Bakanı Dinçer'e, Aa Editör Masası'nda Süpriz
Mehmet Çetin/Ahmet Kayır - Milli Eğitim Bakanı Ömer Dinçer'in konuk olduğu AA Editör Masası'na İstanbul ve Karaman'dan katılan arkadaşları, bakanla ilgili hatıralarını paylaştı.
Mehmet Çetin/Ahmet Kayır - Milli Eğitim Bakanı Ömer Dinçer'in konuk olduğu AA Editör Masası'na İstanbul ve Karaman'dan katılan arkadaşları, bakanla ilgili hatıralarını paylaştı.
AA Yönetim Kurulu Başkanı ve Genel Müdürü Kemal Öztürk moderatörlüğündeki AA Editör Masası'na konuk olarak, AA editörlerinin sorularını yanıtlayan Dinçer, memleketi Karaman ve seçim bölgesi İstanbul'dan iki sürprizle karşılaştı.
Toplantıya Karaman'dan canlı katılan Dinçer'in ortaokul ve lise arkadaşı Dindar Dilbaz, "Böyle bir insanımızın Karaman'dan bakan olmasından gurur duyuyoruz. Kendileriyle çok hatıralar paylaştık ama hatıraları anlatmanın hem vakti hem yeri değil. İnsanı yüzüne karşı övmenin de çok uygun olmadığı bir terbiyeden gelen insanlar olarak, şunu da söylemeden geçemeyeceğim; Sayın Bakanımız geldiği yeri ve gideceği yeri en iyi bilen insanlardandır. Beraber bizzat yaşadığımız anılardan bildiğim bir özelliğini anlatmadan geçemeyeceğim. Fedakar bir insandır. Bu sıfat herkese verilebilir ama Sayın Bakanımızın bizlerin canını kurtarmak için kendi canını hiçe saydığına ilişkin fedakarlığını da ifade etmeden geçmemek lazım" diye konuştu.
-"Yatırımlarda ismini hiçbir zaman geçirmez"
Bunun çok az insana nasip olan bir özellik olduğunu vurgulayan Dilbaz, şunları kaydetti:
"Bir de şehrimize yaptığı, sebep olduğu yatırımlar için kendilerine teşekkür ediyoruz. Biz böyle bir devlet adamını çok az gördük. Karaman böyle bir devlet adamına çok az rastladı. Karamanımız AK Parti iktidarı döneminde çok büyük yatırımlara sahne oldu. Karaman bir şantiye halinde. Fakat bu yatırımların temelinde Sayın Bakanımızın gayretleri olmasına rağmen, yine onun bir özelliğini hatırlatmadan geçemeyeceğim. Bu yatırımlarda ismini hiçbir zaman geçirmez. Bizler
'söyleyelim' dediğimiz zaman da 'hayır bu yatırımlar devletin yatırımıdır, kim vesile olursa olsun devletin yatırımıdır' der."
-"Benim yüzümden sayın bakanımız da dayak yedi"-
Dilbaz, okul yıllarına ilişkin hatıralarını paylaşırken şöyle konuştu:
"Bizim disiplinli bir öğrencilik hayatımız vardı. Gelişimiz, gidişimiz, dışarıya çıkışımız, kıyafetimiz hep gözetim altında tutulurdu. Disiplinli bir öğrencilik hayatı geçirdik. Şimdiki öğrenciler çok şanslı. Mesela ben şunu hatırlarım. Bir pazar günü sinemaya gideceğimde bir öğretmenim beni gördü. Kafasını salladı sadece. Çarşamba günü dersi vardı. Ben o güne kadar uyku uyuyamadım. Geldi, sorusunu sordu. Dayak yiyeceğimizin heyecanı ile o soruyu bilmemize rağmen doğru cevap veremedik. Bir sürü dayağını yedim. Benim yüzümden sayın bakanımız da dayak yedi. Hırsını alamadı ona sordu."
-İnsan odaklı hizmet üretimi-
Dinçer'in okul arkadaşlarından Muzaffer Özdal da 1967-1968 eğitim öğretim yılında İmam Hatip 1-C sınıfında başlayan dostluklarının bugüne kadar geldiğini ifade etti.
"Daha sonra görev, okul hayatı ve değişik sebeplerde kesintiye de uğrasa biz hiçbir zaman sayın Bakanımızın gönlümüzdeki yerini unutmuş değiliz" diyen Özdal, Dinçer'in ülkeye ve Karaman'a çok önemli hizmetleri olduğunu anımsattı.
Özdal, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Sayın Bakanımız İmam Hatip okulu mezunudur, hem ortaokulu hem liseyi İmam Hatip'te okumuştur. O zaman da bizim eğitimimiz, okulun dışında da bugün kendilerini hatırla yad edebileceğimiz, vefat eden varsa rahmet dileyebileceğimiz hocalarımızın okul dışı eğitimlerine de tabi tutuluyorduk. Bu tabii bizim hem gönül dünyamızı hem kültürel birikimimizi sağlıyordu. Nihayetinde Sayın Bakanımızın insan odaklı hizmet üretmesini şekillendiren İmam Hatip ortaokulu ve lise kısmında aldığı mesleki, dini ve kültürel eğitimler, hem de okul dışında aldığı eğitimlerle şekillenmiştir."
-"Tam bir akıl, mükemmel bilgi, iyi bir disiplin ve sezgi"
Bakan Dinçer'in arkadaşlarından gazeteci-yazar Mahmut Toptaş da İstanbul'dan toplantıya katılarak, anılarını aktardı.
Dinçer'le uzun yıllara dayanan dostluğunun bulunduğunu söyleyen Toptaş, şunları ifade etti:
"Bana, 'Milli Eğitim Bakanı Ömer Dinçer ile karşılıklı görüşeceksiniz' denildi. 'Ne diyeceğim' dedim kızıma, 'Ömer Dinçer deyince ne aklına geliyor' dedim. 'Ömer ağabey' dedi. Bizim evde gün misafirsiz geçmez. Her gelen misafir gelişinde çocuklara 'senin adın ne' diye sorar- Kızım 'Ömer ağabey bizim eve geldiğinde hepimizin adını bilir, hepimizin hatırını ayrı ayrı sorar. Diğer misafirler 'Nasılsınız çocuklar' der, adımızı da bilmez. Ancak Ömer ağabey en küçükten başlar en büyüğe kadar hepimize 'sen nasılsın, sen nasılsın' der. Yani benim gözümde Ömer bey, iyi bir dost, 41 yıldır dost. Hiç gönül kırmadan bugüne kadar getirmişiz."
Dinçer'le uzun yolculuklar yaptıklarını belirten Toptaş, "Uzun yolculuklarımız oldu, yolculuğu iyidir, pikniğimiz oldu ailece, pikniği iyidir. Şu anda karşımız da Ahmet Tek var, diğer arkadaşlar var. Ben onlardan yaş itibarıyla büyüğüm, yoksa onlar ilim dallarında benden çok ileride. Ben kendi kendime, 'bu görüşmede Ömer Dinçer ile ilgili ne diyeyim' dedim. Ben kendisini seviyordum, o kadar. Bugüne kadar hiç 'hakkında ne diyebilirim' diye düşünmemiştim. Bir ressam bulsam, 'kardeşim gel şuraya, tam bir akıl, mükemmel bir bilgi, iyi bir disiplin ve sezgi ve bütün bu bilgileri tatbik edebilecek kelimeleri karıştır, bir resim çiz desem, tahmin ediyorum Ömer Dinçer çıkar."
-Eski fotoğrafını görünce-
Karşılaştığı sürprizin kendisini çok memnun ettiğini ifade eden Bakan Dinçer de "Mahmut ağabey, çok teşekkür ederim. Çok memnun oldum sizi gördüğüme. Çoktandır da görüşememiştik, özlemişiz. Tüm hane halkına bol selam. Karaman'a bol selam. Bizi tanıyanlara da bol selam. Çok iyi oldu hakikaten. Mahmut Ağabey'i, Muzaffer'i, Dindar'ı gördüm, çok mutlu oldum" diyerek, kendisine hazırlanan sürpriz için teşekkür etti.
Bu arada toplantının sonunda AA Yönetim Kurulu Başkanı ve Genel Müdürü Kemal Öztürk, Bakan Dinçer'e ilk milletvekili seçildiği dönemde yemin ederken çekilmiş fotoğrafıyla AA için yaptırılan şekerlik hediye etti.
Yayıncı: Ebubekir Gülüm - KARAMAN