Haberler
İsrail Savunma Bakanı Katz: Ateşkes ihlal edilirse güçlü bir şekilde yanıt vermeye hazırız

Dünya rahat nefes aldı derken yeni bir tehdit daha

13 yaş altına sosyal medya yasağı geliyor

Bakanlık düğmeye bastı! Sosyal medyaya yaş sınırı geliyor

Türkiye'yi sarsan 'sahte dolar skandalı' büyüyor

Piyasaları altüst eden olayda detaylar ortaya çıktı

Greta Thunberg'ten skandal Kürdistan paylaşımı

Van'a Kürdistan dedi, özerklik istedi

Balyoz Davası 10 Ekim'e Ertelendi

Balyoz Davası 10 Ekim'e Ertelendi
Haberler
Haberler
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş

Balyoz'da savunma yapan emekli Yüzbaşı Mehmet Ulutaş'ın avukatı Turgut Can, "Müvekkilim kesinlikle suçsuzdur.

Balyoz Davası'nın 45. duruşmasında savunma yapan emekli Yüzbaşı Mehmet Ulutaş'ın avukatı Turgut Can, "Müvekkilim kesinlikle suçsuzdur. Hele ki meşru hükümeti devirip darbe yapmayı tasarlayan birinin hazırladığı suç niteliğindeki belgelere adını yazması da hayatın olağan akışına aykırıdır" dedi.

Avukat Can, şöyle konuştu:

"Müvekkilim Mehmet Ulutaş 20 Nisan 2006 tarihinde İstanbul'un Ümraniye İlçesi'nde Sarıgazi Beldesi'nde dönemin İçişleri Bakanı Abdülkadir Aksu'yu yasadışı kişilerin taşlı sopalı saldırılarından korumak isterken başından yaralanmış, kolu kırılmıştır. Müvekkilim bu saldırının ardından aylarca görevinden uzak kalmıştır. Müvekkilimin kendini siper ettiği sayın bakanımızın sözde yıkılmasına çalışılan hükümetin mensubudur. Demokrasiye ve seçimle iş başına gelen bir hükümete saygı duymayan bir sanığın bu şekilde can siperhane davranması ile böyle bir davada sanık olması birbirine tamamen zıttır. Bu olayla ilgili belge daha önce sanık Mehmet Ulutaş'ın itiraz dilekçesi ekinde sunulmuştu" dedi. Avukat Turgut Can, "Müvekkilinin bu davranışından dolayı İçişleri Bakanlığı tarafından ödüllendirildi. Müvekkilimin tahliyesine ve beraatine karar verilmesini talep ederim."

"TUFAYA GELDİM"

Savunmasında suçlamaları reddeden tutuklu sanık albay Memiş Yüksel Yalçın, savcılıkta 3 Haziran 2010 tarihinde ifade verdiğini anlatarak "Bütün soruları cevapladım. Savcı 'Sizin suçsuz olduğunuzu biliyoruz. Ama birileri sizin seminer için yaptığınız çalışmayı çarpıtmış. Başka yerlere göndermiş. Balyoz Planı hazırlamış. Bunların ortaya çıkarmak için yardımcı olur musunuz' dedi. Ben de 'Benim çalışmamı başka yere göndermişse, ortaya çıkarmak için yardım ederim' dedim. Savcı bunu 'Etkin pişmanlıktan yararlanmak istiyorum' diye tutanaklara geçirmiş" diye konuştu.

Sanık Memiş Yüksel Yalçın "Sorguda baronun gönderdiği genç bir avukat hanım da vardı. O da 'niye kabul etmiyorsunuz' dedi. Ben de savcı, avukat söylüyor diye düşündüm ve etkin pişmanlığı kabul ettim. Ama ne anlama geldiğini bilmiyordum. Tufaya geldim. Sonra 4 Haziran günü Etkin Pişmanlık Yasası'ndan yararlanmak istemediğime ilişkin dilekçe verdim. Ama dosyaya girmemiş. Dosyaya konulmasını talep ediyorum" dedi. Sanık Yalçın "Tufaya geldim" sözleriyle ilgili olarak daha sonra özür diledi.

Sanık savunmalarının alınmasına ara veren mahkeme heyeti duruşmayı 10 Ekim Pazartesi gününe erteledi. - İstanbul / Silivri

Kaynak: Demirören Haber Ajansı / Güncel
title