Boğaziçi Üniversitesi'nde "Tutuklama" Açıklaması
* Boğaziçi Üniversitesi öğretim üyeleri adına okunan açıklamadan;"Hiçbir öğretim üyemiz terörü özendirecek söz ve davranışlarda bulunmamıştır ve bulunamaz""Meslektaşlarımızın acilen serbeste bırakılmasını ve öğrencilerine kavuşabilmelerini talep ediyoruz"Haber: Gülseli KENARLI - Kamera: Güven USTA / İstanbul DHABoğaziçi Üniversitesi öğretim üyeleri, "Bu suça ortak olmayacağız" başlıklı bildiriye imza atan 1128 akademisyen arasında yer alan Esra Mungan, Muzaffer Kaya ve Kıvanç Ersoy'un tutuklanmasıyla ilişkin bir basın açıklaması yaptı.
* Boğaziçi Üniversitesi öğretim üyeleri adına okunan açıklamadan;
"Hiçbir öğretim üyemiz terörü özendirecek söz ve davranışlarda bulunmamıştır ve bulunamaz"
"Meslektaşlarımızın acilen serbeste bırakılmasını ve öğrencilerine kavuşabilmelerini talep ediyoruz"
Haber: Gülseli KENARLI - Kamera: Güven USTA / İstanbul DHA
Boğaziçi Üniversitesi öğretim üyeleri, "Bu suça ortak olmayacağız" başlıklı bildiriye imza atan 1128 akademisyen arasında yer alan Esra Mungan, Muzaffer Kaya ve Kıvanç Ersoy'un tutuklanmasıyla ilişkin bir basın açıklaması yaptı.
Üniversitenin bahçesinde yapılan basın açıklamasına çok sayıda Boğaziçi Üniversitesi öğretim üyesi katılırken, öğrenciler de destek verdi. Açıklamayı Endüstri Mühendisliği Öğretim üyesi Doç. Dr. Aybek Korugan okudu.
Korugan açıklamaya "?Boğaziçi Üniversitesi öğretim üyelerinin 17 Mart 2016 tarihinde yapmış oldukları Akademik Genel Kurul'dan kamuoyuna duyuru" diyerek başladı.
Korugan'ın okuduğu açıklama şu şekilde:
'Tarihinde ilk kez Boğaziçi Üniversitesi'nin bir öğretim üyesi tutuklanmıştır. Esra Mungan, terör örgütü propagandası ile suçlanmıştır. Bu suçlamayı kabul edilemez buluyoruz. Meslektaşımız Esra Mungan'ın bugün olması gereken yer hapishane değil, 15 senedir ders verdiği, araştırmalar yaptığı üniversitedir. Boğaziçi Üniversitesi olarak her zaman, her koşulda insan hayatının kutsallığını temel aldık ve şiddetin her türlüsüne karşı çıktık. Hiçbir öğretim üyemiz terörü özendirecek söz ve davranışlarda bulunmamıştır ve bulunamaz. Öğrencisi, öğretim üyesi ve mezunuyla, üniversitemiz bugüne kadar demokrasiye zarar veren her adımın karşısında durmuştur. Düşünce ve ifade özgürlüğü, bu duruşun ana gövdesini oluşturur. Düşünce ve ifade özgürlüğünün olmadığı yerde üniversite olmaz, ders verilemez, araştırma yapılamaz ve bilimsel gelişme durur. Şiddet ve terör iklimi en hızlı ve etkili şekilde serbest tartışma ortamında yok edilebilir. Esra Mungan ve onunla birlikte tutuklanan meslektaşlarımız, Muzaffer Kaya ve Kıvanç Ersoy ile hakkında yakalama kararı çıkarılmış olan, Meral Camcı ve sınır dışı edilen Chris Stephenson anayasal güvence altındaki ifade özgürlüğü haklarını kullanmışlardır. Meslektaşlarımızın acilen serbeste bırakılmasını ve öğrencilerine kavuşabilmelerini talep ediyoruz"
Açıklamanın ardından öğretim üyeleri ve onlara destek vermek için toplanan öğrenciler bir süre alkış tuttu.