Haberler
Aliağa'daki Tüpraş Rafinerisi'nde patlama

Aliağa'daki Tüpraş Rafinerisi'nde patlama! Yangına müdahale devam ediyor

Malatya'nın Doğanşehir ilçesinde 4,6 büyüklüğünde deprem

Malatya'da şiddetli deprem! Sarsıntı çevre şehirlerden de hissedildi

Kabine sonrası Erdoğan'dan yetkisiz çakar kullananlara net mesaj: Kimsenin gözünün yaşına bakmayacağız

Erdoğan'dan Kabine sonrası net mesaj: Kimsenin gözünün yaşına bakmayacağız

İşte 7 kişiyi öldüren Bahtiyar Aladağ'ın son görüntüleri

İşte 7 kişiyi katleden caninin son görüntüleri

Bakırcı Çözüm Süreciyle İlgili Değerlendirme Yaptı

Haberler
Güncelleme:
Haberler
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş

Rize Belediye Başkanı Halil Bakırcı, 'Vizyon ve Deneyim Paylaşımı' dersinde, çözüm süreciyle ilgili değerlendirme yaptı.

Rize Belediye Başkanı Halil Bakırcı, Ak Parti Kars İl Başkanlığı tarafından düzenlenen Siyaset Akademisi'nde 'Vizyon ve Deneyim Paylaşımı' dersinde, çözüm süreciyle ilgili değerlendirme yaptı. Babasının 40 yıl Ağrı'da kaldığını anımsatan Bakırcı, "Ağrı Belediye Başkanı Hasan Arslan ile Rize Başsavcısı aynı aşiret veya akraba. Biri 'Kürdüm' diğeri 'Türküm' diyor" dedi.

Halk Eğitim Merkezi'nde düzenlenen Siyaset Akademisi'ne Kars Belediye Başkanı Nevzat Bozkuş, Rize Belediye Başkanı Halil Bakırcı, İl Genel Meclis Başkanı Muzaffer Yağcı, AK Parti Başkanı Ensar Erdoğdu, Sarıkamış Belediye Başkanı İlhan Özbilen, ilçe başkanları ile birlikte yaklaşık 300 partili katıldı. 'Vizyon ve Deneyim Paylaşımı' konusunda Rize Belediye Başkanı Halil Bakırcı, "Dedelerim 1750'li yıllarda Rize'ye gelmiş. Şimdi ben Arap mıyım, Türk müyüm, yoksa başka bir şey miyim? Ama biz Türk doğduk. Rahmetlik babam Ağrı'da 40 yıl kalmış. Ağabeyim çok iyi Kürtçe konuşurdu. Ben de 6 yıl kaldım. Merkezde Türk aileler vardı. Şimdi bunlar Türklüklerini kaybetti, kültürel anlamda Kürtleştiler. Şimdi Ağrı Belediye Başkanı ile Rize Başsavcısı aynı aşiret veya akraba. Biri 'Kürdüm', diğeri 'Türküm' diyor. Acaba hangisi doğru? ya bizim Cumhuriyet Başsavcısı yalan söylüyor ya da Ağrı Belediye Başkanı. Akrabalar, biri Erzurum'da doğup büyümüş diğeri Ağrı'da. Benzetmek gibi olmasın da; şimdi bunlar kavga ettiği zaman birisi 'Kürt' tarafını diğeri 'Türk' tarafını tutacaktır. Bizim Rize'de 'Kürt Ahmet', 'Kürt Mehmet' diye lakaplar var. Bu 1980'e kadar kimsenin umurunda değildi. Trabzon'da, Samsun'da adama 'laz' diyorlar. Bende Ankara'ya gitsem bana 'laz' diyorlar ama bir kelime Lazca bilmiyorum" diye konuştu.

"EN BÜYÜK TEPKİYİ TRABZON VERİR"

Barış ve çözüm süreciyle ilgili değerlendirme yaparken Bakırcı, hemşehrilerinin Apo'nun muhatap alınmasına tepki gösterdiklerini anımsattı. Sürecin daha iyi anlatılması gerektiğine işaret eden Bakırcı, Rize'de ciddi problem olmayacağını bildirdi. Akil İnsanlar heyeti ve BDP'ye gösterilen tepkiler konusunda Başkan Halil Bakırcı, şu değerlendirmeyi yaptı:

"Bizim belediyelerimizin, teşkilatımızın hakimiyeti var ama Trabzon o konuda biraz, hem teşkilat bazında hem de belediye bazında çok sağlam değil. Kaldı ki Sinop'taki o tepkiye baktığımız zaman bizim Karadeniz'de en son tepkiyi verecek 2 il vardır. Biri Sinop'tur, biri Artvin'dir. Yani, milliyetçilik duygularının en zayıf olduğu noktadır. Trabzon verir en büyük tepkiyi, ikinci Rize verir. Samsun'un bir takım noktaları verir. Erzurum verdi ama Erzurum insanının bağırıp, çağırıp, kavga eder bir tarzı yok. Başbakanımızla da bu çözülecektir. Bu kanaat var. Biraz da bizim bölgede 'Apo'ya özgürlük', 'Apo istedi oldu, örgüt istedi oldu' dememek lazım. Son zamanlarda gerek BDP'nin, gerek örgütün açıklamaları bizim için olumsuz karşılanan açıklamalardır. Ha, arkasında ne var bilmiyorum bunun. Kimse de bilmiyor ama bu beladan Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin kurtulması lazım."

"3 YERE İÇKİ RUHSATI VERDİM, 20'SİNİ KAPATTIM"

Rize Belediye Başkanı Halil Bakırcı, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın memleketinde belediye başkanı olmanın artı ve eksileri konusunda, "Başbakan'ın ilinin belediye başkanı olmanın çok büyük artıları da var zorlukları da. 1-2 proje için yanına gittim, fırçayı bastı, bir daha yanına gidemiyoruz. Bakana diyoruz 'Başbakan çözsün' diyor. Örneğin Güney Çevre Yolu, kısmen Başbakan'ın adını kullanarak, eğer o rakamlara dikkatli baksaydı, Ulaştırma Bakanı'nın belki görevini değiştirirdi. Ama Bakan kamulaştırmaları koymadı, kavşakları koymadı yoksa rakamın üç katı, dört katı çıkacaktı. Ha bu da senin biraz becerine kalmış. Belediye başkanının başarısı bir defa iş yapacak. İkincisi mümkün olduğunda o kentte yaşayan herkesle eşit yaklaşımı olacak. En kavgalı olduğun esnafın bile meşru bir işi olduğunda yaparım onu. Ben üç tane içkili yere ruhsat verdim. Çok tepki gösterdiler ama 20 civarında da kapattım. Şimdi bunu vermezsen, kapatamazsın bunu. Eleştirilere de gayet açığım. Hiç tepki vermem hatta gıyabımda 'deli' dediler bana. Yüzüme kimse diyemiyor ama ben duyuyorum onu. O bahsettiğim Emin Gürses lise arkadaşım. Çıktı bir gün televizyonda dedi ki; 'bize akıllı deli lazım'. Bana çocukluğumda da derdiler. Geldi bir gün gazeteciler, 'sana deli diyorlar ne diyeceksin' dediler. Bende, 'dua edelim aptal demiyorlar, aptal deseydiler ne yapacaksınız' dedim. 'Yiğidin iyisine deli, atın iyisine doru derler' diye bir söz vardır. Yani eleştiriye tahammülün olacaktır" diye konuştu. - Kars

Kaynak: Demirören Haber Ajansı / Güncel
title