BM ve üye ülkeler İran'ın Şam'daki konsolosluk binasına düzenlenen saldırıyı kınadı
NEW Birleşmiş Milletler (BM) ve bazı üye ülkeler, İran'ın Şam'daki büyükelçilik yerleşkesinde yer alan konsolosluk binasına 1 Nisan'da düzenlenen hava saldırısını kınarken, ABD, İran'ı İsrail ve ABD'nin tesislerini hedef almakla suçladı.
NEW Birleşmiş Milletler (BM) ve bazı üye ülkeler, İran'ın Şam'daki büyükelçilik yerleşkesinde yer alan konsolosluk binasına 1 Nisan'da düzenlenen hava saldırısını kınarken, ABD, İran'ı İsrail ve ABD'nin tesislerini hedef almakla suçladı.
Japonya'dan BM Güvenlik Konseyi başkanlığını devralan Malta'nın başkanlığı ve Rusya'nın talebiyle Konsey'de, İran'ın Şam'daki konsolosluk binasına düzenlenen hava saldırısı görüşüldü.
Burada bir konuşma yapan BM Orta Doğu, Asya ve Pasifik'ten Sorumlu Genel Sekreter Yardımcısı Mohamed Khaled Khiari, İran'ın hem BM Genel Sekreteri hem de Güvenlik Konseyi'ne mektup göndererek, İsrail'in, diplomatik tesislerine saldırı düzenlediğini aktardığını bildirdi.
Khiari, basında yer alan haberlerde ise 13 İranlı personel ile 6 Suriyeli sivilin öldüğünün kaydedildiğini anımsatarak, "Genel Sekreter'in ifadelerini tekrar ederek bu saldırıyı kınıyorum." dedi.
Uluslararası hukuk uyarınca diplomatik tesisler ve personelin korunması gerektiğinin altını çizen Khiari, aynı zamanda üye ülkelerin egemenlik ve toprak bütünlüğüne saygı duyulması gerektiğini vurguladı.
Mohamed Khaled Khiari, kurallara dayalı uluslararası düzenin uluslararası barış ve güvenlik için kilit öneme sahip olduğunu belirtti.
Suriye'de İran'la bağlantılı hedeflere yönelik saldırıların İsrail tarafından gerçekleştiğinin dile getirildiğine dikkati çeken Khiari, bu yıl başından beri bu çerçevede 12 saldırı gerçekleştiğini aktardı.
İsrail'in olaylara ilişkin sorumluluk üstlenmediğini, ancak Suriye'de askeri operasyon gerçekleştirdiğini kabul ettiğini ifade eden Khiari, "Bugün Konseye tüm ilgili taraflarla irtibata geçmesi ve gerginliğin artmasını engellemesi için çağrıda bulunuyoruz." diye konuştu.
"Dayanışma göstermezsek, herhangi bir ülkenin diplomatik misyonu bir sonraki hava saldırısının hedefi olabilir"
Rusya'nın BM Daimi Temsilcisi Vassily Nebenzia ise "Batı Kudüs'ün Gazze'deki askeri misyonu BM Güvenlik Konseyi'nin acilen ateşkes talep edilen kararına rağmen devam ediyor." sözlerini sarf etti.
İsrail'in, ABD'nin suç ortaklığıyla bağlayıcı bir Konsey kararını ihlal etmesinden derin endişe duyduklarını aktaran Nebenzia, İsrail'in Dünya Merkezi Mutfağı (World Central Kitchen-WCK) çalışanlarını öldürmesinin bunun bir örneği olduğunu söyledi.
Nebenzia, İsrail'in bir diğer sorumsuz eyleminin de İran'ın Şam'daki konsolosluk binasına saldırısı olduğunu kaydederek, diplomatik ve konsolosluk tesislerinin dokunulmaz olduğunu ifade etti.
Söz konusu saldırıyı şiddetle kınadıklarını belirten Nebenzia, İsrail'in Suriye'de yoğun nüfuslu bir bölgeyi ilk kez hedef almadığına dikkati çekti.
Vassily Nebenzia, uluslararası topluma İsrail'in eylemlerini kınama çağrısında bulunarak, "Konsey üyelerinin dayanışmasına güveniyorum. Eğer dayanışma göstermezsek, herhangi bir ülkenin diplomatik misyonu bir sonraki hava saldırısının hedefi olabilir." uyarısında bulundu.
"Uluslararası hukuk ve uluslararası ilişkilerin temel ilkelerinin kırmızı çizgileri çok kez ihlal edildi"
Çin'in BM Daimi Temsilci Yardımcısı Geng Shuang da Gazze'de çatışma başladığından beri ev, okul, hastane, insani yardım tesisleri, BM ajanslarına yönelik saldırılar gerçekleştiğini, bugün de diplomatik tesisin hedef alındığını hatırlattı.
Geng, "Uluslararası hukuk ve uluslararası ilişkilerin temel ilkelerinin kırmızı çizgileri çok kez ihlal edildi." değerlendirmesini yaptı.
Çin'in söz konusu saldırıyı şiddetle kınadığını vurgulayan Geng, İsrail üzerinde etkisi olan ülkelere, yapıcı rol oynayarak Gazze'de ateşkes, Orta Doğu'da ise istikrarı teşvik etmeleri çağrısında bulundu.
"Kendini uluslararası hukukun üstünde gören İsrail'in bu saldırıyla ne amaç ettiği açık"
Cezayir'in BM Daimi Temsilcisi Amar Bendjama ise işgalci İsrail'in söz konusu saldırısının, uluslararası hukukun ihlali olduğunu belirtti.
Kışkırtıcı eyleme güçlü bir sesle karşı çıkmak gerektiğinin altını çizen Bendjama, bu eylemin tüm bölgeyi daha büyük bir gerginliğe itebileceği uyarısında bulundu.
Bendjama, "Kendini uluslararası hukukun üstünde gören İsrail'in bu saldırıyla ne amaç ettiği açık" diyerek, uluslararası düzenin bütünlüğünün tehlikede olduğunu söyledi.
Hukuka aykırı bu tür davranışların sonuçları olması gerektiğini vurgulayan Bendjama, "Artık somut adım atma vakti." dedi.
"İran ve ortakları bölgede gerginliği artırmaktan kaçınmalı"
ABD'nin BM Daimi Temsilci Yardımcısı Robert Wood da ABD'nin dün Suriye'de meydana gelen saldırıyla hiçbir alakasının olmadığını, daha önceden de bilgisinin bulunmadığını kaydetti.
Saldırı hakkında bilgi toplamaya devam ettiklerini aktaran Wood, "Ancak açık olan bir şey var ki İran ve ortakları bölgede gerginliği artırmaktan kaçınmalı." diye konuştu.
Suriye rejimi ve İran'ın, İsrail ile ABD'nin tesis ve personellerine yönelik saldırı düzenlediğini kaydeden Wood, kendilerini korumaktan kaçınmayacaklarını dile getirdi.
Çatışma zamanında da diplomatik misyonların korunması gerektiğinin altını çizen Wood, "Söz konusu tesiste terör örgütü liderleri ve unsurlarının bulunduğuna ilişkin haberlerden endişe duyuyoruz. İran'ın terörist ve aşırıcılarla süregelen koordinasyonunu kınıyoruz." ifadesini kullandı.
WCK konvoyuna yönelik saldırıyı da üzüntü ve endişeyle karşıladıklarını belirten Wood, "Bu olay İsrail'in Gazze'de insani yardım personeli ve tesislerini korumak için çok daha fazlasını yapması gerektiğini gösteriyor." vurgusunda bulundu.
Wood, diğer ülkelerle birlikte olayın şeffaf bir şekilde soruşturulmasını talep ettiklerini belirterek, "Bunun tekrarlanmaması lazım." görüşünü paylaştı.
"ABD, İsrail'in tüm suçlarından sorumlu"
İran'ın BM Daimi Temsilciliği Maslahatgüzarı Zahra Ershadi ise BM Güvenlik Konseyi'ne söz konusu saldırıyı güçlü bir şekilde kınaması için çağrı yaptı.
İsrail'in istikrarsızlaştırıcı ve sorumsuz eylemlerinin bölge ve uluslararası barış ile güvenliği tehdit ettiğini kaydeden Ershadi, "İsrail ceza almadığı için gerginliği artırmaya çalışıyor. Sivilleri öldürmek, açlığı savaş metodu olarak kullanmaktan kaçınmıyor. Gayrimeşru bir şekilde gücünü kullanarak apartheid politikaları, etnik temizlik, soykırım ve askeri hedeflerini her türlü maliyete karşı gerçekleştirmek için uğraşıyor." sözlerini sarf etti.
Ershadi, ülkesinin itidalli davrandığını ancak bunun da bir sınırının olduğunu belirterek, İran'ın uluslararası hukuk ve BM Şartı uyarınca cevap verme bağlamında meşru haklarını muhafaza ettiğini aktardı.
"ABD'nin İsrail'in Gazze'de soykırım dahil tüm suçlarından sorumlu" olduğunu ifade eden Ershadi, İsrail'in bunu ABD'nin siyasi, mali ve askeri desteği olmadan yapamayacağını dile getirdi.
Suriye'nin BM Daimi Temsilcisi Qusay el-Dahhak da İsrail'in barbarca saldırısını işgal altındaki Golan Tepeleri'nden yaptığını öne sürdü.
Saldırının gerçekleştiği alanın sivillerle dolu olduğuna dikkati çeken Dahhak, İsrail'in, saldırılarını ABD desteği olmadan gerçekleştiremeyeceğini kaydetti.
Dahhak, ABD'nin yıllardır İsrail'e koruyucu şemsiye görevi yaptığını ve sponsorluğunu yürüttüğünü vurgulayarak, bu vesileyle İsrail'in Filistin halkına soykırım yaptığını ifade etti.