Bir Yerde Çalıştay, Diğer Yerde Protesto
Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Menderes Türel, "Bu dönemde Cem Evleri’nin ardı ardına her yerde açılması da demokratikleşmenin bir sonucudur.
Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Menderes Türel, "Bu dönemde Cem Evleri'nin ardı ardına her yerde açılması da demokratikleşmenin bir sonucudur. Şimdi artık Cem Evleri konusunda da inşallah herkesi hoşnut edecek daha ileri düzenlemeler yapılacaktır. Alevilik meselesi, tarihimizde inanç kaynaklı değil, siyaset kaynaklı bir mesele olarak ortaya çıkmıştır" dedi.
"Türkiye'nin Demokratikleşmesi ve Alevi Talepleri" başlıklı Alevi Çalıştayı, siyaset bilimci Dr. Murat Yılmaz, Prof.Dr. Berat Özipek'in moderatörlüğünde yapıldı.Su Otel'de düzenlenen Alevi Çalıştayı'nda konuşan Büyükşehir Belediye Başkanı Menderes Türel, bu tür toplantı serilerinin Türkiye'de demokrasi yolundaki meseleleri ele almak için başlatıldığını kaydetti. Antalya gibi bir şehirde bütün Türkiye ve dünya meselelerinin ele alınacağını aktaran Başkan Türel, tartışmaların sonucunda çıkan sonuçlarla tüm dünyaya bir ışık tutulmaya gayret edileceğini söyledi.
Konuşmasında "Neden Alevilik meselesi'?" diye soran Başkan Türel, "Çünkü Antalya Abdal Musa Hazretlerinin şehridir ve elbette ki bu konuda öncü olması lazım gelen bir şehirdir. Antalya, Türkiye'nin birliğine ve dirliğine destek olacak bir şehirdir ve başladığım günden itibaren Antalya'da birlik ve beraberliği sağlamak hedefimiz, gayretimiz vardır. Nihayet, çünkü, hükümetimiz, bu konudaki çalışmalarını hızlandırmıştır ve artık Türkiye kardeşliğini bu adımlarla pekiştirmek durumundadır ve herkes gibi biz de buna katkı yapmak mesuliyetini taşıyoruz" şeklinde devam etti.
Birkaç gün önce Türkiye'ye gelen Papa'nın Ortodoks Kilisesi ile birlik mesajı verdiğini hatırlatan Başkan Türel, "Avrupa'da mezhep savaşları 16. ve 17. asırlarda yaşandı ve bugün artık böyle bir mesele yok. Dünya böyleyken, İslam aleminde halen Sünnilik, Şiilik meselesinin, üstelik Irak'ta, Suriye'de gördüğümüz şekilde devam etmesini kabul etmek mümkün değildir. Türkiye'de ise Alevilik meselesi, tarihimizde inanç kaynaklı değil, siyaset kaynaklı bir mesele olarak ortaya çıkmıştır. Yakın tarihte de Dersim olayları ile büyümüş, sonra da çeşitli diğer konular gibi bir devlet geleneği içerisinde, demokrasimizin noksanlıkları içerisinde çözümsüz bırakılmıştır" ifadelerini kullandı.
"MESELE KİM HAKLI KİM HAKSIZ MESELESİ DEĞİLDİR"
Demokratikleşmenin ancak hak ve özgürlüklerin genişletilmesiyle olacağını dile getiren Başkan Türel, "Türkiye artık bu meseleleri çözmek durumundadır. Şüphesiz, şunu inkar edemeyiz ki, on yıllardan beri memleketimizde korku duvarları inşa edilmiştir, değişik kesimlerde farklı peşin hükümler meydana gelmiştir ve her çözüm adımı farklı tepkilerle karşılaşmaktadır. Nitekim bir Dersim konusu konuşulduğunda bu korku duvarlarını görebiliyoruz. Oysa büyük bir devlet ve büyük bir millet tarihindeki acılardan ders çıkararak büyür, kuvvetlenir. Mesele kim haklı kim haksız meselesi değildir, ortada bir acı varsa, bu hepimizin ortak acısı olmalıdır. Ama artık inşallah Türkiye güçlü ve kararlı siyasi irade ile bu zorlukları bir bir aşacaktır" dedi. Başkan Türel sözlerini şöyle sürdürdü:
"Ben her zaman her yerde şunu söylüyorum, söylemeye de devam edeceğim, 'Peygamberimiz Hazreti Muhammed, onun sevgilisi Hazreti Ali'miz, O'nun sevgili oğulları Hz. Hasan ve Hz. Hüseyin, Hacı Bektaşi Velimiz, Abdal Sultanımız bizi sadece ve sadece birleştirir, kimse bizi onlar adına bölemez, ayıramaz.' Hazreti Ali'miz, Peygamber efendimiz için de bizim için de sevgililerin sevgilisidir. O Ali ki, Peygamberimizin yatağına yatarak kendisini feda etmiştir. O Ali ki, yüce Peygamberimiz 'Ali'nin eti benim etimdir. Ali'nin canı benim canımdır. Ali'nin kanı benim kanımdır. Her kim ki Ali'yi severse, beni sever, Beni seven de Allah'ı sever. Her kim ki Ali'ye düşman olur, bana da düşman olur, Bana düşman olan da Allaha da düşman olur' demiştir. 'Ben ilmin şehriyim, Ali de onun kapısıdır' sözü kadar güzel bir söz olabilir mi? İşte bu yüzden Abdal Musa'nın piri Hacı Bektaş'ı Veli Hazretleri 'Bizim erkanımız; ahlak'ı Muhammed'i ve edebi Ali'dir' demişti. Bize düşen bu kardeşliği yaşayarak, yaşatarak onlara layık olmaktır. Bir taraftan Ahmet Yesevi'yi Türklüğün büyük ismi diye tanıyıp, diğer taraftan Hacı Bektaş'lara uzak durmak mümkün müdür? Hepsi aynı kaynaktan gelip aynı menzile giderler. Bu birliği mutlaka yakalayacağız ve aziz milletimiz bu büyük zenginlikle büyüyecek."
"ABDAL MUSA'YA YAKIŞIR CEM EVİ OLACAK"
Hükümetin Alevilik konusunda atacağı samimi adımlara inanıp güvendiğini kaydeden Başkan Türel, "AK Parti döneminde Hristiyan vatandaşlarımızın da haklarına her zaman saygı gösterilmiştir. Biz inanç hürriyetine inanan insanlarız ve zaten Anadolu'nun mayasında bu hoşgörü ve kardeşlik vardır. Şu anda din derslerinin, ders kitaplarının gözden geçirilmesi gibi çalışmalar da peşin hükümlerin aşılması bakımından fevkalade önemlidir. Bu dönemde Cem Evleri'nin ardı ardına her yerde açılması da demokratikleşmenin bir sonucudur olmasaydı ve bu bizi hakikaten mutlu etmektedir. Şimdi artık Cem Evleri konusunda da inşallah herkesi hoşnut edecek daha ileri düzenlemeler yapılacaktır. Antalya'da ise zaten biz beklemedik. Cami projemizle beraber Cem Evi Projemizi de açıkladık. İnşallah Abdal Musa Sultan'ın da hatırasına yakışacak güzel bir projeyle Cem Evimizi yapacağız" diye konuştu.
Antalya'da her zaman demokrasiden, hak ve özgürlüklerden yana olacaklarının altını çizen Başkan Türel, "Bugün bu toplantıdan da hem Antalya Büyükşehir Belediyesi olarak biz ne yapabiliriz hem de Antalya'dan hükümetimizin çalışmalarına nasıl bir katkı veririz sorularına da cevap olacak fikirler, tavsiyeler çıkacağını ümit ediyorum. İhtiyaç duyulduğu takdirde bu çalışmaya devam da ederiz. Antalya'nın kültür hayatının, fikir dünyasının bu çalışmalarla zenginleşeceğine inanıyorum" dedi.
Türel, haftaya da Roman çalıştayı yapacaklarını sözlerine ekledi.
TÜREL'DEN PROTESTOYA CEVAP
Türel, çalıştayın protesto edilmesi ile ilgili olarak ise şu açıklamayı yaptı:
"Burada dostluğu, birliği, beraberliği, kardeşliği pekiştirmek adına yaptığımız çalıştayın Antalya'da bazı kişiler tarafından protesto edilmeye çalışıyor ve araya nifak tohumları sokulmaya çalışılıyor."
Türel'in konuşmasının ardından çalıştay basına kapalı devam etti.
ÇALIŞTAYA KATILANLAR
Çalıştaya, Dünya Ehli Beyt Vakfı'ndan Fermani Altun, Alevi dedesi Hüseyin Dede Kargınoğlu, Stratejik Düşünce Enstitüsü'nden Kürşat Birinci, Gazeteci -yazar Halime Kökçe, Ak Parti Alevi Çalıştayları Koordinatörü Necdet Subaşı, Gazeteci Yazar Erol Göka, Abdal Musa Dernahı Postnişini Hüseyin Eriş, Abdal Musa Dernek Başkanı Ali Eriş, Alevi Bektaşi Federasyonu Genel Başkan Yardımcısı Hakverdi Çelik, Hacı Bektaş Vakfı Antalya eski Şube Başkanı Kazım Engin, Tahtacılar Derneği Genel Başkanı Yolcu Bilgiç, Akçaniş Tahtacılar Dernek Başkanı Şener Sarıçiftçi, Alevi Kültür Dernekleri eski Antalya Şube Başkanı Ergün Kurt, Yuvalı köyü dedesi Haydar Demirayak, Finike Alevi Kültür Dernekleri Şube Başkanı Hakkı Bulut, Alevi Kültür Dernekleri eski Genel Başkanı Atilla Erdem, Döşemealtı Alevi Kültür Derneği Başkanı Savaş Sezgin katılıyor.
ÇALIŞTAYA PROTESTO
Öte yandan, bir bazı alevi derneklerinden oluşan yaklaşık 30 kişilik grup, Cam Piramit önünden çalıştayın yapıldığı otele ellerinde din dersi uygulamasını eleştiren dövizler taşıyarak geldi. Sloganlar atan gruba çevik kuvvet ekipleri de eşlik etti. Otel önünde açıklama yapan grup, ıslık ve alkışlarla protesto ederek otelden ayrıldı. - ANTALYA