Baydar: Yapıcı Bir Şeyler Yapalım
Barış ve müzakere çağrısı yapmak üzere Diyarbakır'a gelen barış savunucuları, Büyükşehir Belediyesi Eş Başkanları Gültan Kışanak ile Fırat Anlı'yı ziyaret etti.
Barış ve yeniden müzakere çağrısı yapmak amacıyla Diyarbakır'a gelen, sanatçı, siyasetçi ve akademisyenlerden oluşan 106 barış savunucusu, Büyükşehir Belediyesi Eş Başkanları Gültan Kışanak ile Fırat Anlı'yı ziyaret etti. Kışanak ile Anlı, aralarında Prof. Dr. Baskın Oran, Müzisyen Ferhat Tunç, Oyuncu Lale Mansur, Yazar Oya Baydar, Gazeteci-Yazar Levent Gültekin, Rakel Dink, Mazlum-Der eski Genel Başkanı Ömer Faruk Gergerlioğlu'nun da bulunduğu 106 sanatçı, siyasetçi ve akademisyeni Meclis Salonu kapısında karşıladı.
Kışanak: Ortak akıl ve çözüm için seferber olmalıyız
Kışanak, yaptığı konuşmada grubun Diyarbakır'da olmasının son derece önemli ve anlamlı olduğunu belirtti. Geçmişte yaşananların yarattığı travmayı aşmak için çabaladıklarını, ancak bugün daha ağır bir travmayla karşı karşıya kaldıklarını vurgulayan Kışanak, müzakere sürecini anlattı. Daha fazla ölüm, savaş ve çatışmayla sorunu çözmenin mümkün olmadığının anlaşılmasıyla müzakerelerin başladığına işaret eden Kışanak, şöyle konuştu: "Hepimiz çok umutlanmıştık. Ne yazık ki bugün gelinen noktada, ortak aklın, çözüm imkanının ortadan kalktığı bir duruma döndük. Şimdi hepimizin gayretiyle yeniden ortak aklın ve çözüm yolunun inşa edilmesi için seferber olmamız gereken bir süreçteyiz. "
İnsanların kendilerine, "Benim evim yıkıldıktan sonra mı barış, benim çocuğum öldükten sonra mı barış, neden benim çocuğum öldürülmeden barış gelmiyor?" Kışanak, süreç böyle devam ederse hendeklerin yüreklerde açılacağının altını çizdi.
Anlı: Üçüncü bir alternatifin olduğunu her zaman gördük
"Coğrafya kaderdir" sözünü hatırlatarak konuşmasına başlayan, yakın tarihte yaşanan katliamlara dikkat çeken Anlı ise bu coğrafyadaki insanların değerinin, bir başka coğrafyadaki insanların değerinden daha az olmadığını vurguladı. Zulme karşı gösterdikleri tepkinin daha ağızlarından çıkmadan bastırılmaya çalışıldığını ifade eden Anlı, "Sesimiz kulaklara ulaşılmadan başka anlamlar ve başka manalar yüklenmeye çalışılıyor. Peki, biz çığlımızı da atamayacaksak ne yapalım? Hep birlikte bu coğrafyada vicdanımızdaki yaraları onarmaya, yaralarımızı sarmaya çalışıyoruz. Birbirimizin elini tutarak, yüreğine dokunarak, bunu yapmaya çalışıyoruz. Bugün sizler çok kıymetli bir iş yaptınız. 30 Aralık'ta aslında bu ülkenin iki önemli siyasi partisi görüşecekti; ama olmadı. Bugün siz o buluşmanın çok daha önemlisini bu coğrafyaya gelerek, yüreğimize dokunarak gerçekleştirdiniz." diye konuştu.
Bu kez '90'lardan farklı bir sürecin yaşandığının altını çizen Anlı, konuşmasını şöyle sürdürdü: "Yürekler soğuyor, birbirimizden son bağlarımızı yitiriyoruz, diye hep söylendi; ama buna izin vermeyeceğiz. Kim ne derse desin, kim ne yaparsa yapsın üçüncü bir yolun olduğunu, üçüncü bir alternatifin olduğunu her zaman gördük."
Gergerlioğlu: Duruma müdahil olmak istedik
Mazlum-Der eski Genel Başkanı Ömer Faruk Gergerlioğlu ise, uzun süredir yapmaları gereken bir çalışmayı gecikmeli olarak hayata geçirdiklerini belirtti. Siyasetin tıkandığı noktada sivil toplumun rolünün önemli olduğunu söyleyen Gergerlioğlu, bu duruma müdahil olmak istediklerini, onun için Diyarbakır'a gelerek kentin ruh halini gördüklerini kaydetti. Gergerlioğlu, "Sur içinde tanıkları dinledik. Korkunç bir durum var. Sokağa çıkma yasağı var. Sayın Vali ile görüştük. Bu durumun çözüm olmadığını anlattık. İlçede yaşanan sorunlar ve çözümleri Vali'ye ilettik. Buraya gelişimizin önemli bir ses getireceğini düşünüyorum. Burada herkes kırgın. Tarihi bir ilçe ablukada. Tarihi eserlerin yok edildiği, parçalandığı bir yer haline geldi Sur ilçesi. Herkesin buna karşı çıkması gerekiyor." diye konuştu.
Baydar: İki tarafında silahları susturması gerekiyor
Yazar Oya Baydar ise, buluşmanın çok geç kalmış bir başlangıç olduğunu ifade etti. Fırat Başkanın çığlıktan bahsettiğini söyleyen Baydar, çığlığı birlikte ve yapıcı geleceğe doğru atmak gerektiğini dile getirdi. Taraflara, "Silahlar sussun, operasyonlar dursun" diye seslerini duyurmaları gerektiğini kaydeden Baydar, "Tarafları zorlayalım. Silahlar susmadan çözüm konuşulmuyor. İki tarafın da silahları susturması gerekiyor. Ondan sonra çığlıklarımızı birleştirelim, yapıcı bir şeyler yapalım." dedi.
"Barış Grubu" belediyedeki ziyaretinin ardından Diyarbakır Barosu'nu ziyaret etti.