Haberler

Belediye Davasına Devam Edildi

Belediye Davasına Devam Edildi
Haberler
Haberler
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş

İzmir Büyükşehir Belediyesi Başkanı Aziz Kocaoğlu'nun 397 yıl hapis istemiyle çete lideri olarak yargılandığı 130 sanıklı davanın duruşmasına devam edildi.6'ncı gün yapılan duruşmada Kubilay filminin yapımcısı Faik Ahmet Akıncı'nın sözleri güne...

İzmir Büyükşehir Belediyesi Başkanı Aziz Kocaoğlu'nun 397 yıl hapis istemiyle çete lideri olarak yargılandığı 130 sanıklı davanın duruşmasına devam edildi.

6'ncı gün yapılan duruşmada Kubilay filminin yapımcısı Faik Ahmet Akıncı'nın sözleri güne damga vurdu. Yönetmen Akıncı,

tüm belediyelerle çalıştığını belirterek "Ne geldisye başıma 2009 yılında Kubilay filmini çektikten sonra geldi. Asteğmen Kubilay'ın başını kesen Derviş Mehmet ve adamlarını konu alan Kubilay filmini çektim. Önce İstanbul Büyükşehir Belediyesi daha sonra diğer belediyer beni dışladılar. Her şeyimi sattım ve filmi yine de çektim. Filme 2 milyon TL para harcadım" dedi.

Filmi çektikten sonra şirketinin battığını anlatan Yönetmen Akıncı, şöyle konuştu: "Ben üretici bir firmayım. İstanbul ve Türkiye'nin bir çok yerinde kültür merkezlerini işletiyordum. Sadece AKP'li belediyeler ile çalışan kültür müteahhidiyim. Ayrıca KTÜ Mimarlık Fakültesi mezunuyum. Bu zamana kadar hiçbir CHP'li belediyeden ve partiden ihale almadım. CHP Kartal İlçe Örgütüne üyeyim. Benim tek örgütüm var o da CHP'dir. Ne geldiyse başıma 2009 yılından sonra geldi. Asteğmen Kubilay'ın başını kesen Derviş Mehmet ve adamlarını konu alan Kubilay filmini çektim.Önce İstanbul Büyükşehir Belediyesi daha sonra diğer belediyer beni dışladılar. Her şeyimi sattım ve filmi yine çektim. Filme 2 milyon TL harcadım. Bir televizyon kanalı bana filmi yayınlamama karşılığında 3 milyon TL teklif etti. Ama ben dinlemedim ve çalışmalarını başlattım. Daha sonra Ergenekon'dan mahkemeye çıktım.Sinema salonları organizasyonları iptal edince şirketim battı. Kubilay filmi Türk halkının da desteği ile DVD satışı yaptı. Bu baskından sonra televizyon kanalı protokolü iptal etti."

BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİNDEN HER ÇIKIŞIMDA POLİS DONUMA KADAR ARADI

İzmir Büyükşehir Belediyesi ihalesine fesat karıştırmakla suçlandığını belirten yönetmen Akıncı, "İhaleden bir hafta önce İzmir'e geldim.Evrakları aldım ama belgeler içinde İSO 2001 belgesi olmadığı için ihaleye arkadaşımın şirketi adına giremedim. İhalede teminatım olsaydı kendi firmamla ihaleye girecektim. Türk Harb-İş Sendikası eski Genel Başkanı CHP Genel Başkan Yardımcısı İzzet Çetin bana, 'Seni Aziz Kocaoğlu ile görüştüreyim. Sana destek olsun da biraz çalışmana kaynak bulursun' dedi. İzmir'e, Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu ile görüşmek üzere geldim ama görüşemedim. Ben sendika uzmanıyım.Sendikalarda hocalık yapıyorum. Dava nedeniyle üniversitedeki işimden kovuldum. İzmir Büyükşehir Belediyesi'nden her çıkışımda polis tarafından bir apartman boşluğuna çekilerek tepeden aşağıya kadar yani donuma kadar arandım.Sürekli sırt çantası taşıdığım için 'şüphelendik, bomba var' dediler. Belediyeye düzenlenen operasyonda beni gözaltına alanların daha önce beni arayan polisler olduğunu gördüm"

Hakimin "neden şikayetçi olmadınız?" sorusuna ise, "Onların görevlerini yaptığını düşündüğüm için şikayetçi olmadım" dedi.

Mahkeme heyeti karşısına çıkan Genel Sekreter Yardımcısı Serpil Baran, "Ortada haksız ekonomik kazanç diye bir şey yok. İşi yasalarla hizmet etmek olan belediye yapısının nasıl bir örgüt olduğunu anlamış değilim. Kesinlikle suç işlemedim, örgüte de üye olmadım" diye konuştu.

Fotoğraf çekimi ve çekilen fotoğrafların masa üstü filme dönüştürülmesi ihalesine fesat karıştırmak suçlamasıyla yargılanan Baran, sözlerini şöyle sürdürdü: "Belediyede ihaleler devlet ihale kanununa ve kamu ihale kanununa göre yapılır. Fotoğrafçılık sanat dalıdır. Reklamcılık da fotoğrafçılığın aksine İletişim Fakültesi'nde dersleri verilir.İkisinin de uzmanlık gerektiren işler olduğu açıktır. Bahsedilen alımlarda kamu zararı da yok"

Hakim, Baran'a 'Hakan Say'ı tanıyor musun?' diye sordu. Baran ise,"Hakan Say ile görüşmem olmadı. Aldığı ihalelerden sonra yapacağı işlerle ilgili evrakları sunarken gelir" yanıtını verdi. Hakan Say ile Cengiz Başkurt arasındaki telefon görüşmelerinde isminin geçtiği konusunda ise Baran, "Kendi aralarındaki bir telefon görüşmesi ile ilgili bilgim yok. Görüşmeler kendi arasında olan şeyler" ifadelerini kullandı.

BAŞKURT 'A SAY VE BALKAN FESTİVALİ SORULDU

İhale bilgilerini organizatörlere açıklamak, gizli bilgileri vermek ve örgüte üye olmakla suçlanan Büyükşehir Belediyesi Kültür Müdürlüğü personeli Cengiz Başkurt, şöyle konuştu: "Benim örgütle bir ilgim ve bilgim yoktur.Hakan Say, her yıl geleneksel olarak gerçekleştirilen Balkan Festivali Organizasyonu'nun aksaması üzerine beni aradı. İhalenin yapılıp yapılamayacağını sordu. Ben de zaten 'bilgim yok, telefon açıp öğreneyim' dedim. Belediyede yapılan ihaleler ve çalışmalarla ilgili yetkili ve bilgili bir kişi zaten değilim" diye konuştu.

Hakim, "Telefon konuşmasında 'yaklaşık maliyet belirleniyor' demişsin. Ayrıca Betül isimli kişi ile görüşüp konuyu Hakan Say'a anlatmışsın" cevabı üzerine Başkurt, "Sadece bilgi aldım. İhalenin yapılıp yapılmayacağını öğrendim. Durum bu kadardır" dedi. Hakim'in "Hakan Say bazı sıkıntılardan bahsediyor. Ayrıca 'başkanla görüşmem gerek' diyor. Sonra da 'Serpil Baran ve ekibi 19 Mayıs ile ilgili bir şeyler karıştırıyorlar' diyor. Sen de 'evet' diyorsun.Hakan Say'ı Özel Kalem Müdürü Levent İşler'e yönlendiriyorsun. Onun sıkıntısını sen de biliyorsun. Problemleri anlatıyor ve sen de onaylıyorsun. Tüm bunları teyit ediyorsun. Bunlar neyi kapsıyor anlat" diye sordu.

Bunun üzerine Başkurt şöyle konuştu: "Hakan Say ciddi bir rahatsızlık içindeydi.Ortalıkta konuşma' diyerek yol gösteriyordum. Kendi sıkıntılarını bildiğim için amacım sağlıklı görüşmeler yapmasını sağlamaktı. Burada kanuna aykırı hiçbir şey yok. Yapılan görüşme sadece dertleşme ve onu dinleme amacı taşımaktadır. Hakan Say kendi eşi ile birlikte bana ve kansere yakalanan eşime destek oldular. Ne zaman bir sıkıntım ve problemim olsa yardımcı olmaya çalışırdı. Belediyede 12 yıldır çalışıyorum. Bu zamana kadar yanlış olduğunu düşündükleri hiçbir işi bize yaptırmadılar"

SPOR DAİRE BAŞKANI ÖZEL"ORTADA YAPILAN YANLIŞ BİRŞEY YOK"

İzmir Büyükşehir Belediyesi'nde Kültür ve Sosyal İşler Daire Başkanı Murat Özel, üzerine atılan suçların Ağustos ayı ile ilgili olduğunu fakat kendisinin Nisan'da işe başladığını anlattı. Bu kadar kısa bir sürede belediye yapısını ve kadrosunu tanımasının imkanı olmadığını söyleyen Özel, belediyede o zaman sadece Başkan Kocaoğlu'nu tanıdığını anlattı. Özel, "Ben belediyeyi korumak zorundayım. Kimseye 'sahte evrak düzenle' demem. Arkadaşlarıma her zaman 'yaptığınız işleri tutanağa iyi geçirin' diyorum. Biz kesinlikle yasa dışı bir kanunsuz işlem yapmıyoruz. Fasıl ve sanat müziği etkinliğinin yer değiştirmesi konusunda ise sadece tutanakta eksik ifadeler var. Bu tutanağı ben düzenleseydim daha özenli bir Türkçe ile durumu anlatırdım. Ortada yapılan bir yanlış yok. Usule ve yasalara uygun iş yapmak için gayret

gösteren yapıdayız" dedi.

(HK -

10.04.2012 14: 31: 50

TSI

NNNN - İZMİR

Kaynak: İhlas Haber Ajansı / Güncel
İçişleri Bakanlığı tarafından Tunceli ve Ovacık Belediyelerine kayyum atandı

İçişleri Bakanlığı tarafından Tunceli ve Ovacık Belediyelerine kayyum atandı

Örgütün 2 numarası İlker Gönen'den pişkin ifade: Aileler galeyana getirildi, kim bize sahip çıkacak?

"Aileler galeyana getirildi, kim bize sahip çıkacak?"

Antalya sele teslim! Yüzlerce vatandaş tahliye edildi

Antalya sele teslim! Yüzlerce vatandaş tahliye edildi

2 sevgilinin sır ölümü! Vücutlarında dikkat çeken izler var

2 sevgilinin cansız bedeni bir evde bulundu! Vücutlarındaki dikkat çeken izler var

title