortadan kaldırılmasını sağlayacak bir mutabakat ortaya çıkmıştır" ifadelerini kullandı.

"Türkiye kendi üzerine düşeni harfi harfine yerine getirmiştir" diyen Bozkır, şunları kaydetti:

"Bu paketin AB'yi ilgilendiren bölümlerini yerine getirmesi de AB'nin üzerine düşen bir sorumluluktur. Şu ana kadar hiçbir taraf - ne AB ne Türkiye - bu işleyen mekanizmalarda her hangi bir eksik davranış içinde olmamıştır. Bundan da çok memnunuz. Yarın Sayın Başkanımız Almanya Şansölyesi Angela Markel, AB Konsey Başkanı Donald Tusk ve Komisyon Başkan Yardımcısı ile birlikte Gaziantep'te önemli bir proje açılışını gerçekleştirecektir. 4 Mayıs'ta da komisyon vizenin kalkma kararıyla ilgili olarak bir rapor yayınlanacaktır. Bizim ümidimiz, Türkiye üzerine düşen vecibeleri, ay sonu itibarıyla yerine getirmiş olacaktır ve vizenin de Haziran sonunda kalkmış olmasıdır."

Türkiye vatandaşlarına uygulanan AB vizesinin kalkması için başka bir senaryo olmadığını söyleyen AB Bakanı ve Başmüzakereci Bozkır, işlerin bu senaryo doğrultusunda ilerlediğini söyledi.

Vize muafiyeti konusunda bazı AB ülkelerin geri çekilmeleri durumunun söz konusu olup olmadığına yönelik bir soruya ilişkin ise Bakan Bozkır şu cevabı verdi: "Böyle bir durum söz konusu değildir. Çünkü bu karar 28 ülkenin bulunduğu bir ortamda, ayrıca AB Parlamento Başkanı Martin Schulz, Komisyon Başkanı Jean-Claude Juncker ve Konsey Başkanı Tusk'un bulunduğu bir ortamda konuşuldu, kararlaştırıldı. 28 ülkenin ve oy birliğiyle katıldığı bir zirvede de AB müktesebatı haline geldi. Dolayısıyla alınmış böyle bir siyasi karardan geri çekilme olmaması gerekir. Geri çekilme konusunda da bir belirti yok zaten."

Bakan Bozkır, Türkiye'nin önüne konulan 72 kriterin mayıs sonuna kadar tamamlanacağını aktardı.

TÜSİAD'a gerçekleştirdiği nezaket ziyareti hakkında da bilgi veren Bozkır sözlerini şöyle tamamladı:

"TÜSİAD, Türkiye'nin çok önemli güzide bir kuruluşudur. Yatırımların ve istihdamın çok önemli bir bölümü TÜSİAD tarafından sağlanır. Sivil Toplum Kuruluşu olarak da çok önem verdiğimiz bir kuruluştur. AB sürecini başından itibaren, bugünlere gelinirken sürekli olarak destek vermiş ve kendi imkanlarını da, bu sürecin ilerlemesi için kullanmış önemli bir kuruluşumuzdur. Dolayısıyla bugün içinde bulunduğumuz noktada Sayın Ali Koç başkanlığında yönetim kurulu üyeleriyle çok ciddi görüşmeler yaptık. Süreç nasıl işliyor, vize konusunda hangi adımlar atılıyor. İngiltere'nin çıkması durumunda Gümrük Birliği'nin güncellenmesi, Kıbrıs müzakereleri, fasılların açılması gibi çok önemli konularda görüş teatisinde bulunduk. Benim bakımımdan yararlı oldu. Sanıyorum ki, önümüzdeki dönemde birlikte atacağımız adımlar bakımından da bir ortak zemin oluşturduk. TÜSİAD'ın katkıları eskiden olduğu gibi bundan sonra da yoğun bir şekilde devam edecek."

AB Raporunun iade edilmesi

TÜSİAD Başkan Yardımcısı Ali Koç ise ziyarette duyduğu memnuniyeti dile getirdi. Türkiye'nin AB üyeliğinin TÜSİAD'ın öncelikli konularından olduğunu anlatan Koç, "Bu sadece ülkemizin değil, Avrupa Birliği'nin geleceği açısında da önemli bulduğumuz için öncelikli konu haline getirilmiştir. Bugüne kadar süreç yavaşlamıştı. Son dönemde tekrar güncellenmesi ve olumlu mesajların verilmesi bizleri fazlasıyla heyecanlandırmış ve motive etmiştir" diye konuştu.

AB üyeliği konusunda herkese büyük sorumluluklar düştüğünü bunun içinde kurum olarak neleri yapabilecekleri konusunda fikir alışverişinde bulunduklarını dile getiren Koç, sözlerini şöyle sürdürdü:

"TÜSİAD'ın AB'de ciddi bir kabulü ve saygısı söz konusudur. Burada hepimiz aynı gemideysek, üzerimize düşen sorumlulukları nasıl yerine getirebiliriz ve ne mesajlar vermeliyiz, bu bağlamda görüşmelerimiz oldu. Bizler de devletimizin ve hükümetimizin son dönemdeki yaklaşımlarına tamamen mutabıkız. Aynı şekilde düşünüyoruz. Son raporun iade edilmesi konusunda da aynı düşünüyoruz. Sayın Bakanımızın dediği gibi çalışmalar yürütülüyor. AB tarafından verilen sözler tutulduğunda, bu üyelik sürecinde yepyeni bir sayfa açılacaktır. Bu Türkiye'nin Batı ile angajmanı açısında da son derece önemlidir diye düşünüyoruz. Daha gidecek çok yolumuz var. Ama çok doğru istikamette olduğumuzu olumlu adımlar atıldığını yaşayarak görüyoruz. Bu da bizi fazlasıyla mutlu ediyor."