Boğaziçi Üniversitesi Tarafından Ekümenik Patrik Bartholomeos'a Bilime ve Çevreye Olan Katkıları...
Çevre Bilimleri Enstitüsü Müdürlüğü'nün önerisi üzerine Üniversite Senatosu'nun 2 Ekim 2013 tarihli toplantısında dünyada ekolojik denge ve biyoçeşitliliğin korunması, endüstriyel kirlilik, temiz içme suyu kaynaklarının geniş kitlelere temini ve küresel iklim değişikliği gibi çeşitli çevre konularında öncülük yaptığı girişimler, geniş kitlelere yönelik olarak düzenlediği faaliyetler ile küresel ölçekte etkili olan ve farklılık yaratan mesajları nedeniyle Patrik Bartholomeos, Fahri Doktora unvanına layık görüldü.
Çevre Bilimleri Enstitüsü Müdürlüğü'nün önerisi üzerine Üniversite Senatosu'nun 2 Ekim 2013 tarihli toplantısında dünyada ekolojik denge ve biyoçeşitliliğin korunması, endüstriyel kirlilik, temiz içme suyu kaynaklarının geniş kitlelere temini ve küresel iklim değişikliği gibi çeşitli çevre konularında öncülük yaptığı girişimler, geniş kitlelere yönelik olarak düzenlediği faaliyetler ile küresel ölçekte etkili olan ve farklılık yaratan mesajları nedeniyle Patrik Bartholomeos, Fahri Doktora unvanına layık görüldü. Patrik Bartholomeos, Boğaziçi Üniversitesi Albert Long Hall'de düzenlenen törenle Fahri Doktora unvanını kabul etti.
Törende açılış konuşmasını yapan Boğaziçi Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Gülay Barbarosoğlu, 'Bugün üniversitemiz çok önemli ve tarihi günlerinden birini yaşamakta. Toplumu ve dünyayı daha iyiye dönüştürme çabalarıyla hayatın birçok alanına olağanüstü katkılarda bulunmuş değerli bir şahsiyeti üniversitemizde ağırlamaktayız. Ortodoks dünyasının ruhani lideri Patrik Bartholomeos yalnızca üst düzey dini bir lider olarak değil yılmaz bir çevreci olarak da tanınmaktadır. Çevre sorunlarını ve çözüm yollarını, düzenlediği toplantılarda dini, bilimsel ve politik gruplarla defalarca tartışmıştır. Öte yandan Boğaziçi Üniversitesi yerel ve küresel çevre sorunlarının derinlemesine tartışıldığı birçok bilimsel oluşuma öncülük etmiş, ülkemizde ve dünyada yaşanan çevre sorunlarına dikkat çeken kişi ve kuruluşların yanında olmuştur. Üniversitemizde aynı zamanda farklı etnik ve dinsel aidiyetleri olan, değişik toplumsal gruplardan gelen bireyler yan yana durabilmiş, çoğulcu yaşam kültürü içinde aynı sınıfları paylaşmış ve birbirini tanıma imkanı bulmuştur. Bütün bunları anlatmamdaki maksadım Boğaziçi Üniversitesi'ni tanımlayan değerlerle saygıdeğer Patrik'in çabaları arasındaki örtüşmeye dikkat çekmektir. Ekümenik Patrik Bartholomeos'un Boğaziçi Üniversitesi'nin verdiği fahri doktora unvanını kabul etmeleri bizler için onur kaynağıdır' dedi. Boğaziçi Üniversitesi Çevre Bilimleri Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Orhan Yenigün, Patrik Bartholomeos'un bilim ve din çevrelerini birleştiren yapısını ele aldığı konuşmasında 'Çevre sorunları gezegenimizin dengesini tehdit eder duruma gelmiştir. Çevre sorunlarının yarattığı doğal afetler din, dil, ırk ayırt etmeksizin herkesi yok etmektedir. Yalnızca ruhani meselelerle ilgilenen din liderlerinin aksine Ekümenik Patrik Bartholomeos yaptığı konuşmalarda çevre konularına da sıkça değinmiştir. Bu olağandışı özelliği ve ruhani liderliği ile birlikte çevre sorunlarını ele alan pek çok seminer ve konferans düzenlemiştir. Normal koşullarda bir araya gelmesi mümkün olmayan bilim ve din insanlarını, devlet liderlerini bir araya getiren uluslararası sempozyumlar gerçekleştirmiştir. Çevre Bilimleri Enstitüsü bugüne kadar kimseye Fahri Doktora unvanı vermemiştir. Bu bir ilktir. Boğaziçi Üniversitesi'nin 150. yılında akil ve cesur insan Ekümenik Patrik Bartholomeos'a Fahri Doktora unvanı vermekten şeref duymaktayız' şeklinde konuştu.
Patrik Bartholomeos: Çevre çalışmaları din adamları için borç ve görevdir
Prof. Dr. Gülay Barbarosoğlu ve Prof. Dr. Orhan Yenigün'den Fahri Doktora unvanını alan Ekümenik Patrik Bartholomeos, 'Her insanın ömründe kendisini çok özel hissettiği, onurlandığı, çok mütehassıs olduğu anlar vardır. 52 yıldır ait olduğumuz kilise hayatımızda bugün de böyle bir gündür. Ülkemizin en köklü ilim yuvalarından biri olan Boğaziçi Üniversitesi'den Fahri Doktora unvanını alırken 1700 yıldır burada var olan ve tüm dünyadaki cemaatimiz adına teşekkür ederim. Dünyanın pek çok üniversitesinden Fahri Doktoralar aldık. Şahsımızda temsil ettiğimiz Patrikhanemiz onurlandırıldı. Fakat bugünkü tören tarihteki çok istisnai bir gün olarak yerini alacaktır. Boğaziçi Üniversitesi Çevre Bilimleri Enstitüsü çevre faaliyetlerimizden ötürü bu onuru bize layık gördü. Patrikhanemiz çevre konusundaki hassasiyetini 25 yıldır yapmış olduğu faaliyetlerle tescillemiş, bu konuda hassasiyet ve bilinci geliştirmeye çalışmıştır. Bu gayret ve çalışmalar biz din adamları için bir borç ve görevdir. Dini olarak üstlenmiş olduğumuz misyon gereği geleneklerimize bağlı kalmaya gayret ederken günün ihtiyaçlarına da uzak kalamayız ve kendimizi onlardan koparamayız. Dinler ve kültürler arası diyalogu samimi bir şekilde tesis ederken Tanrı'ya ve gelecek nesillere borcumuz olan tabiatın korunması konusundaki çalışmalarımız Patrikhanemiz tarafından aynı heyecanla devam edecektir. Yakın bir zamanda Patrikhanemizin girişimleriyle çevre vakfı kurulacaktır. Bu vakfın komisyon üyeleri ülkemiz ve çevremizdeki sorunları değerlendirip akademik çalışmalar yapacaktır. Bu vakıf çerçevesinde finans kaynakları yeterli olduğu takdirde Büyükada eski yetimhane binası da restore edilecektir' diye konuştu.
Patrik Bartholomeos, Boğaziçi Üniversitesi'ne takdir ve şükranlarını ilettiği konuşmasını, 'Boğaziçi Üniversitesi ülkemizin nadide bir üniversitesidir. Birçok dalda mümtaz ve müstesna şahsiyetler yetiştirmiştir. Rum cemaatimizden de çok önemli hocalar kuruma hizmet vermektedir. Boğaziçi Üniversitesi hem araştırmada hem itibarda iyi ve kuvvetlidir. Ülkemizde on yıllardır suni bir gündem yaratmak üzere ekümeniklik unvanının siyasi, gizli amaçlı olduğunu iddia eden ve tarihi bilinçten yoksun bazı tarafların menfi gayretlerine rağmen tarihi makamımıza ait olan bu unvana sahip çıktıkları için Boğaziçi Üniversitesi'ne ve Sayın Rektör Gülay Barbarosoğlu'na takdir ve şükranlarımızı sunuyoruz' sözleriyle tamamladı.
Fahri Doktora Töreni, Daniel Müller-Schott'un viyolonsel dinletisiyle son buldu.
(Tür: İstanbul)