Berlin Kaplanı Filminin Berlin Galası Gerçekleştirildi
Ata Demirer'in senaryosunu yazdığı ve oynadığı 'Berlin Kaplanı' filminin Berlin galası Alhambra Sineması'nda gerçekleştirildi.
Ata Demirer'in senaryosunu yazdığı ve oynadığı 'Berlin Kaplanı' filminin Berlin galası Alhambra Sineması'nda gerçekleştirildi.
Gala gecesine, filmin yönetmeni Hakan Akgül, oyuncular Ata Demirer, Necati Bilgiç, Nihal Yalçın, Tarık Ünlüoğlu, Özlem Türkad, Numan Acar, Carlos Hein ve Julia Dietze katıldılar.
Bir bölümü Berlin'de çekilen filmin Berlin gösterimine yoğun ilgi vardı. Yeni atanan Berlin Büyükelçisi Hüseyin Avni Karslıoğlu, Berlin Eyalet Bakanı Dilek Kolat, bazı milletvekilleri ile çok sayıda vatandaş da Berlin Kaplanı'nın ilk gösterimini izlemek üzere Alhambra Sinemasındaydı.
Filmden sonra sahneye çıkan film ekibi izleyicileri selamladı ve bir müddet film üzerine izleyiciyle sohbet etti. Berlin Kaplanı Filmi, kahramanı Almanya'da yaşayan ikinci kuşak bir Türk olduğu için, gurbetçi vatandaşlar tarafından oldukça benimsendi.
Filmin ardından düzenlenen basın toplantısında soruları yanıtlayan Ata Demirer, kendi çocukluğunun bir kısmının da filmde anlatılan hikaye gibi geçtiğini söyledi. Çocukken, Almanya'da yaşayan akrabalarının yazın getirdikleri çikolata, eşofman gibi hediyelere sevindiklerini kaydeden Demirer, bu ve buna benzer binlerce hatıranın biriktiğini ve bunları bir film yapma zamanın geldiğini belirtti.
Herşeyin gülmek olmadığına değinen Demirer, eğlenceli bir film olmasına rağmen Berlin Kaplanı'nın duygulara da hitap ettiğini ve artık gurbette de bir hikayemizin olduğunu söyledi. Filmde gurbetçi profiline de bir gönderme olduğunun altını çizen Ata Demirer, 'Biraz da bu profili, bugüne kadarki gurbetçiye bakış açısının ne kadar doğru olduğunu sorgulamak istedim. Filmde asıl anlatmak istediğim herkesin önce insan olduğuydu. Birbirini seven insanların birarada olması ve birbirlerini kırmaması gerekir. Birarada iken insanlar sevgi sayesinde birçok şeyi başarabilir, bunu anlatmak istedim. 'Uğruna dövüşeceğim bir şey yoktu ondan kaybediyordum' cümlesi önemli bir cümle bence' ifadelerini kullandı.
Gurbette yaşayan vatandaşlarımızın naifliklerinin çok yüksek dozda olduğunu ve bunun da mükemmel bir artı değer olduğunu kaydeden Demirer, bunu da uyaranların yurt dışında daha az olmasına bağladı. Türkiye'de uyaranların daha fazla olduğunu vurgulayan Demirer, bunun insanları daha hızlı düşünmeye sevkettiğini kaydetti. Bir aile Film yapmak istediğinin altını çizen Ata Demirer, 'Benim çocukluğum da çok renkli geçti ve benim yaşantımdan da kesitler var filmin içinde. Mesela o top oynayan küçük şişman çocuk benim; beni de küçükken hep kaleye geçirirlerdi ve top oynatmazlardı. Aradan yılar geçse de tekrar seyrettiğimizde keyif almalıyım yaptığım filmden. Ben ileride de mutlu olabileceğim, utanmayacağım şeyler yapmak istiyorum. Bu benim inandığım bir şey aynı zamanda' dedi.
Oyuncu Necati Bilgiç ise herşeyin önce senaryoyla başladığını, senaryonun ve yönetimin çok güzel olduğunu söyledi. 'Arabesk' filminden sonra ikinci kez bir sinema filminde oynadığının altını çizen Bilgiç, güzel bir çalışma olduğunu, oynarken keyif aldığını ve filme gelen olumlu tepkilerin de kendisini mutlu ettiğini belirtti.