Başbakan Yardımcısı Kaynak: Ülkemiz Için Çok Sıkıntılı Bir Sürece Sebep Olmaz Inşallah
Başbakan Yardımcısı Kaynak: Ülkemiz için çok sıkıntılı bir sürece sebep olmaz inşallahVIDEO YOKÜmit Kozan, Eyüp Salih/ Makedonya, 4 Kasım, (DHA)- Başbakan Yardımcısı Veysi Kaynak, HDP Eş Genel Başkanları Selahattin Demirtaş ile Figen Yüksekdağ'ın tutuklanmasına yönelik, "Ülkemiz için çok...
Başbakan Yardımcısı Kaynak: Ülkemiz için çok sıkıntılı bir sürece sebep olmaz inşallah
VIDEO YOK
Ümit Kozan, Eyüp Salih/ Makedonya, 4 Kasım, (DHA)- Başbakan Yardımcısı Veysi Kaynak, HDP Eş Genel Başkanları Selahattin Demirtaş ile Figen Yüksekdağ'ın tutuklanmasına yönelik, "Ülkemiz için çok sıkıntılı bir sürece sebep olmaz inşallah. İnsanlarımızın sağduyusu, feraseti bunu da ölçer, tartar? dedi.
Başbakan Yardımcısı Kaynak, Makedonya'nın Manastır kentinde bulunan ve Osmanlı döneminde merkezi bir konuma sahip olan Haydar Kadı Camisi 104 yıl sonra Vakıflar Genel Müdürlüğü'nün gerçekleştirdiği restorasyonla ibadete açılması törenine katıldı.
Tarihi Haydar Kadı Camisinin açılışına Başbakan Yardımcısı Veysi Kaynak, Makedonya Başbakan Yardımcısı Festim Halili, Makedonya İslam Birliği Başkanı Süleyman Recepi, AK Parti İstanbul Milletvekili ve Türkiye-Makedonya Parlamentolararası Dostluk Grubu Başkanı Hüseyin Bürge ile Vakıflar Genel Müdürü Adnan Ertem katıldı.
Kaynak, burada gazetecilerin Türkiye gündemiyle ilgili sorularını yanıtladı.
Başbakan Yardımcısı Veysi Kaynak, HDP Eş Genel Başkanları Selahattin Demirtaş ile Figen Yüksekdağ'ın tutuklanmasına yönelik, "HDP'nin Kandil'den bağımsız bir politika üretemediğine hep beraber şahit olduk. Bunun böyle olmasını kimsenin arzu etmesi mümkün değil. HDP, barajı aşan, mecliste 59 milletvekili ile temsil edilen, meclisin bütün organlarında yer alan bir siyasi parti. Bu siyaset zemininde yapmaları gereken hak mücadelesi varsa meşru zeminler açıkken terör eylemlerinin maalesef savunucusu, terör örgütünün uzantısı şeklinde bir görüntü verdiler. Bu sürecin inşallah serinkanlılıkla milletimizin sağduyusu ile aşılacağı umudundayım" diye konuştu.
HDP eş başkanlarının gerek meclis ve diğer konuşmalarında asla ifade vermeye gitmeyeceklerini ifade ettiklerini hatırlatarak, 'Demirtaş, 'gözaltı, tutuklama, yakalama, tutuklama, zorla getirme gibi her şeyi uygulayabilirsiniz, hiçbir HDP milletvekili savcılıklara gitmeyecektir' diye hala kayıtlarda duran demeci var. Türkiye bir hukuk devleti, yargının kendisinin önüne gelen iş ile ilgili işlem yapması gerekir. Yargı organlarının, başsavcılıkların, bu hususta verdiği kararı kolluk kuvvetlerinin uygulaması gerekir. Yapılan işlem gözaltı işlemi oldu ama biz sizinle birlikte Makedonya'da iken iki milletvekili tutuklanmış, bu sayı arta bilir azalabilir, bunu bilemeyiz? dedi.
Kaynak şöyle devam etti:
'Ülkemiz için çok sıkıntılı bir sürece sebep olmaz inşallah. İnsanlarımızın sağduyusu, feraseti bunu da ölçer, tartar. Tabi Demirtaş'ın ne kadar radikal bir çizgiye kaydığını da son zamanlardaki söylemleri, hitaplarıyla hatta 15 Temmuz'dan sonra bile hitaplarıyla şahit olduk.
Dokunulmazlıkların kaldırılmasından itibaren herhangi bir vatandaşımız hangi muamelelere maruz kalacaksa herkes aynı muamelelere maruz kalabilir. Buradaki yetki ve görev tamamen yargı mercilerinindir. Kovuşturma safhasına geçilmeden bile soruşturma safhasında tutuklama talebiyle mahkemeye sevk edilip mahkeme tarafından tutuklama kararı verilebilir ya da verilmeyebilir. Siyasi iktidar olarak bizim, 'Ey savcılar bunları sorgulayın ama tutuklamayın, tutuklamaya sevk etmeyin. Ey hakimler, tutuklamayın.' deme yetkimiz yok."
Benim Bir Fikrim Var Ama
Kaynak, gazetecilerin gözaltı ve tutuklamalarla ilgili görüşünün sorulması üzerine, 'Benim bu hususta aslında bir fikrim var ama, söylediğim takdirde Anayasanın 138. maddesine göre, temenni etsem bile yargıyı etkilemeye yönelik bir şey çıkabilir başbakan yardımcısı sıfatıyla. Buna cevap vermeyi uygun bulmuyorum.'
Türkiye'nin bir yandan bu mücadeleyi verirken, Fırat Kalkanı Operasyonu ile DEAŞ'a karşı mücadele verdiğini dile getiren Kaynak, "Bu hadiseler varken, mecliste yasal, meşru siyaset yapma imkanı olan bir siyasi partinin terör örgütünün uzantısı olarak hareket etmesini vicdanların kabul etmesi mümkün değildir" dedi.
Kaynak, Musul'daki gelişmelere yönelik Türkiye'nin nasıl bir hazırlık yaptığına yönelik olarak da, Haşdi Şabi'nin devreye sokularak, bir Şii-Sünni savaşına dönüşmesinin Türkiye'nin en hassas noktalarından biri olduğunu söyledi.
"DEAŞ ne ise Haşdi Şabi de odur" diyen Kaynak, "Musul'dan bu harekat sebebiyle muhtemel bir göç dalgası olur mu?' sorusunu yetkililerle 15 günden beri çalıştıklarını belirterek, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Beklentimiz, Musul'un etrafında 100-150 bin kişinin yaşadığı irili ufaklı köyler var. Yine Türkiye'den daha yakın Erbil, Duhok gibi merkezleri var. Eğer bu insanların gıdasını, barınma imkanını, ilacını, kıyafetini temin edersek buralarda kalırlar diye düşünüyoruz. Çünkü mesafe çok uzun. Kalmadıkları takdirde orada kamplar teşkil etmeyi planlıyoruz. Orada kışı geçirebilecekleri geçici barınma merkezleri teşkil etmeyi planlıyoruz. En son ihtimal, Türkiye'ye doğru bir göç hareketi oluşursa da Derik'te, Akçakale'de geçici barınma merkezlerinde 35 bin kişilik boş tuttuğumuz kapasitemiz var."
Başbakan Yardımcısı Kaynak, DEAŞ'ın çok abartıldığını ifade ederek, DEAŞ'ın Musul'da 8 bin civarında silahlı unsurunun olduğunun söylendiğini belirtti. Kaynak, "DEAŞ'ın ben çok büyük bir direniş gösteremeyeceğini, imkan ve kabiliyetlerinin buna çok izin vermeyeceğini düşünüyorum ama yine yapacağı eylemler terör eylemi biçiminde olabilir. Harekatı planlayan koalisyon güçlerinin buna yönelik tedbirleri almış olduğunu düşünüyorum" dedi.
Haydar Kadı Camii 104 Yıl Sonra İbadete Açıldı
Başbakan Yardımcı Kaynak, cami açılışında yaptığı konuşmada ise, bütün dünyanın mezhep savaşları, göçler, açlıklar ve yokluklarla boğuşurken Türkiye'nin yine ecdadına layık bir şekilde huzur adası, emniyet odası olmaya devam ettiğini söyledi.
Kaynak, "Bir ecdad yadigarı, 450 yaşını idrak etmiş bu eser, ibadete kapatıldıktan 104 yıl sonra yeniden Allah'ın kelamının, söyleminin yeri haline geliyor" dedi.
Kaynak, sözlerini şöyle sürdürdü:
'Osmanlı'nın hüküm sürdüğü Balkanlar coğrafyası dünyanın örnek alması gereken bir yer. 3 kıtada 600 yıl hüküm sürmüş Osmanlı Devleti her milletten, ırktan, dilden, dinden insanları yönetmiş ama hiçbir yerde emperyalist, sömürgeci olmamış, soykırım yapmamış. Fethettiği yerlerde insanlar kendi dillerine kültürlerine sahip çıkarak yaşayabilmişler.
Biz bugün Manastır'daki Haydar Kadı Camisi'nin yeniden ibadete açılmasının sevincini yaşarken, Vakıflar Genel Müdürlüğümüz Edirne'de Yahudilerin Avrupa'daki en büyük sinagogunu, Diyarbakır'daki en büyük Ermeni kilisesini de restore ediyor. Çünkü biz böyle bir medeniyetin mirasçılarıyız ve nerede bir ata yadigarı eser kalmışsa onun tamamını bizim yeniden hayata geçirmek, ihya etmek borcumuz."
Başbakan Yardımcısı Kaynak, Ohri'de Ali Paşa Cami, Üsküp'te İsa Bey ve Yahya Paşa Camileri ile Manastır'ta Hacı Mahmud Camilerinin de yeniden açılışına şahit olma temennisinde bulundu ve Osmanlı vakıf eserlerinin restore edilmesine imkan veren Makedonya hükümetine ve emeği geçen herkese teşekkür etti.
Vakıflar Genel Müdürü Adnan Ertem
Vakıflar Genel Müdürü Ertem de konuşmasında Vakıflar Genel Müdürlüğünün 2012'den itibaren Türkiye'deki vakıf eserlerine yönelik yürüttüğü çalışmanın yanı sıra Osmanlı Devleti'nin bulunduğu coğrafyalarda da restorasyon faaliyetlerine başladıklarını hatırlattı.
Ertem, Haydar Kadı Camisi'nin Makedonya'da yapılan ilk restorasyon faaliyeti olduğunu belirterek, "İlk geldiğimiz günden bugüne camide restorasyon sırasında meydana gelen bu değişikliğin bende ve vakıflar camiası olarak bizde yaratmış olduğu ruh halini anlatmam mümkün değil. Biz vakıflar teşkilatı olarak birçok iş yapıyoruz ama şunu samimiyetle söylüyorum, eğer bunları yapmamış olsaydık, Balkanlar'da restorasyon çalışmalarına başlamamış olsaydık kesinlikle birşeyler eksik kalırdı. Ne kadar şükretsek az" dedi.
Makedonya Başbakan Yardımcsı Halili
Makedonya Başbakan Yardımcısı Halili de yaptığı konuşmada, iki ülkenin ve halklarının dost olduklarını vurgulayarak, "Tarihi olarak da bizi birbirimize bağlayan çok şey bulunmakta. Makedonya Cumhuriyeti adına bu caminin bugünkü haline kavuşmasından dolayı yaptığınız yardımlar için teşekkür ederim. Bu tür işbirliklerine her zaman açık olacağız? dedi.
Makedonya İslem Birliği Başkanı Recepi
Makedonya İslam Birliği Başkanı Recepi ise, "Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a selam göndermek istiyoruz. Allah'a ona sıhhat, güç, pozitif enerji vermesi için dua ediyoruz. Tüm düşmanlarına bildiği şekilde karşı gelsin. Tüm Müslümanlar onun arkasında" diye konuştu.
Caminin açılış kurdelesi kesildikten sonra katılımcılar Cuma namazını Manastır'da yaşayan Müslüman vatandaşlarla birlikte kıldı.
(Tür: Dış)