Belçika'da Sığınmacılar Dondurucu Havada Sokaklarda Yaşıyor
Belçika'nın başkenti Brüksel'de uluslararası koruma başvurusunda bulunmak isteyen sığınmacılar, barınabilecekleri bir yer tahsis edilmemesi nedeniyle dondurucu havada sokaklarda yaşamak zorunda kalıyor. Sığınma başvurusu yapmak isteyenler, Belçika Federal Sığınmacı Kabul Kurumunun (Fedasil) başkent Brüksel'deki 'Petit Chateau' (Küçük Şato) adı verilen merkezinin önünde sabah erken saatlerden itibaren sıraya giriyor. 'Avrupa'nın kalbi' sayılan Brüksel'de mülteci kabul merkezlerinin kapasitelerinin dolması nedeniyle bu kişilerin çoğu, günün sonunda merkezden uzaklaştırılarak geceyi sokakta geçirmek zorunda kalıyor.
Belçika'nın başkenti Brüksel'de uluslararası koruma başvurusunda bulunmak isteyen sığınmacılar, barınabilecekleri bir yer tahsis edilmemesi nedeniyle dondurucu havada sokaklarda yaşamak zorunda kalıyor.
Sığınma başvurusu yapmak isteyenler, Belçika Federal Sığınmacı Kabul Kurumunun (Fedasil) başkent Brüksel'deki "Petit Chateau" (Küçük Şato) adı verilen merkezinin önünde sabah erken saatlerden itibaren sıraya giriyor.
"Avrupa'nın kalbi" sayılan Brüksel'de mülteci kabul merkezlerinin kapasitelerinin dolması nedeniyle bu kişilerin çoğu, günün sonunda merkezden uzaklaştırılarak geceyi sokakta geçirmek zorunda kalıyor.
Fedasil'in çevresindeki cadde ve köprü altlarında derme çatma çadır kuran 150'den fazla sığınmacı, dondurucu soğuklara rağmen yorgan, battaniye, yatak ve şiltelerin üzerinde uyuyor.
Barınacak yerlerle ilgili yaşanan kriz
Belçika'da sığınma başvurusu yapmak isteyenlere barınacak yer bulunmamasıyla ilgili uzun süredir kriz yaşanıyor.
Avrupa İstatistik Ofisinin (Eurostat) verilerine göre, 2020'de 12 bin 905 olan ülkeye sığınma başvurusu yapan kişi sayısı 2022'de 32 bin 100'e yükseldi.
Devlet, mülteci kabul merkezlerinin kapasitelerinin dolmasını gerekçe göstererek yükümlülüğünü yerine getirmiyor.
Gönüllü avukatlar, Brüksel mahkemelerinde Fedasil ve devlete karşı binlerce dava kazanıyor. Avukatlar, mahkeme kararlarına riayet edilmemesi üzerine sığınmacıların davalarını, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesine (AİHM) taşıyor.
AİHM, bugüne dek 5 kez yüzlerce sığınmacıya barınma sağlamaması nedeniyle Belçika aleyhine ihtiyatı tedbir kararı aldı ancak uluslararası koruma isteyen sığınmacılar, sokaklarda kalmaya devam ediyor.
Brüksel'de evsizlerin sayısı artıyor
Brüksel'de evsizlerle ilgili çalışan şemsiye kuruluş niteliğindeki Bruss'help'in verilerine göre, 2022'de ülkede 7 bin 134 evsiz bulunurken bu rakam 2020'deki sayıma göre yüzde 18,9 arttı.
"Geçici olarak üçüncü kişilerle kalanlar" ve "tahliyeyle tehdit edilenler" gibi kategoriler olmaksızın 6 bin 317 kişi hayatını sokakta idame ettiriyor, bunların yüzde 53,8'inin en az bir yıldır evsiz olduğu bildirildi.
Bir yıldır evsiz olanların yüzde 78'i bekar, yüzde 13'ü çocuklu ve yüzde 42,7'si Belçikalılardan oluşuyor ancak gerçek tablonun, bundan çok daha vahim olduğu belirtiliyor.
Öte yandan, Ocak 2022'de kamu yayıncısı RTBF'de yayımlanan araştırma, ülkenin tüm büyükşehirlerinde evsizlerin sayısının arttığını ortaya koydu.
Araştırmada başkent Brüksel'de 4 bin 380 yetişkin ve 933 çocuğun, Gent'te 1472 yetişkin ve 401 çocuğun, Limburg'da 932 yetişkin ve 285 çocuğun, Liege'de 422 yetişkinin evsiz olduğu kaydedildi.
Belçika'da art arda yapılan sayımlar, son 14 yılda evsizlerin sayısında istikrarlı artış olduğunu gösteriyor.
Ülkedeki "kağıtsızlar" sorunu
Belçika'da yıllardır oturum ya da çalışma izni bulunmadan yaşayanların sayısının 112 bin olduğu belirlendi.
"Kağıtsızlar" olarak adlandırılan kişilerin 52 bini Brüksel'de yaşıyor, söz konusu rakam ülke nüfusunun yaklaşık yüzde 1'ine karşılık geliyor.
Seneler önce Cezayir, Tunus, Afganistan, Pakistan ve birçok Afrika ülkesinden çeşitli yollarla gelen ancak yasal statüye alınmayan kişilerden oluşan "kağıtsızlar", yıllardır ülkenin tartışma konularından biri.
Oturum veya çalışma belgeleri olmadan ülkede yaşan bu kişilerin çoğunun oturum talepleri reddediliyor.
"Kağıtsızlar", adlarını ara ara yaptıkları açlık grevleriyle duyuruyor ancak Belçika, katı tutumundan taviz vermiyor, duruma kalıcı çözüm getirmiyor.
Bu kişilerin pek çoğunun sokakta yaşamak zorunda kaldığı biliniyor.