Balyoz Planı Davası Temyiz Duruşması
Engin Alan'ın avukatı Akyüz: "Bu dava asrın davası. TSK'nın bu şerefli insanlarını diğer darbecilerle karıştırmayın. Artık yeter, tahliye edin. Bu haksızlığı gidermek sizin elinizde. Merhamet değil, adalet istiyoruz" Yargıtay 9. Ceza Başkanı Ertuğrul, temyiz duruşmasının yerel mahkemedeki yargılamadan farklı olduğunu hatırlatarak, duruşmanın en son müdafi savunmasını yapana kadar süreceğini, tahliye talepleri ve diğer taleplerin o zaman görüşüleceğini bildirdi
Aralarında emekli Oramiral Özden Örnek ile emekli orgeneraller H. İbrahim Fırtına ve Çetin Doğan'ın da bulunduğu 361 sanıklı "Balyoz Planı" davasının, Yargıtay 9. Ceza Dairesindeki temyiz duruşmasına devam edildi.
Sanıklar Mustafa Karasabun, Lütfü Sancar, Engin Alan, Taner Balkış'ın avukatı Yakup Akyüz, sözlerine Mahkeme Başkanı Ekrem Ertuğrul'a teşekkür ederek başladı.
Başkan Ertuğrul'un duruşmaları "günaydın" diyerek açmasından duyduğu mutluluğu dile getiren Akyüz, bunun tüm adliyelerde örnek olmasını diledi. Ertuğrul da düşüncelerinden dolayı Akyüz'e teşekkür etti.
Savunmasına geçen Akyüz, Balyoz planıyla Türk Silahlı Kuvvetlerinin hedef alındığını öne sürdü. İddianamede suç isnat edilirken TSK'nın sicilini tutar gibi geçmişten bu yana bir kurgu oluşturulduğunu ifade eden Akyüz, "Bir kurumu kötülemek için siciline bakmak, ona göre değer vermek son derece yanlıştır. Ben bu yanlışı İstanbul 10. Ağır Ceza Mahkemesi'nde gördüm. Bu beni son derece üzdü. Ceza suç işleyene verilir" dedi.
TSK'nın dünyanın önemli kuvvetlerinden olmasını istemeyen çok insan bulunduğunu savunan Akyüz, şunları kaydetti:
"Mahkemeleri de yargıyı da kullanarak geçmişin kin nefret duygularını taşımaya gayret ettiler. Engin Alan'ı, bizi de tanımanız mümkün değil, eğer tanımış olsaydınız. biz burada olmazdık. Engin Alan'ı Silivri'de tanıdım. Benim Silivri'deki kazanımlarımdan biridir. Devleti, Cumhuriyeti korurken hiç bir şeyden sakınmayan yiğit bir komutandır. Üstelik milletvekili, ülkeye bu kadar madalyalarla mükafatlandırılmış bir komutanın şu anda hapiste yatması hepimiz için yargı için de bir kayıptır. Yeterince incelenmediği, üzerinde durulmadığı için içeridedir. Diğerleri de farklı değil. Darbe TSK'ya yapılmıştır. Benim şahsi kanaatimdir."
-"Mahkeme kadıya mülk değildir"-
Yerel mahkemede haksızlığa uğradıklarını, "Bu işin Yargıtay'ı da var" dediklerini söyleyen Akyüz, "Türkiye'de yargı vardır. Yargı olması gereken düzeye çıktı. 'Türkiye'de yargı mı var, kararınız önceden verilmiştir' inancının ortadan kaldırılmasını sizden bekliyoruz. Merhamet değil, ama adalet mutlaka bekliyoruz. Bunu sizden istiyoruz. Tarafsızlığınızdan hiç şüphe etmiyorum. Çünkü mahkeme kadıya mülk değildir. Sizin hata yapma şansınız yok sayın Başkan" diye konuştu.
1. Ordu'nun plan seminerine Engin Alan'ın katılmadığını, Alan'a Balyoz Planı kapsamında görev verilmediğini söyleyen Akyüz, "Plana sarılarak sanıklara ceza vererek, TSK'yı küçük düşürmekten vazgeçin. Gerçek fail kimdir, bu planı kim hazırladı, bunun üzerine gitmek gerekmez mi?" dedi.
Planın kim tarafından yapıldığı konusunda en ufak araştırma yapılmadığını savunan Akyüz, "Ülkeyi yok etmek isteyenlen elini kolunu sallayarak dolaşırken savcı yok, polis yok. Ama Engin Alan'ı Silivri'de 15-20 yıla mahkum ederek bu helalleşme olmaz. Geçmişin kinini geleceğe taşıyamayız" diye konuştu. Yakup Akyüz, Engin Alan hakkındaki tutuklama kararının hukuki değerden yoksun olduğunu ileri sürdü.
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının tebliğnamesini de eleştiren Akyüz, Başsavcılığın yerel mahkeme kararına destek verir nitelikte görüş beyan ettiğini öne sürdü. Akyüz, "Kaybettiğimiz adaleti düzeltecek bir beyanda bulunmasını bekliyorduk. Ama kararı destekler nitelikte hareket etti. Bu büyük bir haksızlıktır" diye konuştu.
-Başkan Ertuğrul: "Çok yararlı bir savunma oldu"-
Akyüz'ün delillerle ilgili değerlendirmesi sırasında Yargıtay 9. Ceza Dairesi Başkanı Ekrem Ertuğrul araya girerek, savunmada tekrardan kaçınılmasını istedi. Ertuğrul, şunları söyledi:
"Savunmayı bölmek, kesmek istemiyoruz. İki gün süresince delilerle ilgili çok derinlemesine, hukuki değerlendirmesi ağır olan bir savunma yapıldı. Bunu hepimiz izledik. Tüm müvekkilere söylüyorum, isterseniz müvekkilleriniz adına onların, spesifik, hükme esas alınan delilerle ilgili savunmanıza geçerseniz iyi olur. Hepimiz büyük dikkatle izledik. Sayın Akalın da diksiyonuyla ses tonuyla gayet güzel anlaşılır şekilde aktardı. Çok yararlı savunma oldu."
Bunun üzerine Akyüz, "Cezaevinde 'avukatım ne dedi nasıl bir savunma yaptı' diyecekler. Bizim yerimize düşünün. Kendimizi mahkemede koruyamadık, burada bari koruyalım sayın Başkanım" dedi.
İstedikleri tanıkların dinlenmediğini, suç içerdiği iddia edilen delillerin gerçek olup olmadığının araştırılmadığını ileri süren Akyüz, heyetten delillerin doğruluğu sorununun giderilmesi konusunda yeni bir bilirkişi incelemesi yaptırılmasını ve dinlenmeyen tanıkların dinlenmesini istedi.
-"Merhamet değil, adalet istiyoruz"-
"Haksızlığın giderilmesi için tutukluluk hallerinin kaldırılmasını" da talep eden Yakup Akyüz, şöyle devam etti:
"Kararı bozar, tutukluluk halinin devamı derseniz, biz onların yanına gittiğimizde ne deriz? Oradaki insanlara yazık. Bu dava asrın davası. TSK'nın bu şerefli insanlarını diğer darbecilerle karıştırmayın. Artık yeter, tahliye edin. Bu haksızığı gidermek sizin elinizde. Merhamet değil, adalet istiyoruz. Özellikle Engin Alan böyle bir suç işlemiş olsaydı karşınıza gelir, 'cezamı çekmeye hazırım' derdi. Mangal yürekli biri. Devleti yıkmak isteyenlerin tam teşebbüs savaş halini görmeyerek, bu kahramanları hapse atarak, devleti yıkmak isteyenleri silahları omuzunda bu ülkeden göndermek adil bir düşünce değildir. Bu ülkenin sosyal barışa ihtiyacı vardır, ama önce barış Silivri'de olmalıdır. Orada barış olmadan bunu yaparsanız, saç ayağı eksik olur. Sürekli kavgadan biz de bıktık, millet de bıktı."
Akyüz, öncelikle tahliye taleplerinin değerlendirilmesini isteyerek, "Bu insanları sevindirmenizi diliyorum" dedi.
-Sanık Lütfi Sancar ile ilgili savunma-
Aynı zamanda kayınbiraderi Lütfü Sancar'ın savunmasına geçen Akyüz, Sancar'ın hayatında eline silah almamış, NATO'da, bir çok ülkede bir çok önemli görevlerde bulunmuş bir isim olduğunu söyledi. Akyüz, "Sancar'ın bir çok madalyası vardır. En son sanık madalyası taktı" dedi.
Sancar'ın seminere katılmadığını, davet de edilmediğini anlatan Akyüz, Lütfü Sancar'ın listelerden bir ikisinde ismi geçtiği için cezalandırıldığını, ne bir ıslak imzasının, ne de ses kaydının olduğunu savundu.
Plan kapsamında ne Sancar'a görev verildiğini ne de Sancar'ın birine görev verdiğini iddia eden Akyüz, "Plan seminerine katılan 115 kişi hakkında dava açılmadı. 48 kişi hakkında açıldı. Neyi esas alarak, bu sanıklara bu cezaların verildiğini maalesef anlamış değiliz" diye konuştu.
Mahkeme Başkanı Ekrem Ertuğrul'un, tekrara girilmesinin yararı olmadığı, sanık yönünden temyiz nedeninin dile getirilmesinin yeterli olacağı sözleri üzerine Akyüz, yerel mahkemede yaşadıkları sıkıntıları anımsatarak, "Korka korka konuşuyoruz" dedi. Başkan Ertuğrul da buna "Basın burada tanıklık yapıyor bu yeterli olmaz mı?" şeklinde karşılık verdi.
Akyüz, "Bu kadar uzun süre özgürlükler kısıtlanabilir mi? Bu yetki sizin elinizde varken bunu istemeye hakkımız yok mu? Bunu istiyoruz. Bu tahliyelerin, haklı taleplerimizin tarafınızdan yerine getirilmesini istiyoruz" dedi.
Emekli Tümamiraller Taner Balkış, Mustafa Karasabun'un ise denizci olduklarını ve seminerle alakaları bulunmadığını savunan Akyüz, "Sadece bir veride isimeri geçmektedir. Dijital veri de delil olmadığına göre bu müvekkillerimin tahliyeleri gerekmektedir" diye konuştu.
-Başkan Ertuğrul: "Tahliye talepleri savunmalar bitince görüşülecek"-
Başkan Ertuğrul, duruşmalı incelemenin yerel mahkemelerdeki duruşma anlamında olmadığını anımsatarak, duruşmanın en son müdafi savunmasını yapana kadar süreceğini, tahliye talepleri ve diğer taleplerin o zaman görüşüleceğini vurguladı.
Ertuğrul, "Burada ilk derece mahkemesindeki bir ara kararı olmadığını bilesiniz. Duruşma aralıksız sürüyor ta ki son müdafi savunmasını yapacak sanık yönünden, ondan sonra müzakereye çekileceğiz ve o zamana kadar bütün talepler bizde not olarak kalacak, değerlendirilecektir" dedi. - Ankara