Bakanlar Kurulu Toplantısı
Başbakan Yardımcısı ve Hükümet Sözcüsü: (3) "(Terör örgütü liderlerinden Fehman Hüseyin'in vurulduğu iddiası) Şu anda bizim kaynaklarımız bunu teyit etmiyor" "Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik, iş güvenliği konusunda yeni çalışmalarını Bakanlar Kurulumuza sundu.
Başbakan Yardımcısı ve Hükümet Sözcüsü Arınç, terör örgütü liderlerinden "Bahoz Erdal" kod adlı Fehman Hüseyin'in vurulduğu iddialarına yönelik, "Şu anda bizim kaynaklarımız bunu teyit etmiyor" dedi.
Arınç, Başbakanlık Merkez Bina'da gerçekleştirilen Bakanlar Kurulu toplantısının ardından düzenlenen basın toplantısında açıklamalarda bulunarak gazetecilerin sorularını yanıtladı.
Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ü vefatının 76. yıl dönümünde derin bir hürmetle yad ettiklerini ifade eden Arınç, "İstiklal mücadelemize önderlik etmiş, kazanılan şanlı zaferi cumhuriyetimizle taçlandırmış olan başta Gazi Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere tüm gazi ve şehitlerimizi şükranla anıyoruz, ruhları şad olsun" dedi.
Ermenek'te meydana gelen maden faciasında 18 işçinin toprak altında kaldığını hatırlatan Arınç, toprak altındaki 2 cesede ulaşılarak definlerinin gerçekleştirildiğini anımsattı. Arınç, "Halen 16 işçimizin aranma çalışmaları devam etmektedir. Vefat edip, defnedilen iki değerli kardeşimize, yurttaşımıza tekrar Allah'tan rahmet diliyorum, yakınlarına ve milletimize başsağlığı dileklerimizi ifade ediyorum" diye konuştu.
Arınç, Bakanlar Kurulu'nda Başbakan Yardımcısı Yalçın Akdoğan'ın Türkiye Büyük Millet Meclisi çalışmalarıyla ve Meclis takvimiyle ilgili bilgi sunduğunu söyledi.
Avrupa Birliği Bakanı Volkan Bozkır'ın Avrupa Birliği konusundaki gelişmeler hakkında bilgi verdiğini söyleyen Arınç, "Bildiğiniz gibi eylem planımızın açıklanmasından sonra "Reform İzleme Grubu" ismini "Reform Eylem Grubu" olarak değiştirmiş ve ilk toplantısını geçtiğimiz gün Ankara'da yapmıştı. Buna ait hem bakanlarımızın açıklamaları ve hem de genel bir açıklama yapıldı. Bundan sonraki toplantı 2015'te ocak ayında İstanbul'da yapılacak ve Sayın Başbakanımızın başkanlığında yapılması mümkün olacak" dedi.
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik'in iş güvenliği konusunda yeni çalışmalarını Bakanlar Kurulu'na sunduğunu dile getiren Arınç, Enerji ve Tabi Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız'ın da madencilik sektörünün bugüne kadar bulunduğu durumu özetleyen bir sunum yaptığını ve bu son olaylar ışığında Madencilik Kanununda yapılması gereken değişiklikler konusunda bilgi verdiğini söyledi. Arınç, "Her iki konu hakkında, yani Sayın Çelik'in gündemine ilişkin konularla, Sayın Taner Yıldız'ın gündemindeki konuların tümünü Sayın Başbakanımız çarşamba günü yapacağı geniş bir açıklamayla kamuoyuna duyurmuş olacak. İş güvenliği konusunda ve maden kanununda yapılması gereken değişiklikleri bizzat kendileri kamuoyuna takdim etmiş olacak" diye konuştu.
Bakanlar Kurulu'nda iç ve dış gelişmeler ile AK Parti'nin başlamış olan kongre süreçlerinin değerlendirildiğini söyleyen Arınç, bazı bakanların nüfusu 100 binden daha yüksek olan yerlerde kongrelere katıldıklarını hatırlattı. Hali hazırda sadece ilçe kongrelerinin gerçekleştiğini dile getiren Arınç, "Bu kongreleri her arkadaşımız ayrı ayrı değerlendirdi. Genel olarak gördük ki her yerde kongreler büyük bir katılım ve heyecanla geçiyor. Sayın Başbakanımız geçtiğimiz haftasonu İstanbul'da, bu haftasonu da Ankara'da Altındağ ve Mamak ilçe kongrelerine katılmıştı. Bu çalışmalar da devam edecek" dedi.
"Fehman Hüseyin'in vurulduğu" iddiası
Arınç, açıklamalarının ardından gazetecilerin sorularını da yanıtladı. Bir gazetecinin "Türkiye'de de bazı saldırılan emrini verdiği iddia edilen bir isimdi Bahoz Erdal kod adlı Fehman Hüseyin'in IŞİD saldırılarında öldürüldüğü haberleri geldi, bununla ilgili istihbaratın hükümete verdiği bir bilgi var mıdır" sorusu üzerine Arınç, "Bu konuyu teyit eden bir bilgi bize ulaşmadı. Keşke ulaşabilseydi ben de size bir şeyler söyleseydim. Maalesef ulaşmadı ama araştırılıyor. Yani istihbarat mı bu konuda bilgi verecek yoksa karşı taraftan bir açıklama yapılacak, şu anda bizim kaynaklarımız bunu teyit etmiyor" karşılığını verdi.
Hükümetin uzunca bir süredir üzerinde çalıştığı Alevi açılımına ilişkin takvimin belli olup olmadığının sorulması üzerine Arınç, Başbakan Ahmet Davutoğlu'nun davet üzerine Hacıbektaş'a gittiğini ve burada dostane konuşma ve görüşmelerin olduğunu hatırlattı. Arınç, şöyle devam etti:
"Orada yaptığı konuşması da herkesi çok duygulandırdı ben de dinlediğim zaman çok mutlu oldum çünkü Sayın Başbakan sözlerinde 'ben buraya siyaset yapmaya gelmedim, sizden destur almaya geldim' dedi. Gerçek Alevilikle gerçek Sünnilikle Müslümanlıkla bu ülkenin zenginlikleri olan bu düşünce, belki bazı erkan farklılıkları, bunların bizim yaşatmamız gerektiğini, desteklememiz gerektiğini söyledi. Belki bir iki küçük noktaya da temas etmiştir ama o gün orada yapılan konuşmaların, kucaklaşmaların, el ele vermenin, birbirlerini anlayışla karşılamanın, Türkiye'ye bir örnek olmasını diliyorum. Maalesef bazı örgütler var ki baştan karşılar her şeye. Onların bulunduğu yerlerde böyle bir samimiyeti görmek mümkün olmuyor ama Hacıbektaş'ta, Hazreti Pir'in huzurunda yapılan bu toplantının ben önümüze ışık tuttuğu kanaatindeyim."
"Heyet halinde müzakere ediyorlar"
Faruk Çelik'in devlet bakanlığı döneminde bu konuyla ilgili önemli çalıştayları yapıldığını anımsatan Arınç, görüşlerin alındığını, farklı düşüncelerin ifade edildiğini ve bunların bir süzgeçten geçirildiğini belirtti. Bunun üzerine bazı şeylerin yapılabilmesinin gündeme geldiğini dile getiren Arınç, şöyle devam etti:
"Fakat yine bazı örgütlerin çok aşırı tutumları ve radikal düşünceleri sebebiyle herhangi bir konu üzerinde ittifak edilip bir açıklama yapılamadı. Bugünkü gündemimizde bu yoktu. Sorduğunuz anlamda 'paket hazır mı, ne zaman açıklanacak, ne açıklanacak', bu konu gündeme gelmedi ama Sayın Başbakanımızın yakınında olan birisi olarak söylüyorum: Bu konuda çok güzel bir heyet bir çalışmanın içerisinde. Bu çalışma umarım ki yılbaşından önce bitecektir ve Sayın Başbakanımız açıklamak istedikleri konuyu rahatlıkla topluma ifade edecektir. Geçmişte yapılanlar var. Mesela her defasında Madımak söz konusu olurdu. Madımak tarihimizin en acı olaylarından birinin yaşandığı yerdir, bundan şu kadar yıl önce. Orası bir kültür merkezi olarak hükümetimiz tarafından satın alınmak suretiyle maliklerinden bugünkü durumuna getirildi.
Alevi kültürüyle ilgili Kültür Bakanlığımız, Diyanet İşleri Başkanlığımız çok önemli kitapları bastırdı. Yine ders kitaplarında din öğretimi ve ahlak bilgisi dersinde veya başka kitaplarda, 100 sayfadan fazla Alevilik inancıyla ilgili bölümler de ilave edildi. Bunlar azımsanabilir, önemsenmeyebilir, Madımak için 'Keşke öyle olmasaydı da böyle olsaydı' denilebilir. Bunların hepsinin tartışılması mümkün ama asıl bazı talepler var ki o taleplerin nasıl karşılanabileceği konusunu yanlış yapmamak üzere bir heyet halinde müzakere ediyorlar ve umarım sonuçlarını hep beraber ocak ayına kalmadan işitmiş olacağız."
- Ankara