Bir Karton Bir Falçata ile Mahalle İnşa Ediyor
Atık malzemelerden yararlanarak haritalarda yeri ve izi olmayan maket mahalleler yapan İzmirli Nurettin Ataman, maketlerinin film sektöründe mekan olarak kullanılabilecek nitelikte olduğunu çağrısında bulundu.
Atık malzemelerden yararlanarak haritalarda yeri ve izi olmayan maket mahalleler yapan İzmirli Nurettin Ataman, maketlerinin film sektöründe mekan olarak kullanılabilecek nitelikte olduğunu çağrısında bulundu.
İzmirli Nurettin Ataman'ın 2008 yılında doğduğu evin özlemini yansıtmak isterken başlayan maket yapım serüveni sınırsız hayallerin ortaya konulan somut projelerine kadar uzanan bir köprü oluşturmuş. Ataman, "Özlemle başlayan serüvenin verdiği kurslarla pekiştirildiğini belirterek, "Yaşattığımız hayatta beton blokların içinde nefes alamadığımızı düşünerek yaşıyoruz. 4,5 yıl önce Bodrum'da başlayan bu kendi çapımdaki çalışmalar daha sonra İzmir'de 8 kursiyerimin olmasına kadar devam etti" dedi.
Hayalin sabır ile birleşmesinden yola çıkılarak oluşturulan eserlerin özünde sükunet olduğunun altını çizen Ataman, her bir eserinde ayrı bir ruh halinden haberdar ettiğini, bu yüzden inşa ettiği ev ve mahallelerde insan figürlerine ver vermediğini söyledi. Ataman, "Maket gözü ile bakarsanız detayları fazla irdelemezsiniz. Ama baktığınız eserde geçmişten gelen dokuyu hissederseniz o mahallede yaşayan Ayşe Teyzelere, Hüseyin Amcalara ve Fatma Ablalara gidersiniz. İnsanlar buraya baktıkları zaman kendi parçalarından birilerini görsün istiyorum. Örneğin kaybettiği babaannesini. Onların hayallerini yönlendirmek istemedim. Yoksa yolda yürüyen, pencereden bakan bir teyze yapardım. Ancak o ten sıcaklığında birebir insan figürünü vermek, bebeksi şeylerde vermek mümkün değil. Ama siz bunu beyninizle oraya koyabilirsiniz. Çünkü bu evlere bakan herkes bir hayal içinde bakıyorlar' diye konuştu.
SIRADA İSTANBUL VAR
Asıl mesleğinin gıda sektörü üzerine olduğunu açıklayan Nurettin Usta, hiçbir eğitim almadan yeteneğini akademik eğitimi ile taçlandırmak istediğini söyledi. 4,5 yıllık yeteneğinden yola çıkılarak kendisine sanatçı denilmemesi gerektiğini bunun için önümüzdeki yıl Güzel Sanatlar Fakültesi'ne gideceğini belirten Ataman, sanata karşı da ayrı bir duyarlılık beslediğini kaydetti. Parmakları ile İstanbul'a da dokunmak istediğini ve yeteneği ile tarihi yapılarda yaşanmışlıkları yansıtmak istediğini dile getiren Ataman, "İçimde bunu daha da ileriye taşımak var. Ama bu çok uzun uğraşlar sonrasında olabilecek bir şey. Ben bunu hiçbir zaman satmak için yapmadım. 4,5 yıldan beri bunu icra ediyorum. Çünkü ısmarlama sanat olmaz. Kendimi de yeterli görmüyorum. Aslında ben sanatçı falan değilim. Sanatçı olmak o kadar da kolay değil. Bunun için belli bir süreç geçmesi lazım. Önümüzdeki yıl Güzel Sanatlar Fakültesi'nde okumak istiyorum. Birebir de olmasa yüzde 80 hayal ettiğimi ortaya koyuyorum. Şimdi daha çok adrese dayalı çalışmak istiyorum. Bir asansör projem var. İzmir'de bulunan Tarihi Asansör ve bulunduğu sokak ile Dario Moreno ve Moster Köprüsü'nün yanı sıra büyüleyici İstanbul'da bulunan Kız Kulesi, Galata Kulesi'ni yapmak istiyorum' dedi.
"ÇEKİMLER MAKET MEKANLARDA YAPILABİLİR"
Uyguladığı teknik de eserlerinin mahalle konumuna getirilmesine örnek bir çalışmaya tanık olmadığını bundan dolayı da muzdariplik yaşadığını söyleyen Ataman, özellikle dizi ve film sektörünün temsilcilerine seslenerek şöyle konuştu:
"Benim çalıştığım tarzda kullanılmış malzemelerle teknik yok. Yaptığım maketlerin fotoğraflarına bakanlar da hayranlık içindeler. Zannetmiyorum böyle bir tekniğin olacağını. Görsem daha iyi olacak. Belki de çok ileri bir tekniktir. Çünkü hiçbir eğitim almadan kendime özgü geliştirdiğim tekniklerle bunu yapıyorum. Aslında sinema, dizi film konusunda Avrupa'da bir yeni bir dal çekim tekniği geliştirilmiş. Ülkemizde sık olmasa da sadece bilgisayar ortamında kullanılıyor. Çekimler genellikle maket yapılar içinde yapılıyor. Maketleri bilgisayara yüklüyorlar sonra da insanları içine yerleştiriyorlar. Keşke biri bana gelse istediği alanı söylese de ben de isteğine karşılık harikalar oluştursam."