BDP'li Vekil'den Şok Yorum
Öcalan'ın kapı tokmağı ve kapısı çalınıyorsa, rahat uyuyamıyorsa bu bir işkencedir
BDP Muş Milletvekili Nuri Yaman, Teröristbaşı Abdullah Öcalan'a işkence yapıldığı iddialarıyla ilgili Avrupa Konseyi İşkenceyi Önleme Komitesi'nin, İmralı'daki şartların uluslararası standartlara uygun olduğu yönündeki açıklaması üzerine "Öcalan'ın kapı tokmağı ve kapısı çalınıyorsa, rahat uyuyamıyorsa bu bir işkencedir. Fiziki işkence olmayabilir. Komisyon bunlara işkence demiyorsa onların bileceği iş" dedi.
BDP Denizli İl Başkanlığı'nı ziyaret ederek partililerle toplantı yapan Yaman, Genelkurmay Başkanı Orgeneral İlker Başbuğ'un açıklamalarını eleştirdi. Çağdaş, demokratik ülkelerde AB ülkelerinde hiçbir genelkurmay başkanının siyasetle bu kadar birebir ilgili olduğu ve iç siyaseti bu kadar günlük çalışması içinde dile getirdiği başka bir ülke olmadığını ileri sürdü. Askeri kesimin, sivil bürokrasinin siyaseti siyasetçilerden daha fazla yaptığını ileri süren BDP Milletvekili Yaman, Anayasa Mahkemesi kararlarının da tamamıyla siyasi olduğunu iddia ederek şunları söyledi:
"Genelkurmay Başkanı, kuvvet komutanlarına kadar hepsi siyasi demeçleriyle bu sürece müdahale ediyor. Dileğimiz herkesin anayasal hakları ve anayasanın kendisine sağladığı yetkiler dahilinde söylemesi gereken sözleri söylemesidir. Anayasadan yetkisini, gücünü almayan bu tür konuşma ve görüşmelerin yasalara aykırı olarak yapılmamasını istiyoruz. Siyaseti siyasetçilerin yapmasını, askerin görevini yapmasını, çağdaş ülkelerdeki askeri birimlerin görevi neyse, askerliğin modernize edilmesi ile ilgili olarak çalışmalarında başarılı olmalarını istiyoruz. Ama bu konuda ne yazık ki hükümet de bu sorunu demokratik yolla değil, askeri dayatmayla çözmeye çalışıyor. Bunun sonuç almadığı 30 yıldır ortaya çıkmıştır. Dileğimiz Kürt ve Türk analarının da ağlamaması, savaş ortamının kısa sürede sona erdirilmesidir."
Yaman, Avrupa Konseyi İşkenceyi Önleme Komitesi'nin, İmralı'daki incelemesine ilişkin yaptığı açıklamaya değinirken "Avukatlardan Öcalan'ın hücresinde rahat uyumaması için, gürültü yapıldığını, mazgaldan içeriye bakıldığını, öğreniyoruz. İşte bu bir işkencedir. Bu insan haklarının ihlalidir. Ben böyle yorumluyorum" dedi.