Bilirkişilik Sempozyumu

Adli Tıp Kurumu Başkanı Doç. Dr. Yalçın Büyük, bilirkişiliğin, adalet hizmetlerinin işleyişine, yerine getirilmesine uzman kimliğiyle katkı sağlaması gerekirken zamanla mecrasından uzaklaştırıldığını, belirli kimselerin kazanç kapısı haline getirildiğini ve emeklilik sonrası kazançlı bir meşguliyet vasfına büründürüldüğünü söyledi.

Bilirkişilik Sempozyumu'nda konuşan Büyük, yargılama sürecinin herhangi bir aşamasında birçok davada teknik ve özel bir yetki gereksinimine ihtiyacın her zaman olabildiğini ifade ederek, bu durumlarda uzman bilgisinden faydalanılan bilirkişilik faaliyetinin hüküm oluşturmak, hüküm vermek anlamına gelmediğini belirtti.

Büyük, bunun aynı zamanda hakimin bu anlamdaki yetkisini devretme çabası olarak da algılanamayacağını dile getirerek, bilirkişinin, somut olayla ilgili mesleki özel teknik bir bilgiye sahip olmayanlara hüküm vermelerinde yardımcı olmak üzere bu bilgiyi sunduğunu kaydetti.

Osmanlı hukuk sisteminde de bilirkişilik uygulamasının olduğunu ifade eden Büyük, şöyle devam etti:

"Tüm hukuk sistemlerinde kendisine özel bir yer edinmiş olan bilirkişilik uygulaması ülkemizde maalesef zamanla sorunlu bir alan haline gelmiş. Aslında bir meslek mensubunun belli dönemlerinde belki icra edeceği, süreli bir meşguliyet olarak değerlendirilmemesi, bir meslek olarak algılanmaması gerekmesine rağmen zaman içerisinde bunun bir meslek haline gelmiş olduğunu görüyoruz. Aslında adalet hizmetlerinin işleyişine, yerine getirilmesine uzman kimliğiyle katkı sağlaması gerekirken bilirkişilik zamanla mecrasından uzaklaştırılmış, belirli kimselerin kazanç kapısı haline getirilmiş ve emeklilik sonrası kazançlı bir meşguliyet vasfına büründürülmüştür. Uygulanmakta olan sistem ise gerçekten işin ehli olan uzmanların bu işi yapmalarını, seçilmelerini garanti altına alamamaktadır maalesef. Yine bu sistem, izlem, koordinasyon, etik ilkelerinin belirlenmesi ve bunların takibine de imkan tanımamaktadır. Yargılama sistematiği içerisinde üstlenmiş olduğu rolün ağırlığına ve ciddiyetine rağmen kötüye kullanılması sonrasına mecrasından uzaklaştırılmıştır. Mecrasından uzaklaştırılan bilirkişilik sisteminin artık bir kurumsal yapıya kavuşturularak disipline edilmesi gerektiği konusunda şüphe bulunmamaktadır."

Büyük, bilirkişilik sorunlarının çözümü için hazırlanan kanun taslağını sempozyumda multidisipliner bir yaklaşımla tartışma, değerlendirme ve sorunlara ortak akılla çözüm bulma fırsatı bulacaklarını kaydetti.

Sempozyum hakkında

Adalet Bakanlığı Hukuk İşleri Genel Müdürlüğü'nce düzenlenen "Bilirkişilik Sempozyumu"nun bugünkü oturumlarında, "Bilirkişilik kurumunun işleyişinden kaynaklı sorunlar ve çözüm önerileri" konusu ele alındı.

Sempozyumun yarın yapılacak oturumlarında da "İş hukuku uyuşmazlıkları ve iş kazalarından kaynaklanan davalarda bilirkişilik", "Hakim ve savcıları hukuki konularda bilirkişiye başvurmaya iten sebepler", "Hakimin mesleki bilgisiyle çözümlenebilecek konularda bilirkişi raporu alınmasının engellenmesi için yapılabilecek düzenlemeler", "Hukuki konularda bilirkişiye başvurma konusunda Yargıtay ve Danıştay'ın yaklaşımı", "Tıbbi hatalardan kaynaklanan davalarda bilirkişilik sempozyumu sonuç bildirisinin değerlendirilmesi", "Adli Tıp Kurumu'nun mevcut yapısı ve yaşanılan sorunlar" ile "Trafik kazalarından kaynaklanan davalarda bilirkişilik" konuları ele alınacak.