Beyşehir Gölü kıyıları, yaz mevsiminin ilk günlerinde adeta kuş cennetine döndü

Türkiye'nin en büyük ikinci milli parkı olan Beyşehir Gölü Milli Parkı, 190 kuş türüne ev sahipliği yaparken, fotoğraf tutkunları ve doğa severlerin de uğrak yeri haline geldi.

Pandemi kısıtlamaları ve tatlı su göllerinde devam eden avlanma yasağı nedeniyle geniş bir alana yayılma imkanı bulan kuşlar, renkli görüntüler oluşturuyor.

Göl kıyıları; sakar meke, bahri, karabatak, balıkçıllar, martı gibi onlarca türe ev sahipliği yapıyor.

Beyşehir Gölü'nün su seviyesi, tarımsal sulama ve artan sıcaklar nedeniyle önemli ölçüde düşerken, su bitkileri ve yosunlaşmanın yoğun olarak gözlendiği alanlarda kuşların beslenme imkanları genişledi.

Göldeki balıklarla beslenen kara bataklar, park halindeki balıkçı teknelerinin üzerine çıkarak su yüzeyindeki balıkları takip altına alıp avlarını bekliyor. Farklı türlerdeki balıkçıl kuşları ise özellikle su bitkileriyle kaplı bölgelerde hareketsiz bekleyerek yaklaşan avlarını yakalamaya çalışıyor.

En büyük popülasyona sahip su kuşlarından sakar mekeler, kıyılarda oluşturdukları yuvalarında kuluçkaya yatıyor. Yumurtalarından çıkan sakar meke yavrularının ebeveynleriyle su yüzeyindeki beslenme mesaileri ise güzel görüntüler oluşturuyor.

Selçuk Üniversitesi Kuş Gözlem Topluluğu Akademik Danışmanı Araştırma Görevlisi Osman Nurullah Berk, AA muhabirine, farklı tarihlerde yapılan çalışmalarda, Beyşehir Gölü'nde 190 kuş türünün yaşam sürdüğünün tespit edildiğini bildirdi.

Bu sayının, güz ve bahar döneminde göç mevsimine bağlı olarak değişebileceğini dile getiren Berk, sayının 200'ü rahatlıkla geçebileceğini belirtti.

Berk, her yıl dünyada eş zamanlı olarak yapılan kış ortası su kuşu sayımının Türkiye'de de Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğü desteğiyle gerçekleştirildiğini anlattı.

Bu çerçevede Beyşehir Gölü'nde de bu sayımların yapıldığını aktaran Berk, "2021 yılı raporlarında, göl ve çevresinde 184 bin 75 su kuşu sayıldığı yer alıyor. Bunun dışında binlerce ötücü ve yırtıcı kuş bölgede hayat sürmektedir." diye konuştu.

Berk; flamingo, leylek, turna, ak pelikan, çeltik gibi birçok göçmen kuşun da Beyşehir Gölü'ne geldiğini sözlerine ekledi.

"Beyşehir Gölü kuş cenneti"

Beyşehir Birliği, Göl, Doğa ve Çevre Koruma Derneği Başkanı Bekir Sami Tan, AA muhabirine, avlanma yasağı sebebiyle kuşların rahatsız olmadığını, rahatça beslenip üreyebildiklerini söyledi.

Beyşehir Gölü'nün onlarca farklı türdeki binlerce kuşa ev sahipliği yaptığını anlatan Tan, şunları kaydetti:

"Göçmen kuşlar da göle geliyor. Buradaki rahatı hiçbir yerde bulamadıklarından dolayı tüm kuşlar kuluçkalarını, üremelerini rahatlıkla yapıyorlar. Beyşehir Gölü, cennettir. Gölümüzün, kuşlarımızın, canlılarımızın kıymetini bilelim, onları rahatsız etmeyelim. Buraya yerli ve yabancı çok sayıda turist geliyor; mekeleri, karabatakları, ördekleri, martıları seyrediyorlar, çok hoşlarına gidiyor. Kuşlar çok rahatlar, burada huzur içinde üreme dönemlerini tamamlıyorlar. Kuşların büyük bölümü balıkla besleniyor. Balık avlama yasağı olduğundan kuşlar rahatlıkla avlanıp, beslenebiliyor."

Tan, Beyşehir Gölü'nün, bu güzellikleriyle fotoğraf tutkunları ve doğa severlerin de uğrak yeri haline geldiğini belirterek, "Fotoğraf tutkunları tur halinde değil de daha çok bireysel geliyorlar. Göl çevresindeki pansiyon ve otellerde konaklıyorlar. Onlar da göldeki farklı kuş türlerini fotoğraflayarak kayıt altına alıyor." ifadelerini kullandı.