Bitlis'te Karakovan Balı Hasadı Başladı
Bitlis'in yüksek rakımlı dağ ve yaylalarında üretilen karakovan balı, katkı maddesi kullanılmadan doğal yöntemlerle elde ediliyor. Yüksek besin değerine sahip bu bal, hem yurt içinde hem de birçok ülkede ilgi görüyor.
ŞENER TOKTAŞ/BERFİN SİDAR AŞİT - Bitlis'in yüksek rakımlı dağ ve yaylalarında üretilen karakovan balı, yurt içi pazarının yanı sıra birçok ülkeye gönderiliyor.
İlkbaharda zengin floraya sahip ilçenin yüksek rakımlı yaylalarına çıkan arıcılar, nem oranını dengelemek için söğüt dallarından yapılan, etrafı tezek veya çamurla sıvanarak hazırlanan kovanları belirledikleri alanlara bırakarak geri dönüyor.
Rengarenk çiçeklerin ve şifalı otların bulunduğu bölgede bekletilen kovanlardan, katkı maddesi kullanılmadan üretilen bal, havanın soğumasıyla arıcılar tarafından hasat ediliyor.
Tadı, aroması ve prolin (proteinlerin yapısını oluşturan 20 aminoasitten biri) değerinin yüksekliği sayesinde tüketicilerin tercih ettiği ballarında başında gelen karakovan balı, yurt içi pazarın yanı sıra birçok ülkeye gönderiliyor.
Hizan Bal Üreticileri Birliği Başkanı Seyithan Ekinci, AA muhabirine, zengin floraya sahip Bitlis'te arıcılığın yoğun yapıldığını söyledi.
Karakovan balı hasadının sonuna gelindiğini anlatan Ekinci, şöyle konuştu:
"Yaklaşık 2 bin 200 rakımda son hasadı yapıyoruz. Yüksek kesimlere kar yağdığında karakovan balı hasadına başlıyoruz ve bölgelere göre değişiklik gösteriyor. Buradaki kovanların tamamında doğal bal üretiliyor. Katkı maddesi veya kimyasal içermiyor. Altın değerindeki ballarımızın hasadını yapıyoruz. Bu bölgelerde ürettiğimiz balla katıldığımız yarışmalarda Avrupa birinciliği ve ikinciliğini elde ettik. Şu anda hasat yaptığımız balın besin değeri yüksek. 1200-1300 prolin değerindeki balımız her yerde alıcı buluyor."
"800 ton karakovan balı bekliyoruz"
Zengin floraya sahip bölgede kekik ve geven bitkisinin yoğun bulunduğunu belirten Ekinci, özellikle geven balının besin değerinin yüksek olduğunu ifade etti.
Bir karakovandan 3 ila 6 kilogram arasında bal elde ettiklerini dile getiren Ekinci, "Bu yıl 800 ton civarında karakovan balı bekliyoruz. İlçemizde üretilen balın çoğunu Avrupa ve Arap ülkelerine ihraç ederek ülkemizin ekonomisine katkıda bulunuyoruz. İç pazara da sunuyoruz fakat özellikle karakovan balımızla dış pazara hükmediyoruz. Pazar sorunumuz yok. Balımız kaliteli olduğu için tüketicilerden ilgi görüyor. Bir yıl önce siparişleri alıyoruz." dedi.
"Kışın arıları sıcak bölgelere götürüyoruz"
İlçede 30 yıldır arıcılık yapan Kadri Aslan ise sezona göre yer değişikliği yaptıklarını belirterek, "Yazın kovanları yüksek yaylalara çıkarıyoruz. Kışın da arıları sıcak bölgelere götürüyoruz. Doğal bal üretiyoruz. Her yerde bilinen meşhur Hizan balı Avrupa'da da birincilik ödülü almıştır." diye konuştu.
Bitlis merkezde arıcılık yapan Ferhat Naci Ersan ise havanın soğumasıyla karakovan balı hasadına başladıklarını belirtti.
Karakovan balı için kovanları yaylaya bıraktıklarını anlatan Ersan, şunları kaydetti:
"Arıcılık, Bitlis'te en önemli geçim kaynaklarından biri. Burada ürettiğimiz bal, uluslararası yarışmalarda 'Altın Bal' ödülüne layık görülüyor. Bir balı kaliteli hale getiren bölgenin bitkisel kaynağıdır. Bu da coğrafyadaki endemik bitki türüyle alakalıdır. Doğanın ve çalışkan işçi arıların marifetidir. Allah insanlara böyle bir güzellik nasip etmiş."
Ersan, "Ürettiğimiz bal, Fransa'da, İngiltere'de ve Apimondia Dünya Arıcılık Kongresi'nde 'Altın Bal' ödülüne layık görüldü. Bunun gururunu yaşıyoruz." dedi.