Haberler

Başbakan Yardımcısı Kurtulmuş, Yabancı Basınla Buluştu

Haberler
Haberler
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş

Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş, "Ortada bir realite varsa, Türkiye'nin özellikle 2015 yılı Temmuz ayından bu yana terörle savaş etmekte olduğudur.

Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş, "Ortada bir realite varsa, Türkiye'nin özellikle 2015 yılı Temmuz ayından bu yana terörle savaş etmekte olduğudur." dedi.

Kurtulmuş, İstanbul'da çalışan uluslararası medya kuruluşlarının temsilcileriyle Conrad Otel'de bir araya geldiği toplantıda, gündeme ilişkin soruları yanıtladı.

Bir gazetecinin, 370 derneğin kapatılmasını, HDP milletvekillerinin tutuklanmasını hatırlatıp, bunun yurt dışındaki algısına ilişkin neler yapıldığını sorması üzerine, Kurtulmuş, Türkiye'nin çok açık bir şekilde, çok cephede terörle mücadele ettiğini söyledi.

Türkiye'nin bir taraftan FETÖ, diğer tarafta PKK ve DEAŞ ile mücadele ettiğini belirten Kurtulmuş, "Yani ortada bir realite varsa Türkiye'nin özellikle 2015 yılı Temmuz ayından bu yana terörle savaş etmekte olduğudur." diye konuştu.

İngiltere'de Sinn Fein'in başkanı Gerry Adams'ın IRA mensubu bir teröristin cenazesine katıldığını hatırlatan Kurtulmuş, şunları aktardı:

"Bütün İngiltere ayağa kalktı, 'Nasıl katılırsın, sen seçilmiş bir milletvekilisin, ne işin var IRA mensubunun cenazesinde?' diye. Adams, 'Bu benim akrabam, onun için katıldım.' dedi. Akrabası olduğunu ispat etti. Ondan sonra da 'Sen nasıl olur da terörist cenazesinin tabutunun altına girersin.' tartışmaları yaşandı. Şimdi kusura bakmayın; hiçbir demokratik ülkede, o ülkenin bütününe karşı savaşan terör örgütünün militanlarının cenazesinde hiçbir seçilmiş milletvekilinin bulunma hakkı yoktur. Siyasi hayatım boyunca da HDP ya da onun temsil ettiği siyasi çizginin varlığının Türkiye siyaseti için bir imkan olduğunu düşünen birisiyim. Defaatle bu yönde çağrılarımı da yaptım. 'Bu bir imkandır, 5-6 milyon insan size oy vermiş. Gelin bu insanların taleplerini Parlamentoya taşıyın. Yüzde 85 oy almışsınız, belediye başkanı olarak, gidin o şehrin sokaklarını güzelleştirin, halka temiz su, temiz çevre imkanı götürün.' Siz bunları yapmayacaksınız, belediye araçlarıyla bombaları taşıyacaksınız, çukurlar açacak, içine tuzakların yerleştirilmesini temin edeceksiniz, bunların hepsi tespit edilecek, ondan sonra bunun demokrasiye karşı hükümetin baskısı olarak kabul edeceksiniz. Bir kere realite bu değil. Onun için algı diyorum. Kusura bakmasınlar hangi Avrupa ülkesi bunu yapabilir? Diyelim ki DEAŞ, Paris'in sokaklarında aleni bir terör eylemi yapmak için sokakları kazsa ve buna Paris'teki bir belediye başkanı müsaade etse dünyayı başına yıkarlar adamın."

Kurtulmuş, bu milletin geleceğini ipotek altına almak isteyen terör örgütlerinin algı operasyonuna yardımcı olanların da yaptıklarının hesabını vermeleri gerektiğini vurguladı.

"Bağımsız yargı süreçleri"

Başbakan Yardımcısı Kurtulmuş, bunların siyaseten içinde oldukları süreçler olmadığını vurgulayarak, şöyle devam etti:

"HDP'nin yargılanması, Cumhuriyet gazetesiyle ilgili yargı süreçleri. Bunlar bağımsız yargı süreçleri, devam eder. Biz de sizin gibi inanın ki, ben hükümet sözcüsü olarak bu davayla ilgili gelişmelerin ne olduğunu siz nasıl medyadan izliyorsanız ben de öyle izliyorum. Dolayısıyla göreceğiz. Keşke bir kere çıkıp bu HDP'li arkadaşların 'Ey dağdakiler, Kandildekiler, Kürt halkı sizin sokakları kazmanızı istemiyor, bu yaptığınız terördür, en büyük zararı da Kürt halkına veriyorsunuz.' diye bir demeç verdiğini duydunuz mu? Eğer bunu söyleselerdi, dağın gölgesinden çıkmış olsalardı, en büyük hizmeti kendilerine, oy aldıkları Kürt halkına yapacaklardı ama en büyük zararı onlara verdiler. Böyle olduğu için de en başta söylediğim işte Serdilhan çağrısı yapıyor, 100 kişi gelmiyor. Efendim işte basın bildirisi okumak için çağrı yapıyor, yüzde 80 oy aldığı ilde 80 kişi çıkmıyor dışarıya. Bu, halkın bu örgütleri, bu siyasi mantaliteyi cezalandırdığı anlamına gelir."

OHAL sürecinin devam ettiğini hatırlatan Kurtulmuş, şu değerlendirmelerde bulundu:

"OHAL, OHAL'in bize sağladığı hukuki imkanlar içerisinde devam ediyor. Sokaktaki vatandaşı ilgilendiren, terör örgütlerine destek vermeyen hiçbir grubun OHAL uygulamasından çekinmesi gerekmiyor. Yanlışlık yapılmıyor. Ben de o tarafından sorumlu olduğum için. Bir televizyon kanalı, Kürtçe çocuk filmleri gösteren bir kanal, genelde bunların hepsiyle ilgili raporlar var, tesadüfen 'şu kapansın şu açılsın' diye yapılan şeyler değil, itiraz ettiler. İlave incelemeler yaptırdık, özel olarak yayınları arkadaşlar izlediler, o televizyona tekrar izin verilmesinin doğru olduğu şeklinde de RTÜK bir kanaat belirtti ve o kanaat çerçevesinde hükümet açılmasıyla ilgili işlemleri başlattı. Sadece türkü çalan bir radyo kanalı, onun yeniden açılması ile ilgili süreci başlattık. Kapatılan dernekler var, yanlışlıkla kapatılıp açılan dernekler var. Süreç devam ediyor, önümüzdeki günlerde hem dernekler hem kişiler anlamında yapılan tasarrufların geri alınacağı adımlar atılacak.

15 yıllık AK Parti iktidarı döneminde, Türkiye'deki 66 yıllık çok partili tecrübemizde şunu gördük; 15 Temmuz gecesi de bize şunu ispat etti ki, demokrasinin gücü çok sesliliğinden geçiyor. Eski dönemlerde olsaydı TRT ele geçirilmiş olduktan sonra darbe önemli ölçüde biterdi ama aynı anda çok farklı televizyon kanalında yayınlar yapılabildi. Çok sesli bir medya sistemimiz var. Biz siyasette de aynı şeyi isteriz. Ama siyasetin çizgisi teröre destek verdiği noktada biter."

(Sürecek)

Kaynak: AA / Güncel
Kayyum kararının ardından harekete geçen CHP, 414 belediye başkanını Ankara'ya çağırdı

Kayyum kararının ardından harekete geçtiler! 414 belediye başkanına çağrı

Ünlü kebapçı Bedri Usta'nın kardeşi feci şekilde can verdi

Ünlü kebapçı Bedri Usta'nın kardeşi 20. kattan düşerek can verdi

DEM'li eş başkandan Tunceli'de ayaklanma çağrısı: 1938'deki gibi işgal ettiler

DEM'li eş başkandan Tunceli'de ayaklanma çağrısı: 1938'deki gibi işgal ettiler

Görevden uzaklaştırılan başkandan provokatif açıklama

Görevden uzaklaştırılan başkandan provokatif açıklama

title