Birinci Büyük Problemimiz Terörse İkincisi de Çarpık Kentleşme"
Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum, şehirlerin mekansal planlarının çıkarılması gerektiğine dikkati çekerek, "Bizim ülkedeki birinci büyük problemimiz terörse ikinci büyük problemimiz de çarpık kentleşme.
Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum, şehirlerin mekansal planlarının çıkarılması gerektiğine dikkati çekerek, "Bizim ülkedeki birinci büyük problemimiz terörse ikinci büyük problemimiz de çarpık kentleşme. Bu çarpık kentleşmede, siz bir ülkeye zarar vermek istiyorsanız, terörden daha büyük zarar verebilirsiniz. Çünkü bu çarpık kentleşmeye meydan verdiğinizde daha sonra bunların altyapısını, sosyal donatısını, ulaşımını çözebilmek adına birçok emek, zaman ve para harcamanız gerekiyor." dedi.
Bakan Kurum, İçişleri Bakanlığı Eğitim Dairesi Başkanlığı Durmuş Yalçın Konferans Salonu'nda düzenlenen 104. dönem kaymakam adayları konferansına katıldı.
Kaymakamların, görev yaptıkları yerdeki devletin en büyük temsilcileri olduğunu ve her bakanlıkla ilgili işleri yapmakla mesul olduklarını hatırlatan Kurum, kaymakam adaylarına, İçişleri Bakanı kadar güvenlik ve emniyetten, Adalet Bakanı kadar adaletten, Çevre ve Şehircilik Bakanı kadar çevre ve şehirden anlamaları gerektiğini söyledi.
Kurum, "Kendinize güveniniz tam olsun bir kere ama istişare etmeyi, araştırmayı çok iyi bilmeniz gerekiyor. Bilmeyebilirsiniz, bilmemek ayıp değil ama istişare etmek çok önemlidir. Arkadaşlarınızla da istişare edin ama en son kararı siz vereceksiniz. Bilmediğiniz şeyi kesinlikle araştırın. Bilmeden kadar vermek yanlış bir yola sizi sürükler, o manada araştırmanız, bilgi edinmeniz çok önemli." ifadelerini kullandı.
Kurum, hafta sonları şehirleri ziyaret ettiği belirterek, "İnşallah yerel seçime kadar da tüm şehirlerimize gideceğiz." dedi.
Bu kapsamda son olarak yaptığı Hakkari ziyaretinden örnekler veren Kurum, burada kayyum eliyle ilçelerin yönetildiğini ve şehrin altyapısının bu sayede yapıldığını anlattı.
"Siz alıp o işi çözmekle sorumlu kişisiniz"
Kaymakamların sorumluluk alıp, bazı kararları vermesi gerektiğine dikkati çeken Kurum, "Bazen gidip, 'ben yazıyla istedim, Ankara, ilgili bakanlık yapsın' veya 'benim görevim bunu yazmaktı, ben de bunu yazdım...' Sizin göreviniz yazmak değil, siz postacı değilsiniz. Siz alıp o işi çözmekle sorumlu kişisiniz, bir şekilde çözeceksiniz. İsterseniz oradaki işçiyle, isterseniz bakanlıkla yapın ama o işi yapmak zorundasınız. Biz vatandaşa dokunmak, dinlemek zorundayız ve herkese eşit davranmak zorundayız. Bu sizin en önemli göreviniz." diye konuştu.
Adaylardan kaymakamlık yaptıklarında kapılarını açık tutup, halkı tanıyıp, dilek ve taleplerini dinlemelerini isteyen Kurum, "Bunları yapıyor olmanız, oradaki halkla bütünlüğünüzü, halkla olan uyumunuzu her geçen gün artıracak. Sizin oradaki davranışınız, oradaki tutumunuz çok önemli. Bunu yaptığınız takdirde de zaten halkın gönlünü almış olacaksınız." değerlendirmesini yaptı.
"Bütün ülkemizin mekansal planını çıkarmak zorundayız"
Çevre ve Şehircilik Bakanlığı olarak 100 günlük eylem planında yer alan projelerini hatırlatan Kurum, şöyle devam etti:
"Şehircilik anlamında bizim şöyle problemlerimiz var. Şehirlerin mekansal planlarını yapmamız gerekiyor. Bizim ülkedeki birinci büyük problemimiz terörse ikinci büyük problemimiz de çarpık kentleşme. Bu çarpık kentleşmede, siz bir ülkeye zarar vermek istiyorsanız, terörden daha büyük zarar verebilirsiniz. Çünkü bu çarpık kentleşmeye meydan verdiğinizde daha sonra bunların altyapısını, sosyal donatısını, ulaşımını çözebilmek adına birçok emek, zaman ve para harcamanız gerekiyor."
Türkiye'nin deprem kuşağında bir ülke olduğunu anımsatan Bakan Kurum, çarpık kentleşmenin de 5-6 il dışında diğer tüm illerde bulunduğunu anlattı.
Kaymakam adaylarına gittikleri ilçede bu konuda yapmaları gerekenleri anlatan Kurum, "Biz 100 günlük eylem planına da koyduk. Benim bu bakanlık döneminde yapmam gereken en önemli işin, bu ülkenin mekansal stratejik planının yapılması gerektiğini düşünüyorum. Buna da uğraşıyorum. Bununla ilgili üniversiteyle beraber çalışıyoruz. Bütün ülkemizin mekansal planını çıkarmak zorundayız. İlçelere gittiğinizde boş bulunan arsayı herkes bir şekilde 'şöyle bir proje yapmalıyız' gibi yaklaşımlarla proje gerçekleştirebilir." ifadelerini kullandı.
Kaymakam adaylarına şehrin koordinasyonunu sağlamaları için geniş bir vizyonla bakmaları gerektiğini aktaran Kurum, görevli gittikleri şehrin haritasını incelemeleri, istatistik tutmaları ve kaynakları verimli tutmaları tavsiyesini de verdi.
Kaymakamların ilçeyle ilgili ihtiyaç taleplerine koşarak karşılık vereceklerine işaret eden Kurum, "Biz zaten hizmet için geldik. 50 yıl kaymakamlık yapsanız da olur, yapmasanız da olur, aslolan 3-5 sene yapın, iz bırakın." dedi.
Çevre ve Şehircilik Bakanı Kurum, kentsel dönüşüm projelerine de değinerek, kaymakam adaylarından ilçelerine gittiklerinde, ilçenin ihtiyacına ve vatandaşların bu konudaki talepleriyle ilgili de kentsel dönüşüm kararları almaları gerektiğini ifade etti.
İklim değişikliğinin de önemli bir sorun olduğuna dikkati çeken Kurum, artık metrekareye bir ayda yağması gereken yağmurun bir saatte yağıp, dereleri, altyapıları, kanalizasyonları ve köprüleri zarara uğrattığını söyledi.
Bu konuda tüm Karadeniz'de stratejik bir eylem planı hazırladıklarını anlatan Kurum, şöyle konuştu:
"Derelerin kesitleri, dere koruma bandı üzerindeki yerleşim alanları, kanalizasyonun, menfezin kesiti, köprünün dere güzergahından geçiyorsa sağlam bir zemine oturup, oturmadığı, oturmadıysa kazıklı mıdır, değil midir gibi birçok şeyin sizi her yere nüfus ederek, araştırarak, bunları tespit etmeniz gerekiyor. O gün orada bir milyon para harcarsınız, selden önce harcadığınız bu para belki devletimizi 50-100 milyondan kurtarır."
Bakan Kurum, Sıfır Atık Projesine ilişkin de kaymakam adaylarını bilgilendirerek, 750 kamu kuruluşunda uygulama yapacaklarını ve sıfır atıkla yıllık 12 milyar lira kaynak tasarrufu sağlanacağını anlattı.
"En zor iş insan idare etmektir." diyen Kurum, kaymakam adaylarından görevlendirildikleri ilçelerde adil, gönlü geniş ve rol model olmalarını, yanlarında çalıştırdıkları kişileri korkutarak değil saygıyla çalıştırmalarını istedi.
Kursun hayırlı olmasını dileyen Kurum, kaymakamların sorularını da yanıtladı.