Başbağlar'da katledilen 33 sivil İstanbul'da hatimlerle ve dualarla anıldı

Erzincan'ın Kemaliye ilçesine bağlı Başbağlar köyünde 5 Temmuz 1993'te teröristlerce öldürülen 33 sivil, katliamın 28. yılında İstanbul'da hatimlerle ve dualarla anıldı.

Fatih Camisi'nde düzenlenen anma programında, öğle namazının ardından hatimler okundu ve dualar edildi.

Daha sonra caminin avlusunda hazırlanan platformda, basın açıklamasını okuyan Başbağlar Köyü Derneği Gençlik Kolları Başkanı Yavuz Parto, 5 Temmuz 1993 tarihinde 28 kişinin kurşuna dizildiğini, biri kadın, biri çocuk beş kişinin evleriyle birlikte yakılmak suretiyle 33 kişinin şehit edildiğini, üç kişinin ise yaralı olarak kurtulduğunu söyledi.

Köyün camisi, okulu, öğretmen lojmanı, imam evi, mahalle ve köy odası ve olay anında köyde bulunan dört aracın yakıldığını ifade eden Parto, şöyle konuştu:

"Büyükbaş, küçükbaş ve kümes hayvanlarımız telef edildi. Akşam namazı kılınırken köy camisi basılarak 22 köylümüz camiden, camide olmayanlar ise evlerinden tek tek toplanarak köy meydanına getirildi. Burada 45 dakika boyunca daha önceden itina ile hazırlanıldığı belli olan ve sonrasında şehitlerimizin de üzerine bıraktıkları bildiri metniyle aynı içeriğe sahip olan PKK terör örgütü propagandası yapıldıktan sonra 27 köylümüzün üzerine kurşun yağdırılarak şehit edildi. Ayrıca yaktıkları aracın içine atmak istedikleri bir köylümüz de direnince onu da orada şehit ettiler. Yaralı olarak sadece üç kişi kurtuldu."

Köydeki 191 hane yakıldı

Başbağlar'da bulunan 210 hanenin 191'inin yakıldığını, biri kadın, biri çocuk olmak üzere 5 kişinin de bu evlerle birlikte yakılarak şehit edildiğini anlatan Parto, bu katliamı, bu soykırımı yapan 150 kişilik hain terörist grubun ellerini, kollarını sallayarak köyü terk ettiğini aktardı.

Bu katliamda insanlar ve insanlarla birlikte hayvanların, ağaçların, doğanın, tarihin, kültürün ve umutların yok edildiğini ifade eden Parto, "Velhasıl bu katliamda geçmişimiz ve o günümüz yok edildi. Geleceğimiz ise yok edilmek istendi." dedi.

"Rabbim bu katliamı bir kez daha göstermesin"

AK Parti İstanbul Milletvekili Abdullah Güler ise 28 yıl önce çok acılar yaşandığını, bugün de şehit olanların torunları, çocukları ve yakınlarının bu acıyı hissetmeye devam ettiklerini söyledi.

Başbağlarlı hemşehrilerinin acılarını paylaştıklarını dile getiren Güler, şunları kaydetti:

"Rabbim bu ülkeye PKK eliyle yaşatılan bu zalim ve haince saldırıyı, katliamı bir kez daha göstermesin, dua ederiz. Tabii o günleri bir daha yaşamama adına bugün de emperyal güçlerin ülkemiz üzerinde oynamış olduğu oyunlara karşı uyanık olmamız gerekiyor. Bu ülkenin birlik, beraberliğini, bu toplumun mayasında olan kardeşliği, dayanışmayı ve sevgiyi inşallah bundan sonra da bu emperyal güçlerin oyunlarına karşı dimdik ayakta durmaya devam edeceğiz.

Elbette o günlerin, yaşanan bu olayların açığa çıkartılması, sorumluların yargı önüne çıkartılması ve hesabın sorulması da çok önemli. Bu konularda da çalışmalarımız Allah'ın izniyle devam edecektir ve biz bu 28 yıl önce yaşanan bu katliamın hesabını şu anda da aziz milletimizle beraber Sayın Cumhurbaşkanımızın önderliğinde, güvenlik kuvvetlerimizle beraber sormaya devam ediyoruz. Bu katliamın faili belli. Emperyal güçlerin taşeronu olan hain, alçak PKK terör örgütünün bu katliamı yaptığı, o gün köye gelen 150 kişilik, bu eli kanlı örgütün içinde itirafçı olanlar, yargının da değişik yargılama safahatında açıklamışlar. Bu aziz millet PKK'ya gerekli hesabını soruyor ve bundan sonra da sormaya devam edecek. Allah'ın izniyle bakın yurt içinde sadece yüzlerle ifade edilir boyutta elemanları ve militanları kaldı. Bu yılın sonunda Allah'ın izniyle bir tane dahi PKK terör örgütü mensubu, bu aziz topraklarda yaşayamayacak, yaşayacak, nefes alacak bir imkan bulamayacak. Güvenlik kuvvetlerimiz ve jandarmamız ve silahlı kuvvetlerimizle beraber polisimizle, özel harekatımızla beraber inşallah bu eli kanlı terör örgütünü bir daha bu topraklarda bir eylem yapamayacak şekilde gerekli cezayı verecek ve vermeye de devam edecek inşallah."

Fatih Belediye Başkanı Ergün Turan ise 90'lı yılların Türkiye'de kardeşin kardeşe kırdırılma yılları olduğunu söyledi.

Başbağlar katliamı ile Sivas Madımak katliamının aynı hain eller tarafından hazırlandığına işaret eden Turan, "Hiçbir tereddüt yok. Aynı emperyalist oyun, aynı emperyalistler tarafından... Bu İsrail'dir, Amerika'dır, uzantılarıdır, yerli işbirlikçileridir, dün varlardı, bugün de varlar. Hala ayaktalar. Uyumuyorlar. Ama Elhamdülillah milletimiz derin ferasetiyle bu meselede oynanmak istenen oyunu bertaraf etti." diye konuştu.

Başbağlar'ın coğrafi olarak ve diğer yönlerinden dolayı özellikle seçildiğini anlatan Turan, Başbağlar katliamını unutmayacaklarını vurguladı.