Haberler
Narin cinayetinde yeni görüntü! Cansız bedenini saklamak 38 dakika sürmüş

Narin cinayetinde yeni görüntü! Cansız bedenini saklamak 38 dakika sürmüş

CHP lideri Özel'den çok konuşulacak Öcalan iddiası: Bir günde izin çıkaracak

Özel'den bomba Öcalan iddiası

Sıla bebek davasında iddianame hazır! İşte cani anne için istenen ceza

Sıla bebek davasında iddianame hazır! İşte anne için istenen ceza

Yenidoğan Çetesi davasında Başhekim Fetin Rüştü Yıldız, Fırat Sarı'ya para ödediklerini itiraf etti

Sanık sandalyesine oturan başhekimden Fırat Sarı'yı zora sokacak itiraf

Başbuğ'dan Tahliye Talebi

Haberler
Haberler
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş

Ergenekon davasında müebbet hapis cezasına çarptırılan eski Genelkurmay Başkanı emekli Orgeneral İlker Başbuğ avukatı aracılığı ile tahliye talebinde bulundu.

Ergenekon davasında müebbet hapis cezasına çarptırılan eski Genelkurmay Başkanı emekli Orgeneral İlker Başbuğ avukatı aracılığı ile tahliye talebinde bulundu. Tahliye dilekçesinde, Başbakan Erdoğan'ın "devlet içinde devlet" sözüne de atıfta bulunuldu.

Ergenekon davasında müebbet hapis cezasına çarptırılan eski Genelkurmay Başkanı Emekli Orgeneral İlker Başbuğ'un avukatı İlkay Sezer, İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi'ne tahliye dilekçesi sundu. Tahliye talebini içeren dilekçede mahkemenin davayı 5 Ağustos'ta karara bağlanmasının ardından Başbuğ'un "bir tedbir olarak tutukluluk halinin devamına" karar verildiği hatırlatılarak Başbuğ'un yasa gereği aylık olarak yapılması gereken tutukluluk incelemesinin yapılmadığı, bu nedenle tahliye dilekçesi sundukları ifade edildi.

Dilekçede gerekçeli kararın henüz açıklanmadığı belirtilerek dava dosyasının Yargıtay'a gönderilene kadar mahkeme tarafından tutuklama kararları hakkında inceleme yapılması istendi. Tutukluluk halinin tedbir niteliğinde de olsa devam ettirilmesinin temel hak ve özgürlükleri ihlal ettiğine de vurgu yapıldı.

Mahkemenin en geç 30'ar günlük sürelerle tutukluluk halinin devam edip etmeyeceğini incelemesi gerektiği belirtilen tahliye dilekçesinde, "Ceza Muhakemesi Kanunu 232/3 maddesi 'Hükmün gerekçesi, tümüyle tutanağa geçirilmemişse açıklanmasından itibaren en geç onbeş gün içinde dava dosyasına konulur' hükmü ile hiçbir takdir yetkisi tanımaksızın hükmün gerekçesinin 15 gün içerisinde dosyaya konulmasını zorunlu görülmüştür. Oysa mahkemeniz, aradan geçen 5 aya yakın sürede gerekçeli kararı dosyaya koymamış, tutuklu sanıkların tutukluluk halini de incelememiştir" denildi.

Dilekçede, "Mahkemenizin bugüne kadar verdiği tutukluluğun devamına dair kararların, kısaca, hukuka ve Anayasa'ya aykırı olduğu tespit edilmiştir. Mahkemeniz kararının hukuka aykırı olduğuna dair tespitin yalnızca sanık Mustafa Balbay'a ilişkin olduğu da düşünülemez" ifadeleri yer aldı.

İlker Başbuğ'un Yüce Divan tarafından yargılanması gerektiği vurgulanan dilekçede, "Gelinen noktada Türk Silahlı Kuvvetlerine ve personeline yönelik asılsız iddialar ve suçlamalar yöneltildiği herkes tarafından kabul ve beyan edilmektedir. Mahkemenizin görmekte olduğu tüm davaları birleştirmeden önce görülmekte olan 2010/106 E. Sayılı davanın katılanı olarak tarafı durumunda bulunan ve tanık olarak göstermiş olduğumuz Başbakan Sayın Erdoğan'ın, günümüzde devlete, emniyete ve yargıya sızmış olduğunu beyan ettiği ve daha önce de 'devlet içinde devlet' şeklinde nitelendirdiği konuda mahkemeniz tanık olarak beyanlarını alsa idi bugün asıl suçlular ortaya çıkarılır, onların gerekçeli kararı yazılmakta olurdu" ifadelerine yer verildi.

Müvekkilinin tahliyesini talep eden avukat İlkay Sezer, müvekkiline "adli kontrol tedbiri" uygulanarak tahliye edilmesi gerektiğini belirtti. - İSTANBUL

Kaynak: İhlas Haber Ajansı / Güncel
title