'Balyoz'un en genç mağduru şimdi en genç alay komutanı
FETÖ kumpasıyla Balyoz davasında 13 yıl 4 ay hapis cezasına mahkûm edilen ve 21 ay hapis yatan davanın en genç subayı Yarbay Özgür Ecevit Taşçı (43), şimdi en genç alay komutanı olarak Bingöl dağlarında terör örgütü PKK'ya karşı en ön safta mücadele ediyor
Balyoz davasında 13 yıl 4 ay hapis cezasına mahkûm edilen, 21 ay hapis yattıktan sonra hakkında beraat kararı verilen Özgür Ecevit Taşçı, davanın en genç subayı olarak hafızalara kazındı. Balyoz davasında FETÖ'cü eski savcılar tarafından soruşturmaya tabi tutuldu, hakkında iddianame hazırlandı. İddianamede, 'Fatih Camii'nin bombalanmasına ilişkin keşif yapan timde görev yaptığı' öne sürüldü. Ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası istendi. Balyoz'da görev yapan savcı ve hâkimlerin çoğu firarda ya da ihraç edilirken, Taşçı aklandı ve yeniden görevine döndü.
Gazete Habertürk'ten Vali Sarıboğa'nın haberine göre aklandıktan göreve iade edilen 1 çocuk babası Taşçı, Kasım 2016'da Bingöl Kığı Jandarma Komando Alay Komutanı oldu. Terörle mücadelenin en ön saflarında yer alan 43 yaşındaki Taşçı, en genç alay komutanı olarak dikkat çekiyor.
'MİNNETTARIZ'
Sosyal medyada silah arkadaşlarının paylaştığı fotoğraflarda Taşçı, Bingöl'ün dağlarında karların üzerinde yemeğini yerken, gülümseyen haliyle görülüyor. Balyoz davası mağdurlarından emekli Albay Mustafa Önsel, "Bir zamanlar Balyoz kumpasından cezaevinin küflü duvarları arasında yatıyordu. Şimdi Bingöl dağlarında karlar üstünde. Birileri hesap kitap yaparken o hesapsız, alabildiğine... Allah'a emanet Özgür Ecevit Taşcı" yorumunu yaptı. Taşçı'nın İstanbul'da öğretmenlik yapan eşi Hande
Taşçı da bu paylaşıma, "O bizim babamız, gururumuz, hasretimiz, kahramanımız, her şeyim" yazdı.
Fotoğrafı paylaşan Ergenekon davası mağdurlarından Teğmen Mehmet Ali Çelebi de şöyle dedi: "Balyoz'dan terörist diye 13 yıl verdiler, 'Eyvallah' dedi. Şimdi 'Hadi dağ' dediler, tereddüt etmedi. Adı gibi özgür yaşayalım diye. Minnettarız."
'ÇIKINCA FETÖ'CÜLER KASTAMONU'YA GÖNDERDİ'
Taşçı'nın eşi Hande Taşçı, HABERTÜRK'e konuştu. 21 ay tutuklu kaldıktan sonra eşinin 19 Haziran 2014'te Anayasa Mahkemesi'nin kararı sonucu tahliye edildiğini, çıkar çıkmaz yine Jandarma içerisindeki FETÖ'cüler tarafından Kastamonu'ya gönderildiğini belirten Taşçı, yaklaşık 6 ay sonra da 1 yıllığına Kosova Prizen'deki Türk Gücü'nde görevlendirildiğini kaydetti.
Kosova dönüşünde ise Diyarbakır Silvan'a tayinin çıktığı belirten Hande Taşçı, "Kendisine Bingöl Kığı Jandarma Komando Alay Komutanlığı teklif edildi. Kabul etti. Kasım 2016'dan beri orada. Terörle mücadelede aktif olarak görev yapıyor. Kendi arkadaşları tabur komutanı olarak görev yaptığı halde eşim alay komutanı olarak görev yapıyor" diye konuştu.
'VATAN SAĞ OLDUKÇA BİZ DE VAR OLACAĞIZ'
Hande Taşçı, "21 ayı cezaevi olmak üzere yaklaşık 5 yıldır kızım ve ben eşimden ayrıyız. Ama ben de eşim de hiçbir zaman milletimize, devletimize küsmedik. Her zaman verilen görevi kabul ettik. Görevimizi yerine getirdik. 'Vatan sağ olsun' diyoruz. Vatan sağ oldukça biz de var olacağız" dedi.
'HADİ BABA EVE GİDELİM'
Hande Taşçı, eşinin tutuklandığı gece ile ilgili olarak da şunları anlattı: "Eşim tutuklandığı gece kızım Göksun Deniz'le birlikte yarım saat görüşmemize izin verildi. 6 yaşındaki kızım 'Hadi baba eve gidelim' dedi. Eşim de kızıma, 'Kızım bazı kötü insanlar bana kötülük yaptı. Ben eve gelemeyeceğim. Bir süre burada kalacağım.
Siz annenle beni burada ziyaret edeceksiniz' diye duruma açıkladı. 1 yıl sonra kızım okumayı öğrenince ziyarete gittiğimizde cezaevi yazısını fark etti. Ne olduğu sordu. Böylece olayları anlamaya başladı. Kızım babasından 21 ay ayrı aldı. Şimdi tek istediğimiz; eşimin, aile babası olarak birlikte yaşabileceğimiz koşulların oluşmasıdır" dedi.